Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/185 E. 2023/807 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2022
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davacı vekili,müvekkili tarafından davalı şirkete satışı yapılan akaryakıt (motorin) karşılığı düzenlenen … TL bedelli faturada yazılı bedelin ödenmediğini, ayrıca, söz konusu bedele ilişkin … tarihli … seri numaralı … Bank (… … Şubesi) çek alınmış olsa da işbu çeke ilişkin olarak da alacağın tahsil edilemediğini, alacağın tahsili için Ankara 18. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ve takibin devamı ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin iddia edildiği gibi herhangi bir borcunun bulunmadığını, zira davacı tarafından satışı yapılan motorinin müvekkili şirkete teslim edilmediğini, dolayısıyla davacı tarafından üstlenilen edim yerine getirilmemiş olup, bu itibarla herhangi bir alacak talebi söz konusu olmadığını, yalnızca faturanın düzenlenmiş olmasının alacağın alacağın varlığına delil olmadığını, hiçbir şekilde müvekkili şirketin borçlu olduğunu kabul etmemekle birlikte, dava dilekçesinde ifade edildiği üzere davacı tarafından düzenlenen faturadan sonra söz konusu fatura bedelinin… tarihli … seri numaralı … Bank (… … Şubesi) çeki davacıya ödediğini, çekin düzenlenmesi ile birlikte müvekkil şirketin ifa yerine ödemesini yaptığını, bilindiği üzere çekin bir ödeme aracı olup, çekin davacıya teslimi ile birlikte müvekkili şirketin borcunu yerine getirdiğini, İİK’nın 67. maddesi uyarınca, itirazın iptali davasının bir senelik hak düşürücü süreye tabi olduğunu, davacı tarafından başlatılan icra takibi üzerine müvekkili şirket tarafından süresi içerisinde itiraz edilmiş olup, itirazın üzerinden dört sene geçtiğini, davanın aradan 4 sene boyunca açılmamış olmasına rağmen gelinen aşamada sanki icra dosyasından yeni haberdar olunmuş gibi davanın açılmasının dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığını, davacının ciddi bir meblağda alacaklı olduğunu düşündüğü bir alacak için takip başlatıp, bu takibe itiraz edilmesinden 4 yıl boyunca habersiz kalmasının hayatın olağan akşına da aykırı olduğunu, dolayısıyla davacının dürüstlük kuralıyla bağdaşmayan iddialarının hukuken kabul edilebilir bir yanı bulunmadığını, aradan geçen 4 yıllık süre nedeniyle davacının süresinde açılmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde talep konusu yapılan icra inkar tazminatı isteminin, müvekkili şirketin herhangi bir borcunun bulunmaması karşısında açıkça hukuka aykırı olduğunu, dava konusu yapılan alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuş ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, BA-BS formları, Ankara 18. İcra Dairesi … E. Sayılı icra takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilerek dosya arasına kazandırılmış, tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporları alınmış, … keşide tarihli, … seri numaralı ve …. TL bedelli çeke ilişkin ödeme yapılıp yapılmadığı ilgili bankadan sorulmuştur.
Dava, akaryakıt satışı karşılığı verildiği ileri sürülen çeke dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; elde ki itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı, takip tarihi itibarıyle zamanaşımının dolup dolmadığı, davaya konu edilen ve akaryakıt satışı karşılığında düzenlenen faturaya veya aynı zamanda aynı satış işlemi karşılığı verildiği iddia edilen çeke dayalı olarak davacının alacak talep edip edemeyeceğine ilişkindir.
Ankara 18. İcra Dairesi … E. Sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından …. tarihli … seri numaralı … Bank (… … Şubesi) … TL bedelli çeke dayalı davalı aleyhine .. TL’nın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıya gönderilen ödeme emrine süresinde itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, borçlunun itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Davanın satış sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olduğunun ve takip tarihi itibarıyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığının anlaşılmasına göre davalının zamanaşımı def’i yerinde görülmeyerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Davacı taraf, davalıya satışı yapılan akaryakıt karşılığı fatura düzenlediğini ve satış bedeli karşılığı çek aldığını, çekte yazılı bedelin ödenmediğini ileri sürmüş, davalı taraf ise, faturaya konu akaryakıtın teslim edilmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, fatura bedelinin verilen çek ile birlikte davacıya ödendiğini, çekin davacıya teslimi ile müvekkilinin borcunu ifa ettiğini savunmuştur.
Dava satış sözleşmesinden kaynaklanmakla, satılan ürünün teslim edildiğinin ispat yükü davacı satıcıda, bedelin ödendiğinin ispat yükü ise davalı alıcıdadır.
Taraf ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak ayrı ayrı düzenlenen ve içerik olarak birbirini doğrulayan bilirkişi raporlarına göre, davaya konu edilen ve akaryakıt satışı karşılığı düzenlenen … TL bedelli faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve fatura bedeli karşılığı davaya konu edilen çekin verildiği, çek bedelinin ödendiğine veya tahsil edildiğine yönelik tarafların ticari defterlerinde herhangi bir kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK.’nun 21/2. maddesi gereğince, bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Davalı süresi içerisinde faturaya itiraz etmemiş ve ticari defterlerine işlemiştir. Bu nedenle fatura içeriği kesinleşmiştir. Bu aşamadan sonra faturaya konu malın teslim edilmediğinin ispat yükü davalı tarafta olup, davalı tarafça bu yöne ilişkin dosyaya herhangi bir yazılı delil sunulmamıştır. Kaldı ki, çek bir ödeme vasıtası olup, davalı taraf kendi ticari defterlerine çek ile ödemeye dair kayıt düşmüştür.
Davacı tarafından çekte yazılı bedelin tahsili amacıyla icra takibi başlatılmıştır. Davalı tarafından çekin keşide edilerek davacıya teslimi ile ifa yükümlülüğü ortadan kalkmaz. Davalı aynı zamanda çek bedelini ödediğini de ispatlamalıdır. Taraf ticari defterlerinde çek bedelinin ödendiğine ilişkin bir kayıt yoktur. Çek hesabının bulunduğu muhattap bankaya yazılan müzekkere cevabından da çek bedelinin ödenmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan, davalı taraf sadece çeki keşide ederek davacıya teslim ettiğini ileri sürmüş, çekin bedelinin ödendiğini iddia etmediği gibi ödemeye dair de herhangi bir delil sunmamıştır. Bu nedenle davacının çekte yazılı bedeli davalıdan talep edebileceğinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
İcra inkar tazminatı istemine ilişkin olarak; her ne kadar davacı tarafından çeke dayalı olarak icra takibi başlatıldığı ve takip açıklamasında çekten başka herhangi bir açıklamaya yer verilmemiş ise de, davaya konu çekin satın alınan akaryakıt karşılığı verildiği gerek taraf beyanlarından, gerekse tarafların ticari defterlerinden anlaşılmakla, takibe konu alacağın likit ve belirlenebilir olduğu kabul edilerek, davalı aleyhine takibe konu alacağın %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalının Ankara 18. İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile takibin … TL asıl alacak üzerinden ve takip talebinde belirtilen şartlarla DEVAMINA,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında hesaplanan … TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken … TL peşin harçtan, başlangıçta yatırılan … TL peşin harcın mahsubu ile bakiye … TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ve … TL peşin harç olmak üzere toplamda .. TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından .. TL tebligat ve posta masrafı ile … TL bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplamda … TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 19.705,28 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk aşaması görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığından, 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
8-Davacı yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim