Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/541 E. 2023/528 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/04/2022
KARAR TARİHİ : 04/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı …. Sigorta nezdinde sigortalı bulunan ve sürücüsü ….. olan, …… plakalı aracın ….. tarihinde kaza yaptığını, bu kaza neticesinde müvekkillerinden … ve … oğlu, diğer müvekkili …. kardeşi olan … ‘ın vefat ettiğini, araç sürücüsünün olay yerinden kaçtığını, davalı …, aracın ruhsat sahibi ve işleteni olduğunu, tüm destekten yoksun kalma ve manevi tazminat taleplerinden gerek işleten olarak gerekse Türk Özel Hukuku hükümlerine göre kusursuz sorumluluk ilkeleri uyarınca sorumlu olduğunu, destekten yoksun kalanlar adına davalı … Sigorta A.Ş’ye … tarihli başvuru kargo ile gönderilmiş olduğunu, olumlu yanıt alınamadığını, fazlaya ve faize ilişkin dava ve talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla, müteveffanın annesi … için … TL, müteveffanın Babası … için …. TL, olmak üzere tüm dava ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam … TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsilini, manevi tazminat açısından müteveffanın Annesi … için … TL, müteveffanın Babası … için … TL, müteveffanın Kardeşi … için … TL olmak üzere toplam …. manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’ten tazmin ve tahsilini, ayrıca dava sırasında da mal kaçırmasının önlenmesi için İhtiyati haciz zımmında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkil aleyhine açılan maddi-manevi tazminat talepli davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, mahkeme aksi kanaatte ise de talep edilen miktar fahiş nitelikte olup davanın reddi gerektiğini, kaza tespit tutanağı incelendiğinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, sabit ve makul hız ile kendi şeridinde ilerlemesine rağmen mütevveffanın ani şekilde şerit değiştirmesi sonucunda malum kazanın gerçekleştiğini, müvekkilinin olay yerinden kaçmadığını, kaza anından itibaren olay yerinde bulunduğunu, ambulansa ve ayrıca kolluk kuvvetlerine bildirimde bulunduğunu, akabinde bizzatihi kolluk kuvvetlerine teslim olduğunu, manevi tazminat talebini kabul etmediklerini, mahkemede ayrı bir kanaat hasıl olması ihtimalinde, manevi tazminatın zenginleşme aracı olamayacağı hususunu ve de davalı müvekkilinin tali kusurlu olması hususunun göz önünde bulundurulmasını, davacı yanın talep etmiş olduğu maddi tazminattan diğer davalı sigorta şirketinin sorumlu olup teminat sınırları içerisinde davalı müvekkilinin herhangi bir sorumluğunun bulunmadığını, davalı müvekkili… askeri personel olup sabit olarak çalıştığı bir işi bulunmadığını, davacı yanın iddia ettiği gibi mal kaçırma girişimi bulunmadığını ihtiyati haciz talebinin kabulünün şartları oluşmadığını, ihtiyati haczin kaldırılmasını, davanın müvekkili yönünden reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılması talep etmiştir.
Davalı Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen …. plakalı araç, müvekkili şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, Bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, kusuru oranında olmak üzere, ölüm/sakatlık halinde azami ….-TL. ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat bakımından müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkili şirketin asıl alacak ve dava masrafları açısından poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, davacının dayanaktan yoksun maddi tazminat talebininin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ:
1-Diyarbakır 12. Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası; mahkememiz dosyasının içerine alınmış olup, davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün taksirle ölüme neden olma suçundan sanık olarak yargılandığı, dosyada soruşturma aşamasında ….tarihinde trafik bilirkişisinden kusur raporunun alındığı alınan kusur raporunda kamyonet sürücüsü …’in tali kusurlu, bisiklet sürücüsü müteveffa …’ın asli kusurlu olduğu, araç sürücüsü olan sanık …’in ise tali kusurlu olduğunun tespit edildiği, ve tüm dosya kapsamına binaen mahkemenin … K. Sayılı kararı ile Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın … tarihinde kesinleşmemiş olduğu anlaşılmıştır.
2- …. plakalı araca ait Trafik Sigorta Poliçesi; davalı sigorta şirketi nezdinde aracın …. tarihleri arasında ZMMS kapsamında sözleşmesinin bulunduğu, davalı sigorta şirketine … tarihinde başvuru yaptığını ve hasar dosyası evraklarını sunmuş olduğu anlaşılmıştır.
