Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/58 E. 2022/2552 K. 18.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 11/01/2022
KARAR TARİHİ : 18/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ……. yönetimindeki ……. plakalı otomobilin, müvekkili şirketçe ……. nolu Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alındığını, aracın davalı …….’nun sevk ve idaresindeyken ……. tarihinde ……. ilçesinde ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasına sebep olduğunu, kaza neticesinde …….’ın vefat ettiğini, bu kaza nedeni ile müvekkili şirket aleyhine tazminat davası açıldığını, müvekkili sigorta şirketinin tazminat ödemesine karar verildiğini, bunun üzerine müteveffanın mirasçıları tarafından ilamlı icra takibi başlatıldığını ve söz konusu ilamlı icra dosyası kapsamında müvekkil şirketin, müteveffanın yakınlarına …….TL ödeme yaptığını, söz konusu kaza ile ilgili müvekkili sigorta şirketi ile araç maliki arasında akdedilen Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi Genel Şartlarına aykırı davranıldığını, aracı kullanan …….’nun ehliyetinin olmadığını, sigorta şirketinin sigorta ettirene ve kusurlu sürücüye (sürücü vefat etmiş ise yasal mirasçılarına karşı) rücu hakkı bulunmakta olduğunu, öte yandan müvekkili Sigorta Şirketi tarafından yapılan ödemenin davalı araç sahibi…….’ ten rücuan tazmini gerektiğini, müvekkili sigorta şirketince kazada vefat eden…….’nın yasal mirasçılarına ödenen tazminatların davalı araç sürücüsü ……. ve davalı araç sahibi …….’ten rücuen tazminini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
1-Araç tescil kaydı,
2-…….İcra Müdürlüğünün ……. sayılı dosyası,
3-…….Asliye Ceza Mahkemesinin …….Esas sayılı dosyası,
4-…….Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. Esas sayılı dosyası,
5-…….plakalı otomobilin poliçe ve hasar dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacı sigorta şirketinde ZMSS ile sigortalı olan aracın ehliyetsiz sürücü idaresinde iken sebep olduğu trafik kazasından kaynaklı rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçe Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” hükmü mevcuttur. Şu halde, davacı sigortacı söz konusu davayı ancak kendisiyle sözleşme yapan akidine karşı açabilecektir. (Aynı yönde Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 02/03/2022 tarih, 2021/21270 Esas, 2022/3730 Karar sayılı kararı) Husumet kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda davacı, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında 3. kişiye ödediği tazminatın, malik ……. ile sürücü…….’den tazminini talep etmiştir.
Davacı sigorta şirketi ile davalı sigortalı …….arasındaki sigorta sözleşmelerinde davalı…….’un taraf olmaması nedeniyle, sigorta şirketinin ancak kendi akit yaptığı kişiye karşı rücu hakkı bulunduğu gerekçesiyle davalı……. yönünden davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalı ……. hakkında yapılan değerlendirmede;
Dava konusu …….plakalı otomobilin ……. nolu ZMM sigorta poliçesinin incelenmesinden tipinin Transit ……. olduğu, kullanım tarzının minibüs (9-15 koltuk) olduğu görülmekle Tüketici Mahkemesine görevsizlik kararı verilmemiştir.
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. Esas sayılı kesinleşen dosyasının incelenmesinden; ……. günü meydana gelen kazanın oluşumunda, tescilsiz motosiklet sürücüsü müteveffa …….’ın asli kusurlu ve kusur oranının %75 oranında kusurlu olduğunu,……. plakalı minibüsün sürücü belgesiz sürücü …….nun tali kusurlu ve kusur oranının %25 olduğu, bu kusur durum ve oranlarına göre hükme en yakın tarihteki veriler üzerinden TRH-2010 Yaşam Tablosu ve Progresif Rant Formülü uygulanmak suretiyle aktüerya uzmanı bilirkişiden alınan ……. tarihli ek raporla davacılardan baba …….ın destekten yoksunluk zararının ……. TL ve anne …….’ın destekten yoksunluk zararının ……. TL olduğu, motosiklet sürücüsü müteveffanın ölüm sebebinin baş yaralanmasından “kafatası kemik kırıkları ve beyin doku harabiyeti” olduğu, yaralanmanın niteliğinden müteveffanın kaza sırasında kaskının takılı olmadığından zararın meydana gelmesinde ve artmasında müterafik kusurlu olduğu kabul edilmiş, buna göre davacıların aktüerya bilirkişisi marifetiyle belirlenen söz konusu zararlarından ayrı ayrı %20’şer oranında müterafik indirimi yapıldıktan sonra davacılardan baba …….’ın davalı tarafça giderilmesi gerekli zararının……. TL ve anne …….’ın davalı tarafça giderilmesi gerekli zararının ……. TL olduğu kabul edilmiş, ancak talepten fazlasına hükmedilemeyeceği gözetilerek davacılar vekilinin ıslah dilekçesinde talep edilen tutarlar üzerinden davanın kabulüne, ıslah dilekçesindeki talepleri dikkate alınarak davacıların fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Akabinde Adana İcra Müdürlüğünün ……. sayılı dosyasının incelenmesinden, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. Esas sayılı ilamının icraya konulduğunun anlaşıldığı, tutarların kontrol edilmesiyle birebir aynı talep sonucunun bulunduğunun görüldüğü, neticeten sigorta şirketi tarafından davalı …….’nun kusuruna tekabül eden tutarın dava dışı üçüncü kişilere ödendiği hususu tahsilat makbuzundan anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK. “İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu” başlıklı 85. madde 1. fıkrası; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü, aynı maddenin son fıkrası ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmünü havidir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 95/2. maddesinde ise; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” hükmü ve Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” düzenlemesi mevcuttur.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.c maddesi uyarınca, tazminatı gerektiren olay, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda meydana geldiği takdirde sigortacının sigorta ettirene rücu imkanı bulunmaktadır.
Somut olayda davalı …….’un ehliyetsiz olduğu kesinleşmiş Mahkeme kararıyla açık olmakla, bu halde ve yukarıdaki mevzuat hükümleri çerçevesinde, somut olayda sigortalı aracın ehliyetnameye sahip olmayan sürücü tarafından kullanılması nedeniyle davacı sigorta şirketinin işleten-sigorta ettiren konumundaki davalı …….’e rücu imkânı bulunduğu değerlendirilmekle, sürücünün kusuru oranında Mahkemenin kesinleşmiş ilamıyla tesbit edilen ve dava dışı üçüncü kişilere ödenen tazminatın rücuen tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile;
1- Davalı …….’a yöneltilen davanın KABULÜ ile, ……. TL’nin dava tarihi olan 11/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı …….’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- Davalı …….’ya yöneltilen davanın REDDİNE,
3-Alınması gereken 2.097,58 TL harçtan, peşin alınan kısmın mahsubu ile bakiye 1.573,18 TL’nin davalı …….’tan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafın ödediği 80,70 TL başvurma harcı, 524,40 TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcı ve 133,00 TL tedbir talebi harcı ile posta ve tebligat gideri toplamı 130,95 TL olmak üzere toplam 880,55 TL’nin davalı…….’tan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından anılan hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davacı taraf davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …….’tan alınarak davacıya verilmesine,
7- 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre belirlenen 660,00 TL’sinin davalı …….’tan, 660,00 TL’sinin ise davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8- HMK.’nın 333. maddesi ve HMKY’nin 47. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının yazı işleri müdürü tarafından ilgilisi hesap numarası bildirilmiş ise hesabına aktarılmasına, aksi halde masrafın gider avansından karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilerek iadesinin sağlanmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. …….
Katip Hakim