Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/311 E. 2022/2189 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA İHBAR OLUNAN :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2022
KARAR TARİHİ : 01/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:…2020 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan… plaka sayılı aracın müvekkiline ait …. plaka sayılı araca sağ taraftan çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında müvekkile ait aracın sağ ön kapı bölgesinin tamamen hasar gördüğünü, hasarın onarımının yapıldığını ancak ….2022 tarihinde yapılan başvuruya rağmen araçta meydana gelen değer kaybının ödenmediğini, bu sefer arabuluculuğa başvuru yapıldığını, davalı tarafından arabuluculuk toplantısından önce 209,33 TL ödeme yapıldığını ve arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL değer kaybının davalının temerrüt tarihi olan 19.01.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda talep sonucunu 2.290,67 TL’na yükseltmiş, …2022 tarihli celsede temerrüt tarihine ilişkin faiz talebinden vazgeçerek dava tarilinden itibaren faiz talebinde bulunmuştur.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Zamanaşımının dolduğunu, davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, değer kaybının teminat dışı olduğunu, dava açılmadan önce değer kaybının ve hasar bedelinin davacıya ödendiğini, müvekkili ile davacı arasında teslim, ibra ve temlik belgesi düzenlendiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla kusur ve değer kaybının usulüne uygun tespitinin gerektiğini, temerrüdün gerçekleşmediğini beyan eden savunma yaparak davanın reddini dilemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKÇE :
Taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, davacıya ait aracın trafik tescil bilgileri ile tramer kayıtları celp edilerek dosya arasına kazandırılmış, değer kaybı yönünden makine mühendisinden bilirkişi raporu alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinde, …. plaka sayılı aracın ….2019-….2020 tarihleri arasında davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği, poliçede araç başına maddi tazminat üst limitinin 36.000,00 TL olarak belirlendiği,
Kazaya karışan araç sürücüleri tarafından düzenlenen kaza tespit tutanağına göre; …2020 günü saat 16.52 sıralarında sürücü Mehmet …. idaresindeki … plakalı aracı ile … ili … İlçesi … Sokak üzerinde geri geri manevra yaptığı sırada aracının sağ arka köşe kısımlarıyla aynı yerde park halinde bulunan …. plakalı aracın sağ ön yan kısımlarına çarpması neticesi davaya konu kazanın meydana geldiği,
Kaza sonrası düzenlenen …. Hiz. Ltd. Şti. Tarafından düzenlenen eksper raporunda, kazanın meydana gelmesinde … plaka sayılı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu ve kaza nedeniyle davacıya ait …palaka sayılı araçta toplam 1.197,70 TL hasar meydana geldiği,
Değer kaybının ödenmesi için davacı tarafından davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı ve davalı sigorta şirketince 209,33 TL değer kaybı ödendiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında değer kaybı oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla makine mühendisi bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda; Dava konusu aracın ….2020 tarihinde yapmış olduğu maddi hasarlı trafik kazası sonucunda araçta oluşan hasarın onarımı için …. tarihli … dosya numaralı ekspertiz raporu referans alınarak tespit edilen hasarlı parçaların sağ dikiz aynası değişim işlemlerin yapıldığı ve sağ ön kapı ve sağ ön kapı cam mekanizmasın ise onarım işlemi yapıldığı, dava konusu aracın hasarı, kilometresi, boyanan aksamları, yapılan kaporta onarım işlemleri ve Yargıtay’ın emsal uygulamaları kapsamında hasarlanan aracın ihtilafa konu trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farkı reel değer kaybı olarak kabul edildiği, araç mevcut kaza sonrası fiziken görülmeyip dava dosyasında bulunan belgeler (raporları, tutanaklar, resimler ve sair evraklar) doğrultusunda; yapılan araştırmalar dikkate alınarak aracın hasarsız bedeli 60.000,00 TL bedel ile temin edilebileceği, aracın hasarı onarıldıktan sonra emsal aracın ise 57.500,00 TL temin edile bilineceği, aradaki farkın ise değer kaybını belirteceğinden 60.000,00 TL-57.500,00 TL= 2.500,00 TL değer kaybı oluşacağı mütalaa edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı zararının tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, davaya konu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan aracın sürücüsünün kusurunun bulunup bulunmadığı, davacıya ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle davalı sigorta şirketi tarafından değer kaybına ilişkin yapılan ödemeden daha fazla bedelde değer kaybı oluşup oluşmadığı, buradan varılacak sonuca göre davacının değer kaybı talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarı ile faiz başlangıç tarihine ilişkindir.