3- … plakalı aracın trafik tescil özetleri; aracın …. tarihinleri arasında … adına kayıtlı olduğu, kullanım amacının yük nakli (hususi) olduğu anlaşılmıştır.
4- Davacının nüfus aile kayıt örneği incelendiğinde davacı …’ın müteveffanın annesi, davacı …’ın müteveffanın babası, davacı …’ın müteveffanın kardeşi olduğu anlaşılmıştır.
5-Arabuluculuk tutanağı dava açmadan önce ….dosya numarası ile …. tarihinde tarafların anlaşamadığına dair son tutanak düzenlendiği anlaşılmıştır.
6- İstanbul ATK tarafından tanzim edilen …. tarihli bilirkişi raporunda özetle;Mevcut bulgulara göre sürücü … sevk ve idaresinde bulunan bisiklet ile gündüz vakti orta refüjle bölünmüş devlet kara yolu üzerinde, emniyet şeridini takiben seyirle gelmiş olduğu üç yönlü kavşak noktasında, sola dönüş manevrası ile orta refüj boşluğuna yönelmeden önce taşıt yolu üzerinde seyir halinde olan araçların yakınlık ve hız durumlarını dikkate alması, öncelikli geçiş hakkını sol gerisinden seyirle gelmekte olan araçlara vermesi, kavşak mahallindeki geçişini uygun bir anda kontrollü bir şekilde tamamlaması gerekirken bu hususlara riayet etmediği, sol gerisinden seyirle gelen araçlara rağmen kontrolsüzce yolun sağ tarafında bulunan banket alanı üzerinden dönüş yaptığı, sağ şeritte seyir halinde olan dava dışı bir aracın da önünden geçip sol şeride girdiği anda, sol şeritten seyirle gelen aracın sadmesine maruz kaldığı olayda kusurlu olduğu, sürücü… sevk ve idaresinde bulunan kamyonet ile gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola vermesi, kaza mahalli kavşak noktasına geldiği anda görüş alanını kontrol altında bulundurması, ön ilerisinde yolun sağ tarafında seyir halinde olan dava dışı aracın önünden sola dönüş manevrası ile istikamet şeridine giren bisiklet nedeniyle zamanında etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara yeterince riayet etmediği anlaşılmakla gerçekleşen kazada kusurlu olduğu, buna göre de sürücü …’ın %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğu, sürücü…’in %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekilinin …. tarihinde alınan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunmuş olduğu, mahkememizce yapılan değerlendirmede ise ATK’dan alınan rapor ile ceza dosyasında alınan raporlar arasında bir çelişki olmadığı, raporun denetlenebilir olduğu kanaati ile rapora itirazların reddine karar verildiği anlaşılmış olup rapor hükme esas alınmıştır.
9- Bilirkişi Aktüerya Uzmanı …. tarafından tanzim edilen … tarihli bilirkişi raporunda özetle; Müteveffanın…. kaza tarihi itibari ile 15 yaşında olduğu, 18 yaşında gelire başlayacağı, muhtemel yaşan süresi sonunun 74 yıl 6ay olduğu, desteğin anne ve babasının sağ olduğu; yetiştirme giderlerinin mahsup edildiği, destekten yoksun kalma ile ilgili tazminat hesaplaması işlemiş dönem ve işleyecek dönem olmak üzere işleyecek dönem hesabında ise yerleşik yargı kararları doğrultusunda hesaplanacak tazminat 1/Kn metodu ile dönem sonuna kadar her yıl için ayrı ayrı %10 oranında artırılarak ve her yıl için ayrı ayrı %10 oranında iskonto edilerek yapılan hesaplama sonucu ödenmesi gereken maddi tazminatı ATK daki kusur oranına göre anne … için 57.395,58 TL, baba … için ise 33.383,90 TL desteğinden yoksun olduğunun belirtildiği hesap edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunun güncel asgari ücret tarifesine göre alınmış olduğu anlaşılmakla ve raporun denetime elverişli olduğu anlaşılmakla alınan aktüer bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili mahkememize sunduğu …. tarihli dilekçesi ile bedel artırım taleplerini ibraz etmiştir.
DOSYA İÇERİSİNDE BULUNAN TÜM KANIT VE BELGELER BİR ARADA DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE;
Dava destekten yoksun kalma ve manevi tazminat davasıdır.
