Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1315 E. 2022/2535 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2022
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. tarih, …. Esas, ….. Karar sayılı kararıyla verilen görevsizlik kararı üzerine, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinin ve eki belgelerin incelenmesinden;
Eldeki davanın Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat davası olmakla mutlak ticari dava olduğu anlaşılmıştır.
Dosyanın görevsizlik kararı verilmek suretiyle Mahkememize gönderildiği, görevsiz mahkemeye dava açılmadan önce arabulucuk dava şartının yerine getirilmediği, görevsizlik kararı verilmesinin akabinde …. tarihinde arabuluculuğa başvurulduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere; 19/12/2018 tarih 30630 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7155 Sayılı Kanunun 20.maddesi uyarınca 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere; “3. Dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile eklenen 5/A maddesi uyarınca; 6102 Sayılı TTK un 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
7155 Sayılı aynı Kanunun 23. maddesi hükmü ile 6325 Sayılı hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 4.bölümden sonra gelmek üzere;
“Dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı eklenen 18/A maddesinin 2 inci fıkrasında da; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü yer almıştır.
Aynı Kanunun 26 ıncı maddesinin (1) inci fıkrası (a) bendi uyarınca bu kanunun 10, 20 ve 21 inci maddelerinin 01/01/2019 tarihinde,(b) bendinde 1 ila 9 uncu maddeleri ile geçici 1 inci maddesi, 18 ve 19 uncu maddelerinin 1/6/2019 tarihinde, (c) bendinde diğer maddelerinin yayımı tarihinde, yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda; davanın mutlak ticari dava olduğu, davanın görevsiz asliye hukuk mahkemesine …. tarihinde açıldığı, …. tarihinde verilen görevsizlik kararı sonrası davacı vekilinin dava şartı kapsamında arabulucuya başvurduğu, tarafların anlaşamadığına yönelik … tarihli ilk ve son oturum tutanağını dosyaya ibraz ettiği, görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine davacı vekilinin …. tarihinde dosyanın görevli Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi için başvuruda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede; görevsiz mahkemeye dava açılmış olsa bile davanın açılma tarihinin görevsiz mahkemeye başvurma tarihi olduğu göz önüne alındığında, ticari davanın arabulucuya başvurmadan açılmasının kanuna aykırı olduğu, HMK 20. maddesinde belirtilen sürede görevsizlik kararını vermiş olan Mahkemeye başvuru üzerine dosyanın gönderilmesi halinde, görevli mahkemede görülmeye başlanan davanın, yeni bir dava olmayıp, görevsiz mahkemede açılmış olan davanın devamı niteliğinde olduğu, görevsiz mahkemede dava açılması ile kazanılmış olan haklar saklı tutulmuş olacağından, zorunlu arabuluculuk dava şartının da görevsiz mahkemede davanın açıldığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği, keza, 7155 Sayılı Kanun ile ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuk, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde, gider avansı yatırılmasında veya gerekli hallerde teminat gösterilmesinde olduğu gibi tamamlanabilen bir dava şartı eksikliği olarak düzenlenmediği, Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrasında yer alan açık düzenleme uyarınca davacının, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, bir başka ifadeyle, dava şartı noksanlığının giderilmesi ve arabulucuya başvurulması için mahkemece davacıya süre verilmeyeceği anlaşılmakla, kamu düzeninden olan dava şartı eksikliğinin yargılamanın her aşamasında Mahkemece kendiliğinden gözönüne alınacağı değerlendirilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Aynı yönde Dinç, İlhan: Ticari Davalarda Zorunlu Arabuluculuk, Ankara, 2021, s.301 vd.)
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL peşin harcın dava açılırken alınan harçtan mahsubu ile bakiye 773,18 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin ve ödenen harçların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının artan kısmının dosya kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan … TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi.

Katip Hakim