Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/325 E. 2021/275 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 05/02/2021
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin (…) Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nde 10.04.1992 yılında çalışmaya başladığını, ancak Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına bu bilginin farklı girildiğini, bu durumun müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu, müvekkilininin mağduriyetinin giderilmesi adına Diyarbakır (…) İş Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyası ile açılan davanın derdest olduğunu, bu dosyada taraf teşkilinin sağlanabilmesi adına Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne kayıtlı (…) mersis numaralı (…) Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, tasfiye sonrası terkin edilen şirketin aleyhine yürütülmekte olan Diyarbakır (…) İş Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanmak üzere açılan şirketin ihyası davasıdır.
Eldeki davada, Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün (….) sicil numarasına kayıtlı olan (…) Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca 23.07.2018 tarihinde sicilden re’sen silindiği dosya kapsamı ile sabittir.
Diyarbakır (…) İş Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyasının celp edilen evraklarının tetkikinden; terkin edilen şirketin ihyası için dava açmak üzere davacıya 26.01.2021 tarihinde yetki verildiği görülmüştür.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde; “01/07/2015 tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır” denilmek sureti ile ancak kanun metninde sayılan halleri tespit edilen şirketin tasfiyesi TTK hükümlerine uyulmaksızın anılan maddedeki usule göre tasfeyi edileceği belirtilmiştir. Diğer bir anlatımla bu madde belirtilen sınırlı hallere mühhasıran özel bir tasfiye yöntemi getirilmiştir. Bu nedenle tadadi nitelikteki (numerus clausus) bu haller dışındaki durumlarda geçici 7. maddeye göre değil TTK veya ilgili kanunlardaki tasfiye usulünü uygun tasfiye yapılacaktır.
Ayrıca 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4 fıkrasında; “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/02/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.
Somut olayda, ihyası talep edilen şirketin 6102 sayılı TTK’nun Geçici 7.maddesi kapsamında sicilden terkin edildiği, 6102 sayılı TTK.nun Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden resen terkin edilen şirketin ihyasının ancak eksik tasfiye işlemlerinin tamamlanması amacıyla yapılabileceği, şirketin faaliyetine devam etmek amacıyla ihya kararı verilemeyeceği gözetilerek, ihya isteminin kabulüne karar vermek gerekmiş, ticaret sicil müdürlüğüne yazılan yazı cevabında dava dışı şirketin 6102 sayılı TTK.nun Geçici 7.maddesinin hangi fıkrası uyarınca terkin edildiği, terkin işleminin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususlarında herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmakla tasfiye işleminin usulüne uygun olmadığı değerlendirlmiş bu nedenle davanın açılmasına sebebiyet veren ve yargılama sonunda haksız olduğu anlaşılan davalı ticaret sicil müdürlüğünün yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis kılınmıştır.
HÜKÜM- Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
1-Talebin KABULÜ ile,
Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğünün (…) sicil numarasına kayıtlı olan (…) Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin Diyarbakır (…) İş Mahkemesi’nin (…) Esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına,
2-İlam kesinleştiğinde, kararın bir örneğinin tescil ve ilan yapılmak üzere Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
3-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapıldığı anlaşılan 59,30 TL başvurma harcı, 12 tebligat ücreti ve 3 KEP yazışma ücreti 182,80 TL olmak üzere toplam 242,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifelerine göre belirlenen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan Üye Üye Katip