Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1200 E. 2023/18 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/10/2022
KARAR TARİHİ : 06/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil şirketin … tarihinde iş yerinde kullanılmak üzere …üzerinden …model garanti kapsamında bir adet televizyon satın aldığını, televizyondaki arızadan dolayı Diyarbakır’da bulunan … yetkili servisi …’e götürüldüğünü, serviste ürün panel arızasının olduğu ve garanti kapsamında panel değişimi veya ürün değişimi yapılacağının bildirildiğini ve İstanbul’da bulanan yetkili servis …’e gönderilmesi gerektiği ve ürünün gönderilmesi için anlaşmalı gönderi numarasını (…) verildiğini, müvekkil şirket yetkilisi … tarafından ürünün … kargoya verilen … gönderi numarası ile … tarihinde ilgili yetkili servise gönderilmesi için verildiğini, kargo teslim alınırken TV olduğu ve kırılmaması gereken bir ürün olduğunun söylendiğini, bu hususun kargo teslim alma belgesinde de belirtildiğini, kargo alındıktan ve gönderildikten iki hafta sonra … tarihinde ürünün yetkili servis firması olan …’e teslim edildiğine dair mesaj geldiğini, daha sonrasında Diyarbakır ‘da bulunan servise ürünün akıbeti sorulduğunda ürünün yetkili servis olan …’e ulaşmadığının bildirildiğini,…kargonun … şubeden ürünün akıbeti tekrardan sorulduğunda, ürünün taşıma irsaliyesinde belirtilen …yerine … Tic. A.Ş’ ye teslim edildiğinin anlaşıldığını, ürünün ilk olarak … tarihinde …’dan yola çıktığını, … tarihinde …Şubesine ulaştığını, … tarihinde kurye dağıtıma çıkarıldığını, … tarihinde alıcı adresine teslim edilmeyip devir işlemi yapıldığını, … tarihinde tekrardan kargonun …Şubesine getirildiğini, … tarihinde Anadolu yakasında bulunan … şubesine kargonun geldiğini, … tarihinde kurye dağıtıma çıkarıldığını, … tarihinde her ne kadar gönderi takip listesinde …yazsa da yetkili servise değilde … denilen alakasız yere teslim edildiğini, yani ürünün Avrupa yakasında olan yetkili servis …’e teslim edileceği yerde Anadolu yakasında bulunan yetkili ve ilgili olmayan … teslim edildiğini, zimmet listesinde … kaşesinin bulunduğunu, müvekkil şirket yetkilisi tarafından …Kargo ile yapılan yazışmalarda net ve anlaşılır mantıklı cevaplar verilmediğini, müvekkil şirketin her defasında oyalayıcı cevaplar ile karşılaştığını, yapılan yazışmalar ve belirtilen adres yerine farklı bir adrese teslim edildiği ve ürünün kaybolduğunu ve sorumluluğun kargo şirketine ait olduğunu ileri sürerek kargonun yanlış adrese teslim edilmesi veya kaybolan ürün bedelinden şimdilik fazlası saklı … TL’nın ürünün kargoya teslim edildiği … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

Davalı vekili, davaya konu kargo gönderisinin göndericisinin …, alacısının ise …Ltd. Şti. Olduğunu, davacının taşıma sözleşmesinin tarafı olmaması nedeniyle talep hakkının bulunmadığını, davaya konu kargoya ait taşıma senedinde kargo içeriğinin ne olduğuna dair beyanda bulunulmadığı gibi taşınan malın değerine ilişkin de herhangi bir bilgi verilmediğini, davacının, kargonun içeriğinde davacının dava dilekçesinde belirttiği ürünlerin mevcut olduğu hususunun taraflarınca kabul edilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla TTK’nun 882. maddesi gereğince tam tazminata hükmedilemeyeceğini, gönderenin sınırlı sorumluluğunun bulunduğunu, söz konusu kargonun içeriğinin ambalajlama nedeniyle ispatlanamadığını, Posta Hizmetleri Kanunu Posta Hizmetlerinin Gizliliği ve Güvenliği başlıklı 7. maddesi uyarınca müvekkil şirketin kargo gönderilerine ilişkin içerik bakmasının yasak olduğunu, eşyanın niteliği ve değerinin taşıyana taşıma anında beyan edilmediğini beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dosyaya sunulan deliller incelenmiş, davalı kargo şirketine müzekkere yazılarak … nolu gönderiye ilişkin tüm bilgi ve belgelerin gönderilmesi istenilmiştir.
