Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/289 E. 2021/276 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/10/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Asıl davada davacı vekili dilekçesinde özetle: Davalı (…) sigorta nezdinde (…) poliçe numarası ile sigortalı bulunan Sürücü (…) sevk ve idaresindeki işleteni (…) Seyahat Ltd. Şti olan (…) plakalı aracın 28/07/2019 tarihinde müvekkiline çarparak kaza yaptığını, bu kaza neticesinde müvekkillerinin miras bırakanı ve desteği olan olan (…)’ın yaşamını yitirdiğini, Diyarbakır Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından 28/07/2019 tarihinde tutulan tutanaklarda ve araçta bulunan diğer kişilerce verilen ifadelerde müvekkilleri murisinin yaya olduğunun belirtildiğini, meydana gelen Trafik kazasında murisin, desteğe yüklenebilecek bir kusurunun bulunmadığını, olayla ilgili olarak yürütülen ceza soruşturmasında Diyarbakır (…) Asliye Ceza Mahkemesinin (…) es sayılı dosyasında davalı sigortalı araç sürücüsünün üst dereceden asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, destekten yoksun kalan (…), (…) ve (…) adına Davalı (…) Sigorta A.Ş’ye başvuru yapıldığını, başvuru için (…) nolu dosya açılmasına rağmen ödeme yapılmadığını, muris dışında evin maddi idaresini sağlayan ve evi maddi olarak geçindiren kimsenin bulunmadığını, murisin 900 günlük Sgk hizmeti olmadığı için ölüm aylığı dahi bağlanamadığını, bu nedenlerle, şimdilik müteveffanın eşi (…) için 500,00 TL, müteveffanın kızı (…) için 500,00 TL ve müteveffanın kızı (…) için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan poliçe limitince sorumlu olmak kaydıyla tazmin ve tahsiline, cenaze giderleri için şimdilik 10,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmin ve tahsiline, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Asıl davada davalı (…) Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının KTK 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat etmediğini, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ve 85. maddelerine uyarınca müvekkili Şirketin, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan doğan maddi tazminat sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde teminat limit dahilinde söz konusu olduğunu, müteveffanın eşi (…) ‘in kaza tarihi ve davanın açılış tarihi itibariyle hamile olduğunu, ceninin sağ ve tam doğması halinde mirasçı olacağı ihtimaline karşın bu durumun bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkili şirkete eğer bir tazminat sorumluluğu doğacak ise, kişinin gelirinin belirlenmesinde TRH-2010 Mortalite Tablosu dikkate alınarak vergilendirilmiş gelirinin esas alınması gerektiğini, meydana gelen kazanın bir iş kazası olduğunu ve başvurana sgk tarafından ödeme yapılıp yapılmadığı ile aylık bağlanıp bağlanılmadığının tespitinin gerektiğini, cenaze ve defin giderlerinin poliçe kapsamında olmadığını, bu nedenlerle davanın müvekkili şirket açısından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA :
Birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyasında davacı vekili dilekçesinde özetle: davalı (…) Sigorta nezdinde (…) poliçe numarası ile sigortalı bulunan sürücü (…) sevk ve idaresindeki işleteni (…) Seyahat Ltd. Şti olan (…) plakalı araç 28.07.2019 tarihinde müvekkillerden (…) ve (…)’nin murisi, (…) ve (…)’nin evlatları diğer davacıları kardeşleri olan (…) çarparak kaza yaptığı, bu kaza neticesinde müvekkillerin miras bırakanı ve desteği olan (…)’ın yaşamını yitirdiğini, Diyarbakır Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından 28.07.2019 tarihinde kaza tutanağı tutulduğu, olayla ilgili olarak yürütülen ceza soruşturmasında Diyarbakır …. Asliye Ceza Mahkemesinin (….) E sayılı dosyasında davalı sigortalı araç sürücüsünün üst dereceden asli kusurlu olduğunun belirtildiği, taraflarınca destekten yoksun kalan mirasçılar (…), (…), (…) adına 01.09.2019 tarihinde anne baba (…) ve kardeşleri olan diğer davacılar adına davalı (…) Sigorta A.Ş’ye kasko sözleşmesi için yapılan 2918 sayılı KTK madde 97. Uyarınca yapılan başvuruya resmi bir cevap verilmediği, başvuru için sonradan öğrendikleri üzere (….) nolu dosya açılmasına rağmen ödeme yapılmadığı, belirtilen nedenle davalı açısından temerrüt durumu da kaza tarihinden itibaren başlayacağını, ölüm sonucu mirasçı ve destekten yoksun kalan kişiler olarak müvekkilin eşi (…) ve çocukları (…) ve (…)’ın kaldığı, muris dışında evin maddi idaresini sağlayan ve evi maddi olarak geçindiren kimsenin bulunmadığını, murisin 900 günlük SGK hizmeti olmadığı için ölüm aylığı dahi bağlanamamış olup ailesinin maddi durumunun çok kötü olduğu, davanın kabulü ile falaya ve faize ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalması kaydıyla; Müteveffanın eşi (…) için 50,00 TL, Müteveffanın kızı (…) için 50,00 TL, Müteveffanın kızı (…) için 50,00 TL, Müteveffanın annesi (…) için 50,00 TL, Müteveffanın babası (…) için 50,00 TL, olmak üzere tüm dava ve haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam 300,00 Tl Destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazmin ve tahsiline(maddi tazminattan davalı sigorta şirketi poliçelesinde belirtilen limitlerle sorumlu olmak kaydıyla), Manevi