Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1394 E. 2023/30 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/11/2022
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilim … Ltd Şirketi ile Yüklenici Z…. San. Ve Tic. Ltd arasında …. tarihinde müvekkil şirketin yolcularının taşınması hususunda bir yılllık hizmet sözleşmesi yapılmış olduğunu, taşıyıcı ’nın 1 yıl süreyle sözleşmede yazılı hukuki, teknik ve idari şartlarda işçileri ulaşıma uygun noktalardan alıp, İşveren ’in merkez adresine, İşveren ’in merkez adresinden alınıp, ulaşıma uygun noktalara taşınma borcu altına girmiş olduğunu, sözleşmenin 3. Maddesinin 8. Fıkrasında davalı şirketin, servis hizmetlerini hiçbir şekilde durduramayacağı belirtilmiş olduğunu ancak davalı 15.08.2022 tarihinde müvekkil şirketin yolcularını almayarak servis hizmetlerini durdurmuş ve sözleşmeye aykırı davranmış olduğunu, davalı şirketin servis hizmetlerini durdurması nedeniyle müvekkil zarara uğramış ve maddi bir külfetin altına girmiş olduğunu, bu nedenle işbu davanın açılması zorunluluğunun doğmuş olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle yapılacak inceleme ve araştırma neticesinde taşımacılık şirketinin, sözleşmeye uygun şekilde ifa edilmesi halinde, sözleşme uyarınca, müvekkilimize günün rayicine uygun şekilde gecikilen her ay için tutmak zorunda kaldığı ikame servis aracı karşılığı fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik … TL’nin ticari faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderlerinin davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş olduğu anlaşıldı.
Davalı şirketin cevap dilekçesi sunmamış olduğu anlaşıldı.
DELİLLER:
… numaralı Arabuluculuk Tutanağı,
….-…. tarihli Personel Taşımacılığı Sözleşmesi,
Whatsapp konuşma görüntü çıktıları,
Aylara göre yakıt fiyat tablosu.
GEREKÇE:
Dava, hizmet sözleşmesine dayalı tazminat davasıdır.
Uyuşmazlık konusu talebin, davacının davalı ile yaptığını iddia ettiği taşımacılık sözleşmesi gereğinin davalı tarafından yerine getirilip getirilmediğinin, davacı tarafından sözleşme yerine getirilmedikten sonra başka bir firma ile sözleşme yapıp yapmadığının tespiti ve yaptı ise davalıdan yerine getirmediği edim nedeniyle uğradığı fark zarara ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu …-…. tarihli Personel Taşımacılığı Sözleşmesi incelendiğinde sözleşmesinin davacı ile davalı arasında akdedilmiş olduğu, sözleşmede yazılı hukuki, teknik ve idari şartlarda işçileri ulaşıma uygun noktalardan alıp, İşveren ’in merkez adresine, İşveren ’in merkez adresinden alınıp, ulaşıma uygun noktalara taşınma hizmetinin gerçekleştirilmesine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Davacının iddiasına göre davacının sözleşmenin 3. Maddesinin 8. Fıkrasında davalı şirketin, servis hizmetlerini hiçbir şekilde durduramayacağının belirtilmiş olduğunu ancak davalı …. tarihinde müvekkil şirketin yolcularını almayarak servis hizmetlerini durdurmuş ve sözleşmeye aykırı davranmış olduğunu, davalı şirketin servis hizmetlerini durdurması nedeniyle davacının başka bir şirket ile daha maliyetli taşımacılık sözleşmesi yaptığını ve yapılan bu sözleşme nedeniyle davalı ile yapılan sözleşme bedeli arasındaki fiyat farkını talep etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu edilen bir hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı vakıaların (olguların) var olup olmadıkları hakkında mahkemeye kanaat verilmesi işlemine ispat denir. İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümüne etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir [6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 187/1 maddesi]. Vakıa (olgu) ise, 03.03.2017 tarihli ve 2015/2 E., 2017/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında kendisine hukuki sonuç bağlanmış olaylar şeklinde tanımlanmıştır. İspatı gereken olaylar, olumlu vakıalar olabileceği gibi olumsuz vakıalar da olabilir. Diğer taraftan hâkim, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan vakıaların gerçekleşip gerçekleşmediğini kural olarak kendiliğinden araştıramaz. Bir olayın gerçekleşip gerçekleşmediğini taraflar ispat etmelidir. Bir davada ispat yükünün hangi tarafa ait olacağı hususu ise 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” şeklinde düzenlendiği gibi, usul hukukunun en önemli konularından biri olan ispat yükü kuralı, HMK’nın 190. maddesinde de “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/13-597 E. 2020/501 K. Sayılı kararı)
Somut uyuşmazlıkta davaya konu hizmetin sunulup sunulmadığına ilişkin ispat yükümlülüğü davacı alacaklı üzerindedir (Yargıtay 11. H.D 2020/2699 Esas 2020/5882 Karar). Davacı tarafın taşımacılık hizmeti kapsamında davalının yükümlülüğünü yerine getirmediğine dair whatsapp konuşma kayıtlarını sunmuş ise de tarafların tacir olması nazara alındığında TTK md.18 kapsamında ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, davacının sunduğu whatsapp konuşmalarının davacının iddialarını ispata yarar nitelikte olmadığı, davalı her ne kadar davacıdan sonra başka bir şirket ile sözleşme imzaladığını beyan etmiş ise de bu sözleşmesini HMK md.318 gereğince belirtmediği, HMK md.139 gereğince verilen ihtarata rağmen usulüne uygun sürede sunulmadığı anlaşılmaktadır. Davacının davalı ile yapmış olduğunu iddia ettiği taşımacılık sözleşmesi, whatsapp kayıtları gözönüne alındığında davacı iddialarını ispata elverişli olmadığı, dosya kapsamına göre davacının taşımacılık sözleşmesindeki edimleri yerine getirilmediği ve yeniden sözleşme yapılması konusunda usulüne uygun ispat vasıtası getiremediği, davacının dava dilekçesinde tanık ve yemin delili gibi başkaca bir delile de dayanmadığı anlaşılmakla dosya kapsamı gereği davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin ve ödenen harçların üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının artan kısmının dosya kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
5- 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 3.120,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı vekilinin yokluğunda verilen karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı..

Katip Hakim

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”