Davaya konu kaza ….2020 tarihinde meydana gelmiş olup, davanın …2022 tarihinde açıldığı ve Covid-19 nedeniyle duran zamanaşımı süreleri ve arabuluculuk sürecinde geçen süre gözetildiğinde, davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla, davalının zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Anılan yasal düzenlemeler gereğince davalı sigorta şirketi, düzenlenen sigorta poliçesi ile sigortalı aracın sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen traffik kazalarında üçüncü kişilere verilen zararı, zararın türüne göre poliçede belirtilen teminat üst limiti ile üstlenmiştir.
Somut olayda, davaya konu kazanın davalı sigorta şirketince sigortalanan aracın geri geri manevra yaptığı esnada park halinde bulunan davacıya ait araca çarptığı gözetildiğinde, kusura ilişkin bulurkuşu raporu alınmasına gerek görülmemiş ve sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Trafik kazası neticesinde oluşan değer kaybı “gerçek zarar” olduğundan, zarar TBK hükümlerince ve Yargıtay tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 tarihli ve 2019/40 E., 2020/40 K. sayılı Kararı ile, 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması, Anayasa Mahkemesi kararlarının, devam eden uyuşmazlıklar açısından uygulanacak olması karşısında, hesaplamanın ZMMS Genel Şartları ekindeki hesaplama yöntemine göre yapılamayacağından, bu nedenle öncelikle değer azalması veya değer kaybının belirlenmesinde dikkate alınması gereken ölçütler her olayın somut özelliğine göre değişebilecek ise de aracın markası, özellikleri ve model yılı, kullanım amacı, kullanım süresi, yıpranma payı, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği (orijinal olup olmadığı) hususları değer kaybında göz önüne alınmalı, aracın hasarsız hali ile onarıldıktan sonraki değer arasındaki fark bilirkişi tarafından değerlendirilerek, değer kaybı olup olmadığı belirlenmelidir. (Ankara BAM 26. H.D.-26/05/2022 tarih,2020/120 E.-2022/1380 K.) Anılan ilkeler doğrultusunda değer kaybının tespitine yönelik makine mühendisinden alınan bilirkişi raporu mahkememizce benimsenmiş ve davaya konu kaza nedeniyle davacının aracında oluşan değer kaybı 2.500,00 TL kabul edilmiştir.
Davadan önce davalı sigorta şirketi tarafından 209,33 TL TL değer kaybı ödendiği davacı vekili tarafından dava dilekçesinde beyan edilmiştir. Davalı sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında tazminatla yükümlü olup, sigortalının kusuruna isabet eden miktar 2.500,00 TL’dir. Davadan önce yapılan ödeme de mahsup edildiğinde davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktar 2.290,67 TL kabul edilmiş, davanın belirsiz alacak davası olduğu da gözetildiğinde kabul edilen alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Ayrıntılı Olarak Yukarıda Açıklanan Sebeplerle;
1-Davanın KABULÜNE, 2.290,67 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL peşin harç ile 130,00 TL ıslah harcının toplamı olan 210,70 TL harçtan, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 156,47 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 54,23 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 156,47 TL harç ile davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti ve 83,50 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplamda 1.140,24‬ TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 2.290,67 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
6-Arabuluculuk aşaması görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığından 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davanın değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim