Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/946 E. 2021/264 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı (…) San.ve Tic. A.Ş.’ye Diyarbakır (…) Noterliğinde satmış olduğu mallar karşılığında (…) tarihli 8 adet (…) TL ve (…) tarihli (..) adet (…) TL’lik faturalarını keserek davalıya teslim edildiğini, anlaşmazlık ticari olmasından dolayı Kurtalan arabuluculuk bürosu aracılığıyla görüşüldüğünü ancak anlaşma sağlanamadığını, davalının iş bu fatura bedellerini süresinde ödemediğinden Diyarbakır İcra Dairesinin (…) E.sayılı dosyası ile icra takibi açtıklarını, faturaları icra dosyasına sunduklarını, davalı tarafın haksız yere icra takibine itiraz ettiğini, tarafların ticari defterlerinde, noter satışlarının incelenmesi halinde davalının müvekkiline borçlu olduğunun anlaşılacağını, iş bu nedenle davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini ve takibin devamını, itiraz eden borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın olduğunu iddia ettiği alacaklarını Batman (…) Noterliği’nin (…) tarih (…) yevmiye nolu ”alacağın devriyle”(…) San. ve Tic. Ltd. Şti firmasına devrettiğininin taraflarına bildirildiğini, ilgili firma tarafından bu temliknameye istinaden aynı alacak iddiasıyla Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün (…) Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe karşı borçlu bulunmadıklarını aksine davacı tarafından Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün (….) Esas sayılı dosyasında borçlu olduğuından bahisle itiraz ettiklerini, aynı alacak iddiasıyla Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığını, davacı tarafın olmayan alacağını alacağın devri ile temlik etmesinden dolayı mevcut davada aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, davacı yanın Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün (…) Esas sayılı dosyası ile hala müvekkiline borçlu olduğunu, davacı yanın satımını yaptığını iddia ettiği araçların tamamında devirden önceki süreçte haciz ve rehinlerin bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından davacıyla yapılan anlaşma kapsamında satım bedellerinin bir bölümüyle davacının borçlu olduğu ve müvekkiline satımı yapılan araçlar üzerinde haczi bulunan alacaklılarına ödeme yapılarak bu hacizlerin kaldırtıldığını, aynı şekilde araçlar üzerindeki rehin alacaklılarına da ödeme yaparak rehinin terkini sağlanarak araçların müvekkili şirkete devrinin sağlandığını, tüm bu ödemelerin dışında davacıya devri yapılan araçlardan dolayı (…) Bankası (…) Şubeye ait davacı adına düzenlenen (…) tarih (…) seri numaralı (…) TL, (…) seri nolu (…) TL, (…) seri nolu (…) TL, (…) tarih (…) seri numaralı (…) TL, (…) tarih (…) TL, (…) tarih (…) seri nolu (…) TL bedelli çeklerin ödemeye karşılık teslim edildiğini ve çeklerin ödeme tarihlerinde tahsil edildiğini, tüm bunlar da dikkate alındığında davacı yanın müvekkili şirketin herhangi bir alacağının olmadığını, aksine davacı yanın müvekkiline borcu olduğunu, Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün (…) Esas sayılı dosyasına rağmen alacaklı olduğu iddiasıyla açılan iş bu davanın hukuki bir dayanağının bulunmadığını açıklayarak iş bu davanın Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) Esas sayılı dosyası ile iş bu davanın birleştirilmesine, açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Diyarbakır (…) İcra Müdürlüğü’nün (…) Esas sayılı dosyası, Kurtalan Arabuluculuk Bürosu’nun (…) sayılı arabuluculuk son tutanağı, Batman Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün (…) tarihli cevabi yazısı ekinde gönderilen BS formları, Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün bila tarihli cevabi yazısı ile tüm dosya kapsamı ve sair evraklar hep birlikte incelenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, ödenmeyen bakiye fatura alacağından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Dava ve cevap dilekçesi, icra takip dosyası ile tüm dosya kapsamına göre;
Taraflar arasında ticari satış sözleşmesinden kaynaklanan ilişki bulunduğu, davacı tarafından fatura alacağından kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine davacı tarafından Diyarbakır (…) İcra Müdürlüğü’nün (…) Esas sayılı dosyası üzerinden (…) TL toplam alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya (…) tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından süresinde (…) tarihinde takibe itiraz edildiği, itirazın davacı alacaklıya tebliğine ilişkin icra dosyası içerisinde herhangi bir tebliğ evrakı bulunmadığı anlaşılmakla iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. Maddesi ile değişik 6102 sayılı yasanın 5/a. maddesinde; “bu kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü ile aynı kanunun 6325 sayılı kanunda değişiklik yapan 23. Maddesinde “(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın , dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü yer almaktadır. Bu hükümlerden anlaşılacağı üzere konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talebi içeren ticari davalarda arabuluculuk başvurusunun dava şartı olduğu ve başvuru sonucunda düzenlenen son tutanağın dava dilekesine eklenmenin zorunlu olduğu, son tutanak eklenmediği takdirde 1 haftalık kesin süre verilerek son tutanağın mahkemeye sunulmasının istenilebileceği öngörülmüştür.
Somut olayda; davacı tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesi ekince arabuluculuk tutanağının bulunmadığı, (…) tarihli tensip zaptının 15 nolu ara kararı uyarınca son arabuluculuk tutanağının aslı veya onaylı suretinin sunulması için davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verildiği, yine arabuluculuk son tutanağının aslı veya onaylı suretinin sunulmaması halinde davanın usulden reddine karar verileceği hususunun ihtar edildiği, davacı vekilince (…) tarihli dilekçesi ile dilekçe ekinde arabuluculuk son tutanağını sunduklarını beyan etmişse de yazı ekinde gönderilen tutanağın asıl veya onaylı suret olmadığı, sunulan arabuluculuk son tutanağı olan belgenin fotokopi olduğu anlaşıldığından davanın HMK. 114 ve 115. Maddeleri gereğince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın usulden REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifelerine göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde, artan gider ve delil avanslarının ayrı bir karar yazmaya gerek olmaksızın, HMK 333 maddesi ve gider avansı tarifesine göre, ilgililerine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan Üye Üye Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”