Dava konusu uyuşmazlık ;davacılar … için bu aşamada 10.000TL ile … İçin bu aşamada 10.000TL destekten yoksun kalma tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı, müteveffanın sağlığında desteğinden yararlanıp yararlanamadıkları, buna göre, müteveffanın ölümü ile destek zararının ortaya çıkıp çıkmadığı, tazminatın miktarı, davalıların temerrüte düşüp düşmediği ve temerrütün başlangıç tarihine ilişkin olduğu ve kaza nedeniyle davacı … için .., davacı … için .. ve davacı … için … manevi tazminatın davalı …’ten tazmin ve tahsili isteminden ibaret olduğu anlaşıldı.
Tüm dosya kapsamı nazara alındığında kazanın …. günü saat 15:43 sıralarında sürücü… sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı kamyonet ile orta refüj ile bölünmüş … karayolu üzerinde, sol şeridi takiben ….. istikametinden … istikametine doğru seyri sırasında kaza mahalli üç yönlü kavşak noktasına geldiği esnada idaresindeki aracın sağ ön kısımları ile seyir istikametine göre yolun sağ tarafında bulunan banket alanında aynı yöne doğru seyir halindeyken sola menavra ile orta refüj boşluğuna doğru dönüş yapıp, sağ şerit üzerinde seyir halinde olan dava dışı bir aracın önünden geçerek sol şeride giren sürücü … sevk ve idaresinde bulunan bisiklete çarpması sonucu bahse konu trafik kazası meydana gelmiştir.
a) Destekten yoksun kalma tazminatı açısından:
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
TBK’nun 53/3. maddesinde sözü edilen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır; sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir (Yargıtay HGK’nun 21/04/1982 gün ve 1979/4-1528 E,1982/412 K, sayılı kararı).
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Araç sürücüsü kusuru nedeniyle meydana gelen zararları karşılamakla yükümlü olduğu gibi, anılan yasal düzenlemeler gereğince, davalı sigorta şirketi de, düzenlenen sigorta poliçesi ile sigortalı aracın sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen trafik kazalarında üçüncü kişilere verilen zararı, zararın türüne göre poliçede belirtilen teminat üst limiti ile üstlenmiştir.
2918 Sayılı Yasanın 3.maddesine göre işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alacısı sıfatıyla sicilde kayıtlı görünen veya aracın uzun süreli kiralama , ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufta bulunduğu ispat edilirse bu kimse işleten sayılır. Aynı yasanın 85.maddesine göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne sebep olursa motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olur. TBK 49.maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre davacı anne ve babanın murisin desteğinden pay aldıkları karine olarak kabul edilmektedir. Aksini ispat yükü davalı üzerindedir. Anayasa Mahkemesi’nin …. tarih … Esas … Karar sayılı kararıyla 2918 sayılı KTK’nın 90. ve 92. maddelerinde “genel şartlara” atıf yapan cümlelerin iptaline karar verilmiş ve bu karar 09/10/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olmasıyla birlikte, Yargıtay 17. Hukuk Dairesince zarar görenlerin cismani zarar ve destekten yoksun kalma tazminatı alacağının hesaplanmasında TRH 2010 ve %10 artırım %10 iskonto yöntemi benimsenmiş olup TRH 2010 yaşam tablosunun uygulamasından vazgeçilmemiştir (Yargıtay 17.HD.’nin 2019/5206 E. 2020/8874 K. 22/12/2020 tarihli ilamı). Bu şekilde destekten yoksun kalma tazminatının hesabında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesi, % 1,8 teknik faiz uygulanmadan, %10 artırım %10 iskonto yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiğinden hükme esas alınan bilirkişinin prograsif rant yönetime göre yaptığı hesap raporunun hesaplama yönetimi itibariyle doğru olduğu, mahkememizce alınan kusur raporunun da ceza dosyası içeriği itibariyle değerlendirildiğinde alınan raporlar ve dosya kapsamı itibari ile uyumlu olduğu, davalıların destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu oldukları anlaşılmakla davacının iddiasını ispat ettiği kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava öncesinde tazminat talebi ile KTK’nın 97. maddesi uyarınca davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, başvuru dilekçesinin … tarihinde verilmiş olduğu görülmüştür. Davacı vekili dava dilekçesinde talep edilen tazminata herhangi bir faiz türü belirtmeden en yüksek faiz işletilmesi talebinde bulunmuş … plakalı aracın kullanım amacının hususi olması nedeni ile yasal faiz işleyeceği sonucuna varılmıştır. İzah edilen nedenlerle, davacı eşin destekten yoksun kalma tazminat davasının kabulün başvuru tarihinden 8 iş gün sonrasında temettüde düşeceği; davalı asil açısında ise haksız fiil tarihi ….. tarihinden itibaren temerrüde düşeceği anlaşılmış …. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
b) Manevi tazminata ilişkin olarak;
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davacıların tazminat istemi BK 56. maddeye dayanmakta olup, bu maddeye göre belirlenecek tazminatın zarara uğrayanda bir giderim duygusu yaratması gerektiği açıktır. Ancak tazminat belirlenirken sadece zarara uğrayan yönünden bakılmayıp, karşı taraf açısından da değerlendirme yapılmalıdır. Bu nitelikte bir tazminat miktarı ise, tarafların kusur oranına, ekonomik ve sosyal durumlarına, duyulan acıya, olay tarihindeki paranın satın alma gücüne vb. gibi verilere göre belirlenebilecektir. Tüm bu kriterlere göre belirlenecek tazminat -aynı anda- tarafların ikisini de memnun etmese dahi, adil olacağı için, hukuk tarafından kabul edilen ve uygulanan sistem haline gelmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, kazanın oluş şekli, kusur durumu, müteveffanın ölümü, müteveffanın anne, baba ve kardeş ile olan davacıların ölüm nedeniyle yaşadıkları ve bir ömür yaşayacakları acı, elem, üzüntü, .., ıstırap, keder nedeniyle lehlerine manevi tazminata hükmedilme şartları gerçekleşmiştir. Tarafların ekonomik ve sosyal durumu, kaza tarihi, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik şartları, somut olayın özellikleri ile hak ve nasafet kuralları gereği, anne ve babaya 20.000TL, kardeş …’a 10.000TL manevi tazminatın somut olayın özelliğine uygun olduğu kabul edilerek taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiş, davanın davalı sürücü … yönünden haksız fiilden kaynaklandığı da gözetilmek suretiyle kabul edilen tazminat miktarlarına kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat talebi için maddi tazminat talebinden ayrılabilecek mahiyette herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından yargılama giderlerinin tamamından davalıların sorumlu tutulması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-) Destekten yoksun kalma tazminatı talebi yönünden;
1-Davacılardan … yönünden; maddi tazminat talebinin kabulü ile … TL’nin davalı sigorta şirketi bakımından temerrüt tarihi olan …. tarihinden itibaren, davalı … bakımından olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ticari faiz talebinin reddine,
2-Davacılardan … yönünden; maddi tazminat talebinin kabulü ile …TL’nin davalı sigorta şirketi bakımından temerrüt tarihi olan …. tarihinden itibaren, davalı … bakımından olay tarihi olan …1 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ticari faiz talebinin reddine,
B-)Manevi Tazminat Talebi Yönünden;
1-Davacılardan … yönünden; davanın kısmen kabulü ile … TL’nin davalı …’ten olay tarihi olan… tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacılardan … yönünden; davanın kısmen kabulü ile … TL’nin davalı …’ten olay tarihi olan… tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacılardan … yönünden; davanın kısmen kabulü ile … TL’nin davalı …’ten olay tarihi olan… tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince maddi tazminat yönünden alınması gereken … TL harçtan, başlangıçta yatırılan … harcın mahsubu ile bakiye …TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Harçlar Kanunu gereğince manevi tazminat yönünden alınması gereken … TL harcn davalı …’ten tahsili ile hazineye irat kaydına,
6- Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 4.269,38 TL peşin harç ve 11,50 vekalet harcı olmak üzere toplam … TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapıldığı anlaşılan 1.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 1.560,00 TL ATK ücreti, 147,75‬-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 2.707,75-TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta harar verilmesine yer olmadığına,
8-Maddi Tazminat Yönünden;
a-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen bu davacıya verilmesine,
b-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile adı geçen bu davacıya verilmesine,
9-Manevi Tazminat Yönünden;
a-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davalı …’ten tahsili ile adı geçen bu davacıya verilmesine,
b-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davalı …’ten tahsili ile adı geçen bu davacıya verilmesine,
c-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davalı …’ten tahsili ile adı geçen bu davacıya verilmesine,
d-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL’nin davacılardan tahsili ile davalı asile verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan gider/delil avansının artan kısmın, karar kesinleştikten sonra HMK m. 333 ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m. 207 hükümleri uyarınca re’sen yatırana iadesine,
11-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.360,00-TL arabulucu ücretinin davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim