Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/551 E. 2022/359 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı şirket ile davalı şirket arasında, davalı şirketin ürettiği iş makinalarının servis işlerini yürütmek ve parça satmak üzere 01.11.2019 tarihinde “yetkili servis ve bayilik sözleşmesi” imzalanmış olduğunu, her ne kadar 01.11.2019 tarihli sözleşme imzalanmış ise de davacı şirket 2006 yılından beri davalı şirketin yetkili servisi olarak iş görmekte ve bu sözleşme sürekli yenilenmiş olduğunu, aynı şekilde 01.11.2019 tarihli sözleşme yenileme niteliğinde olan bir sözleşme olduğunu, Yetkili Servis sözleşmesinin 34.1 maddesinde taraflar, sözleşmenin süresini belirlemiş olup, sözleşmenin “hitamından en az üç ay evvel feshedilmediği takdirde 5 yıl boyunca yürürlükte kalacağını” kararlaştırmış olduklarını, Davalı şirket Beşiktaş 19. Noterliğinin ……….. tarih ve …………….yevmiye nolu ihtarnamesiyle “aynı yerde bulunan 6 makinenin bakımı nedeniyle 6 kez yol faturası düzenlendiği ve bunun güven ilişkisini zedelediği, davacı şirketin performasının düşük olduğu, davacı şirketin Bayi Yönetim Sistemini kullanmadığını, davacı şirketin Komatsu servisi alanı içinde başka markanın hidrolik kırıcılarının olduğu ve bunun sözleşmeye aykırı olduğu” gerekçesiyle ihtar çekildiğini, ihtarın hemen akabinde davacı şirket yetkilileri davalı şirket yetkilileriyle görüşüp bu ihtarın çekilmesinin nedenlerini sorduklarında “hemen hemen tüm bayilerimize bu tür ihtarlar gönderiyoruz ki disiplinli çalışmadan uzaklaşmasınlar” şeklinde cevap aldıklarını, Davalı şirket Beşiktaş 19. Noterliğinin …………… tarih ve …………. yevmiye nolu ihtarnamesiyle davacı şirketle olan sözleşmesini 16.10.2020 tarihli ihtarnameye dayanarak tek taraflı olarak feshetmiş olduğunu, Davalı şirketin davacı şirket ile yapılan sözleşmeyi tek taraflı feshetmesi tamamen haksız, hukuksuz ve dayanaktan yoksun olduğunu, Davanın kabulünü, sözleşmenin haksız feshinden dolayı davacı şirketin uğradığı kar kaybı nedeniyle fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalı yandan alınarak davacıya ödenmesine talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip edilmediğinin tespiti, haksız olması halinde davacının uğradığı kar kaybı tazmini istemine ilişkindir.
Davalı vekili cevap dilekçelerinde süresi içinde yetki itirazında bulunarak aralarında akdedilen sözleşmede yetki şartı belirlediklerini ve İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu bildirmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 17/1. maddesinde tacirler veya kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılacağı; yine HMK.nun 19. maddesinde yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerektiği, yetki itirazında bulunan tarafın, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildireceği, aksi takdirde yetki itirazının dikkate alınmayacağı, mahkemenin, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de göstereceği, yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkemenin yetkili hâle geleceğinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Davanın dayanağını davacı şirket ile davalı şirket arasında imzalanan ve geçerlilikleri uyuşmazlık konusu olmayan bayilik sözleşmesi oluşturmaktadır. Somut uyuşmazlıkta davalılar süresinde yetki itirazında bulunmuş olup; anılan sözleşmelerin herbirinin 37/1. maddesi ile de taraflar “Bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde İstanbul mahkemeleri ve icra daireleri yetkili” olduğu konusunda anlaşmıştır. Davacı ve, davalı şirket olmakla yapılan yetki sözleşmesi HMK’nun 17/1. maddesi uyarınca tarafları bağlar. Bu durumda dava sadece İstanbul mahkemelerinde açılabileceğinden, HMK’nun 10/1. maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğundan söz edilemez. Sonuç olarak, açıklanan gerekçeyle yetkisizlik kararı vermek gerekmiş; aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın mahkememizin yetkisizliği nedeniyle REDDİNE,
2-Davaya bakmaya İSTANBUL ASLİYE TİCARET MAHKEMELERİNİN YETKİLİ OLDUĞUNA,
3-Karar kesinleştiğinde süresinde başvuru halinde dosyanın yetkili mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2. maddesi gereğince yetkili mahkemece nazara alınmasına,
5- Dosyanın gönderilmesi için süresinde başvuru yapılmazsa HMK 20/2 son ve 331/2 gereğince yapılacak işlemin dosyanın resen ele alınarak değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022

Katip Hakim