tazminat Açısından ; Müteveffanın eşi (…) için 100.000,00 TL , Müteveffanın kızı (….) için 60.000,00 TL, Müteveffanın kızı (…) için 60.000,00 TL, Müteveffanın annesi (…) için 40.000,00 TL, Müteveffanın babası (…) için 40.000,00 TL, Müteveffanın kardeşi (…) için 15.000,00TL Müteveffanın kardeşi (…) için 15.000,00TL Müteveffanın kardeşi (…) için 15.000,00TL Müteveffanın kardeşi (…) için 15.000,00TL olmak üzere toplam 360.000,00 manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan (poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla) tazmin ve tahsiline tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyasında davalı vekili dilekçesinde özetle: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa 18.12.2018 tarihli değişik ile birlikte dava şartı olarak arabulucuya başvurma zorunluluğu getirildiği, dava yoluna gitmeden öne arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden başvurunun usulden reddinin gerektiğini, KTK 97 uyarınca sigorta şirketine kanunda belirtilen evraklar ile müracaat edilmediği, başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle reddine, dosyanın Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesinin (…) E sayılı dosyası ile birleştirilmesine, dosyada kusur tespiti için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini, cenaze ve defin gideri masrafının poliçe teminat kapsamı dışında olması nedeniyle reddini, usule aykırı başvuru nedeniyle müvekkil şirket temerrüde düşmediğinden müvekkil şirket aleyhine faize hükmedilmemesini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
Birleşen Diyarbakır (…). Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyasında davacı vekili dilekçesinde özetle: Davalı (…) sigorta nezdinde (…) poliçe numarası ile sigortalı bulunan Sürücü (…) sevk ve idaresindeki işletenir (…) Seyahat Ltd. Şti olan (…) plakalı aracın 28/07/2019 tarihinde müvekkiline çarparak kaza yaptığını, kaza neticesinde müvekkillerinin evlatları ve desteği olan olan (…) Tc:(…)’ ın yaşamını yitirdiğini, Diyarbakır Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından 28/07/2019 tarihinde kaza tutanağı tutulduğunu, olay yerine gelen trafik ekiplerince tutulan tutanaklarda ve araçta bulunan diğer kişilerce verilen ifadelerde müvekkillerinin murisinin yaya olduğunun belirtildiğini, meydana gelen trafik kazasında murisin desteğe yüklenebilecek bir kusurunun bulunmadığını, olayla ilgili olarak yürütülen ceza soruşturmasında Diyarbakır (…) Asliye Ceza Mahkemesinin (…) esas sayılı dosyasında davalı sigortalı araç sürücüsünün üst dereceden asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, kaza sonucu murisin vefatıyla destekten yoksun kalanlar (…) ve (…) adına Davalı (…) Sigorta A.Ş’ye yapılan 2918 sayılı KTK madde 97 uyarınca 06/11/2019 tarihinde ulaşan başvuruya resmi bir cevap verilmediğini, başvuru için (…) nolu dosya açılmasına rağmen ödeme yapılmadığını, belirtilen ölüm sonucu mirasçı ve destekten yoksun kalan kişiler olarak; müvekkilinin eşi (…) ve çocukları (…) ve (…)’ın kaldığını, Bu müvekkillerinin davasının Diyarbakır (…) Asliye hukuk Mahkemesinin (…) esasında derdest olduğunu ve mahkememiz dosyasının bu dosya ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, Trafik kazası nedeniyle sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Asıl ve birleşen dava dilekçeleri, cevap dilekçeleri, Adli Tıp Kurumu’ndan alınan kusur raporu, bilirkişi kök ve ek raporu, Diyarbakır Asliye Ceza Mahkemesi’nin (….) esas sayılı, dosyası, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’ndan gelen bilgi ve belgeler ile sair evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkemece dosyanın kusur incelemesi için Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesine karar verildiği, bu kapsamda Adli Tıp Kurumu tarafından sunulan 08.04.2021 tarihli raporda; “Sürücü (…) idaresindeki otobüs ile hareketine başlamadan evvel para alışverişi yapmış olduğu yayanın hareket durumunu da gözeterek bu yayanın aracın hareket alanından çıkması akabinde kontrollü bir şekilde manevrasını gerçekleştirmesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmediği, varlığını bildiği yayaya rağmen kontrolsüz bir şekilde sola manevra ile harekete geçerek müteveffa yayaya idaresindeki aracın sol ön teker kısımları ile tedbirsiz bir şekilde çarpması sonucu gerçekleşen olayda sürücü (…)’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya (…)’ın kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” şeklinde rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 18.05.2021 tarihli dilekçe ile davayı 588.050,00 TL miktar üzerinden ıslah ettiklerini, asıl dava için toplam 307.000,00TL, birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) Esas dosyası için toplam 83.000,00TL ve birleşen Diyarbakır (…). Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (….) Esas dosyası için toplam 200.000,00TL olarak ıslah suretiyle artırdıkları, destekten yoksun kalma tazminatı alacağına kaza tarihi olan 28.07.2019 itibaren işleyecek en yüksek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazmin ve tahsilini talep ettiği ve 18.05.2021 tarihinde ıslah edilen 588.050,00 TL üzerinden 2.009,00 TL ıslah harcı yatırdığı görülmüştür.
Davacı vekili 28.11.2021 tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketi ile destekten yoksun kalma tazminatı açısından anlaşma sağlanmış olduğunu, maddi tazminat açısından herhangi bir talebin kalmadığını, destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini, yine Mahkememizin 02/12/2021 tarihli celsesinde cenaze giderleri yönünden de davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davacı vekilinin Diyarbakır (…) Noterliği’nin (…) tarih ve (…) yevmiye numaralı vekaletnamesinde feragate ilişkin yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Maddi tazminat talepleri yönünden;
Asıl dava dosyası, birleşen birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyası ve birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) Esas sayılı dosyalarında davacıların maddi tazminat talepleri yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat taleplerini içerir Birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (….) esas sayılı dosyası yönünden:
6098 sayılı TBK m. 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Somut olayda; Adli Tıp Kurumu tarafından sunulan 08.04.2021 tarihli bilirkişi raporu ile dava dışı sürücü (…)’in tam kusurlu olduğu, müteveffa (…) ‘ın kusursuz olduğu anlaşılmış, davalı sigorta şirketi tarafından kazaya karışan (…) plakalı aracın 05/04/2019-05/04/2020 tarihleri arasında genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalı bulunduğu, poliçe kapsamında manevi tazminat teminatının poliçe üzerinde yazan sigorta bedeli ile sınırlı olmak kaydı ile ihtiyari mali mesuliyet teminatı limitleri dahilinde bulunduğu, bu suretle kaza tarihi olan 28/07/2019 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketinin manevi tazminat kapsamında sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmakla müteveffanın ve davalıların yaşı, sosyal ekonomik durumu, kazanın oluş şekli, kazadaki kusur durumu dikkate alınarak talep edilen manevi tazminat tutarları dikkate alındığında ayrıca davalıların sosyal ekonomik durum araştırmasına gerek görülmemiş olmakla davanın kabulü ile davacı (…) yönünden 100.000,00 TL, davacı (…) yönünden 60.000,00 TL, davacı (….) yönünden 60.000,00 TL, davacı (….) yönünden 40.000,00 TL, davacı (…) yönünden 40.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL olmak üzere toplam 360.000,00 TL’nin dava öncesinde davalı sigorta şirketine yapılan başvurular dikkate alınarak davacılar (…) ve (…) yönünden 11.09.2019 tarihinden itibaren, diğer davacılar yönünden 15.11.2019 tarihinden itibaren davalı aracın cinsi göz önünde bulundurularak işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Asıl dava yönünden; davanın feragat nedeniyle reddine,
-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
-Davalı vekilinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyası yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
-Davalı vekilinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Birleşen Diyarbakır (…) Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (…) esas sayılı dosyası yönünden;
A)Maddi tazminat talepleri yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Davalı vekilinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
B)Manevi tazminat talepleri yönünden davanın kabulü ile davacı (…) 100.000,00 TL, davacı (…) yönünden 60.000,00 TL, davacı (…) yönünden 60.000,00 TL, davacı (…) yönünden 40.000,00 TL, davacı (…) yönünden 40.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL, davacı (…) yönünden 15.000,00 TL olmak üzere toplam 360.000,00 TL’nin davacılar (…), (…) ve (…) yönünden 11.09.2019 tarihinden itibaren, diğer davacılar yönünden 15.11.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
-Harçlar Kanunu’na göre dava değeri üzerinden alınması gerekli toplam 24.591,60 TL harçtan dava açılırken peşin alınan ve ıslah harcı ile alınan toplam 3.239,61 TL harcın mahsubu ile bakiye 21.351,99 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
-Davacılar tarafından yapılan, 54,40 TL başvurma harcı, 1.230,61 TL peşin harç, 2.009,00 TL ıslah harcı, 1.423,00 TL Bilirkişi ücreti, 329,65 TL tebligat, posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 5.046,66 TL nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Davacılar kendini vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifelerine göre belirlenen 33.650,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan Üye Üye Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”