Davalı vekili …tarihli beyan dilekçesinde, dava konusu kargoya ilişkin arşiv araştırması yapıldığını ancak ancak belge aslı temin edilemediğini, kargonun fatura tarihi de incelendiğinde Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından … tarihinde yayınlanan “Posta Gönderilerine İlişkin Güvenlik Tedbirlerine Yönelik Usul ve Esaslar başlıklı … numaralı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Kararı” gereğince iki yıl saklama süresininde geçtiğini, bu hali ile talep edilen belgeler açısından cevap dilekçesi ekinde sunulu olanlar haricinde başkaca bir bilgi ve belge bulunmadığını beyan etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesinin ekinde herhangi bir belge sunulmadığı anlaşılmıştır.
Dava, kargo taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan … tarihli fatura incelendiğinde, içeriğinin … adet …marka TV olduğu ve satış bedelinin KDV dahil … TL olduğu, kargo teslim alma belgesi incelendiğinde, taşıma irsaliye numarasının …, gönderi takip numarasının … kargoyu teslim edenin …, kargonun göndericiye teslim tarihinin …, içeriğinin …adet TV, alacısının … Tic. Ltd. Şti. Alıcı adresinin… olduğu, kargo gönderi hareketleri ve zimmet kaydı incelendiğinde kargonun … adresinde … Tic. A.Ş. isimli şirkete teslim edildiğine ilişkin kayıt bulunduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kargo taşıma sözleşmesinin tarafı olup olmadığı, kabulü halinde kargo taşıma sözleşmesine istinaden davalıya gönderim amacıyla teslim edilen gönderinin alıcıya teslim edilip edilmediği, teslimin gerçekleşmediğinin kabulü halinde davacının tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecekse tazminatın kapsamı ve miktarı ile faiz başlangıç tarihine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan fatura ve kargo gönderimine ilişkin belgeler ile somut olayın özelliği gereği davacının kargo taşıma sözleşmesinin tarafı olduğunun kabulü gerekir.
Kargo taşıma sözleşmesi gereğince davalı taşıyıcı teslim aldığı gönderileni alıcıya teslim etmekle yükümlü olup, davalı taşıyan dosyaya sunulan delillerden gönderileni alıcıya teslim ettiğini ispatlayamadığı gibi gönderiye ilişkin kayıtları da dosyaya sunamamıştır. Bu kapsamda gönderilenin teslim edilememesinde davalının ağır kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Her ne kadar davalı vekili, gönderilene ilişkin kayıtların saklama süresinin 2 yıl olduğunu ve iki yıl geçtiğinden müvekkilinin saklama yükümlülüğü bulunmadığını savunmuş ise de, gönderi tarihinin …, davanın ise … tarihinde açıldığı gözetildiğinde davalının bu yöne ilişkin savunmasına sair hususlar tartışılmaksızın itibar edilmemiştir.
Her ne kadar TTK’nın 882. maddesinde taşıyıcının sınırlı sorumluluğu öngörülmüş ise de, aynı Kanun’un 886. maddesinde, pervasızca bir davranışla zarara sebebiyet verilmesi halinde taşıyıcının sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağının düzenlendiği, somut olayda da kendisine taşınmak üzere teslim edilen gönderiyi başka bir kişiye teslim eden davalının, pervasızca hareketi ile zarara sebebiyet verdiği, bu nedenle sorumluluk sınırlandırmalarından faydalanamayacaktır.
TTK’nın 880. maddesi uyarınca, taşıyıcının, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminatın, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanacağı belirtilmiştir. Ne var ki, davacı tarafından satın alınan televizyonun internet ortamında alınmış olması ve satın alındığı site gözetildiğinde televizyonun değerine ilişkin bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiş ve bedeli faturada yazılı bedel olarak kabul edilmiştir. Davacı tarafından dava açılırken davaya konu televizyonun arızalı olduğu ve garanti kapsamında onarımı veya değişimi için yetkili servise davalı kargo şirketi aracılığıyla gönderilmek üzere teslim edildiği beyan edilmiştir. Bedelin hesaplanmasında, televizyonun arızalı halinin bedelinin tespitinin gerekip gerekmediğinin de bu aşamada değerlendirilmesi gerekir. Gönderilen televizyonun garanti kapsamında tamir edileceğinin veya değişiminin yapılacağının beyan edilmesi ve televizyonun kargo gönderimi aşamasında kaybolduğu gözetildiğinde, davacının bu yönde ki hakkını talep etme fırsatı davalının kusuru nedeniyle ortadan kalkmıştır. Bu durumda televizyonun arızalı halinin bedelinin tespitine gerek görülmemiş, dosyaya sunulan faturada yazılı bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiş, davadan önce gönderilen bir ihtar bulunmadığından kabul edilen alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, 2.069,00 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 141,33 TL peşin harçtan, başlangıçta yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 60,63 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ile 80,70 TL peşin harç olmak üzere 161,40 TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından 43,00 TL tebligat ve posta masrafı olarak sarf edilen yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 2.069,00 vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk aşaması görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığından 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
7-Davacı yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davanın değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim