Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/250 E. 2022/51 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
TÜRK MİLLETİ ADINA
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALILAR : 1-
2-
3-
4-
5-
VEKİLİ :
DAVALI : 6-
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 7-
8-
9-

DAVA : Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli)
DAVA TARİHİ : 05/02/2020
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili Mahkememize sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; Müvekkili ………..’ya ait ……….. plakalı aracın, 29/11/2019 tarihinde………… yönetiminde, Kayapınar İlçesi …………Caddesi üzerinde………istikametine doğru seyir halindeyken……… Sokaktan aniden caddeye çıkan……….. plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen bu kazada kolluk görevlileri tarafından tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağına göre ……….. plakalı aracın kusurlu bulunduğunu,………. plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası(Trafik Sigortası), davalı ………. A.Ş.’ye yaptırıldığını, kaza sonucu müvekkilinin aracında oluşan maddi hasarın, davalı sigorta şirketi tarafından görevlendirilen eksperce 20/12/2020 tarihinde tespit edildiği halde karşılanmadığını, aracın hasarlı bir şekilde, onarımına başlanması için sigorta şirketinin onayının beklendiğini, beklenen onay gelmeyince müvekkilinin bu kaza sebebiyle aracını kullanamadığından otuz gün araç kiralamak zorunda kaldığını, müvekkil kiraladığı araca toplamda 3.504,60 TL ödemek zorunda kaldığını, 07/12/2019 tarihinde kazanın davalı sigorta şirketine bildirildiğini, sigorta şirketi tarafından eksper tayin edildiğini,………… Hiz. Ltd. Şti. tarafından aracın başında hasar ve kusur tespitine yönelik rapor tanzim edildiğini, tanzim edilen bu raporun eksper tarafından davalı ……….
A.Ş.’ye 20/12/2019 tarihinde gönderildiğini, görevlendirmenin kim tarafından ve hangi tarihte yapıldığı, raporun gönderim tarihi, hasar onarım bedeli, onarım süresi, rayiç değeri, sovtaj değeri dahil tüm bilgiler hasar raporunda mevcut olduğunu, buna rağmen davalı şirketin ödeme yapmadığını, oysa 2918 sayılı KTK 91. Maddesine göre işletenlerin, KTK 85/1 maddesinden doğacak sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere geçerli teminat tutarları üzerinden mali sorumluluk sigortası yaptırması zorunlu olduğunu, bu kapsamda……….. plakalı aracın, davalı şirketin 412828 nolu acentesi aracılığyla …………. poliçe numarasıyla sigortalandığını, sigorta şirketinden ödeme için onay gelmeyince vekil olarak, bu hasar dosyası ile beraber sigorta şirketine 15/01/2020 tarihinde, eksper raporu da eklenerek aracın onarım bedeli, araçta oluşan değer kaybı ve araç kiralama bedelinin ödenmesi taleplerini ve buna ek olarak sigorta şirketince onarım bedeli ve değer kaybını ödemek yerine daha ekonomik olması halinde; müvekkile ait aracın perte çıkarılarak rayiç bedelin (75.000,00TL) taraflarına ödenmesi şeklinde terditli taleplerini içeren başvurularını 17/01/2020 tarihinde sigorta şirketine teslim edildiğini, sigorta şirketinin başvurularına yanıt vermediğini, davalı şirketin müvekkilini telefon ile arayarak karşı aracın sürücüsünün firar olmasından dolayı ödeme yapmayacaklarını bildirdiğini, oysa gerek Türk Ticaret Kanunu 1472. maddesinde, gerekse de ZMSS Genel Şartlarında “sigortacının halefiyeti” kurumu düzenlendiğini, bu ilke uyarınca sigortacı ödemiş olduğu tüm tazminat ve giderleri sorumlulardan rücu edebildiğini, eksper raporunda bu durum “rücu var” şeklinde belirtildiğini, ayrıca trafik kazası sonucu meydana gelen bir rizikoda zarar görenin, kusuru olan sorumlulara yönelme zorunluluğunun olmadığını, sigortacının hasar onarımını sigortalısının kusuru oranında yapmasının zorunlu olduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hasardan anlaşılacağı üzere, araç onarıldıktan sonra araçta değer kaybı olacağının açık olduğunu, bu nedenle makine mühendisi bilirkişinin piyasadan araştırma yaparak değer kaybını saptaması taleplerinin olduğunu, zira bu zararın gerçek zarar olduğunu belirtmiş, bu nedenle davalarının kabulü ile; kaza sonucu kusur oranının ve araçta oluşan değer kaybının tam ve kesin olarak tahkikat aşamasında belirlendiği anda arttırılmak üzere şimdilik belirsiz olan hasar onarım bedeli alacakları için 20.000 TL, (sigorta şirketinin hasar onarım bedelini kendisinin görevlendirdiği eksper raporuyla öğrendiği tarih olan 20/12/2019 tarihinden 8 iş gününün bitim tarihi olan 02/01/2020 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte), araçta oluşan ve şu anda belirsiz olan değer kaybı alacakları için şimdilik 100,00 TL’sinin (sigorta şirketine başvurumuzun teslim tarihi olan 17/01/2020 tarihinden 8 iş gününün bitim tarihi olan 30/01/2020 tarihinden işleyecek olan yasal faiziyle birlikte), tarafların kusur oranı belirlendikten sonra artırılmak üzere şimdilik belirsiz olan alacak için 2.000 TL’nin (Kaza tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte) poliçede öngörülen miktarla sınırlı olmak üzere davalı ………… A.Ş.’ye, poliçede öngörülen miktarın aşması halinde artan kısmının araç sahibi …………..’dan tahsiline karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
DELİLLER : Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, sigorta poliçesi, Diyarbakır CBS’nin …………. Soruşturma sayılı dosyası, bilirkişi raporu, ATK raporu, vs…
CEVAP : Davalı sigorta şirketi sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 29/11/2019 tarihli kazaya karıştığı belirtilen……….. plakalı aracın, …………… A.Ş. nezdinde ………….. numaralı ……….- 2020 vadeli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi (Trafik Poliçesi) ile sigortalı bulunmakta olup, kaza tarihi itibariyle teminat limiti araç başına 39.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun, sigortalısının sorumluluğu ve nihayetinde poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, sigortalının kaza yaptığını ve kusurlu olduğunu gösteren bir belge olmadığından Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi Genel şartları A.5 Maddesi g) (Ek: RG-2.8.2016-29789) Sorumluluk Riski: Sigortalının motorlu araç işletilmesinden doğan; kazaya sebep olan mücbir sebepler dâhil olaylar ile kazazede, hak sahibi ve diğer ilgili üçüncü kişilerin kusurları çerçevesinde belirlenen tazminat yükümlülüğünü maddesinde bir kusur tespiti olmadığı ve kusurla ilgili bir belge sunulmadığından genel şartlara istinaden değerlendirilmediğini, mevcut dosyada sigortalı sürücü firar olarak değerlendirildiğini, olay yerini terk ettiğini, araç sürücüsünün firar etmesi nedeniyle kusur kabulüne ilişkin ifade tutanağı/beyan talebi olmadan işlem yapılamadığını, zira eski tarihli dosyalarında e-devlet üzerinden çalıntı araç kontrolü yapılarak bu tip dosyaların ödemesi yapılabiliyorken, güncel durumda araç çalıntı kontrolü yapılamadığı için ifade tutanağı ya da beyan olmadan işlem yapılması mümkün olmadığını, çalıntı bir aracın söz konusu olması durumunda sigorta şirketi haksız yere ödeme yapmış olacağından herhangi bir tutanak sunulmadan başvuru yapılmasının eksik evrakla başvuru yapıldığının göstergesi olduğunu ve başvurunun usulden reddi gerektiğini, kabul manasında olmamak üzere öncelikle kusur oranlarının tespiti bakımından Adli Tıp Trafik İhtisas Kurumundan rapor alınması gerektiğini, aracın bilirkişi tarafından görülerek gerçekten hangi parçalarında işlem yapılıp yapılmadığı, değiştiği ifade edilen parçaların alış faturaları talep edilmesinin gerektiğini, mevzuata, gerçek zarar ilkesine ve kusur oranlarına göre hasar bedelinin tespitine karar verilmesini ettiklerini, ayrıca davacı vekilinin, KDV dahil hasar bedeli talep edilebilmesi için onarımların yapıldığını gösterir düzenlenmiş bir fatura sunulması gerektiğini, ancak mağdur aracın onarımını yapan tamirhane tarafından başvuru sahibine bir fatura kesilmediğini, fatura ibraz edilmeksizin KDV dahil tazminat tutarı talep edilmiş olup, başvuru sahibi tarafından uğranıldığı ispat edilemeyen KDV zararının da tazminat talebine dahil edilmiş olmasının haksız olduğunu, KDV dahil talep edilen fahiş hasar miktarının kabulü mümkün olmadığını, kaldı ki, davayı kabul anlamına gelememek üzere, davacıya ait ………… plakalı aracında meydana gelen değer kaybı talebi ile ilgili müvekkili sigorta şirketine başvurusu üzerine açılan hasar dosyasından yapılan değerlendirmede, değer kaybı talebine başvurusu öncesinde 165.000 km üzerinde olduğu tespit edildiğini, şöyle ki; Trafik Sigortası Genel Şartları Ek-1’de yer alan hesaplama yöntemi uyarınca 15.000 KM’nin üzerindeki araçlar için ayrı bir formül düzenlenmiş olup, bu formül uyarınca 165.000 KM’nin üzerindeki araçlar için değer kaybı hesaplaması yapılmadığını, davacıya ait aracın güncel kilometresi 203.586 km üzeri olduğundan, bahsi geçen araç değer kaybı hesaplamasına konu dahi olamayacak ve dolayısıyla mağdura ait araca ilişkin bir ödeme yapılamayacağını, aracın kilometre bilgisi hasar ekspertiz raporunda belirtildiğini, kaldı ki; yine işbu hususla ilgili olarak Sigorta Tahkim Komisyonunca 2017.E.3301 ve 19566 K. sayılı tahkim başvurusunda da aracın güncel kilometresine yönelik itirazlarının dikkate alındığını ve 11/05/2017 tarihinde Sayın Hakem tarafından başvuranın talebi reddedilerek dosyanın lehine sonuçlandırıldığını belirtmiş, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
Davalı ………… vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayın, davacı tarafın da izah ettiği üzere 29 11.2019 tarihinde meydana gelen ve müvekkili ………… adına kayıtlı olan ………….. plaka sayılı araç ile davacı tarafa ait olan ………….. plaka sayılı araca çarpması sonucu olan çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası olduğunu, davacı taraf ile çarpışan ve müvekkile ait olan………….. plaka sayılı aracın 29.11.2016 tarihinde sürücü …………. yönetiminde Diyarbakır şehir merkezinde bulunan 75 metrelik yol üzerinde bulunan ……….. CAFE adlı iş yerine müşteri olarak gidilip, söz konusu araç iş yeri önünde bulunan ve VALE olarak tabir edilen görevlilerce araç sürücüsünden park edilmek üzere alındığını, sürücü…………’nin bir süre cafede oturduktan sonra iş yerinden kalkıp hesabı ödediğini ve park edilen aracının anahtarını istediğinde, önce iş yeri sahipleri bir müddet araç sürücüsünü oyaladığını ancak şahıs aracını ısrarla isteyince bu kez de araç sürücüsüne” aracı görevli valelerden biri izinsiz alıp şehir içinde kaza yapmış” denilerek araç sürücüsü kaza yerine götürüldüğünü, araç sürücüsü kaza yerine gittiğinde davacıya ait olan araç ile kendisinin teslim ettiği aracın kaza yaptığını ve kendi aracını izinsiz alıp götüren valenin ise kaza yerini terk ederek kaçtığını öğrendiğini, olayın izah edildiği şekilde meydana geldiğini, konu ile ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunulduğunu, dosyanın soruşturma numarasının ……….. olduğunu, kaza sonucu müvekkiline ait çok büyük oranda hasar gördüğünü, aracın kaskolu olduğu halde sırf araç sürücüsünün aracı terk etmesi nedeniyle müvekkilinin kaskodan da yararlanamadığını, öte yandan kanser hastası olan ve kemoterapi için Diyarbakır’da bulunan müvekkilinin gördüğü tedavi sonucu vefat ettiğini, bu sebeple öncelikle usuli şartların yerine getirilmesi yönünden ölü kişiye dava açılamayacağından davanın müteveffa ………………. mirasçılarına karşı açılması gerektiğini, yine dava konusu olayın dava dışı olan ve müvekkiline ait aracı kullanan …………..’nin rızası dışında elinden çıktığı ve kazaya başka şahsın sebep olması nedeniyle sayın mahkemece aracın bırakıldığı iş yeri olan ‘…………….-RESTAURANT adlı iş yerine ve aracı izinsiz alıp kaza yapan iş yeri çalışanına İHBAR EDİLMESİ gerektiğini, kazaya sebebiyet veren iş yeri yetkilileri ve çalışanının bilgilerinin soruşturma dosyasında mevcut olduğunu, kazanın meydana gelmesinde müvekkili Hacı YAŞAN ve araç sürücüsü olan ……………’NİN hiç bir kusurunun olmayıp, ortada rızası dışında elinden çıkmış ve meydana gelmiş bir kaza söz konusu olduğunu, bu nedenle müvekkil …………… yönünden davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
29.11.2019 günü saat 23:00 sıralarında davacıya ait olan sürücü ………… sevk ve idaresindeki……….. plakalı araç ile ………… istikametine doğru ………….. Caddesi üzerinde seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde idaresindeki aracın ön kısımları ile, seyir istikametine göre sağ tarafındaki ………. Sokaktan kavşak müşterek alanına giriş yapan olay yerinden kaçan kimliği tespit edilememiş sürücü sevk ve idaresindeki ……………. plakalı aracın sol yan arka kısımlarına çarpması sonucu dava konusu kazanın meydana geldiği, davacı sürücü . …………. idaresindeki araç ile anayol üzerinde seyir halinde iken olay mahalli kavşağa geldiğinde kısa mesafeden seyir istikametine göre sağ tarafından kavşak müşterek alanına girerek seyir istikametini kapatan araca çarptığı olayda, olayın şekli ve mahal özellikleri dikkate alındığında atfı kabil kusuru bulunmadığı, kimliği tespit edilememiş sürücü idaresindeki araç ile seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, olay yeri kavşağa geldiğinde kavşak mahallinden geçiş yapmadan önce anayol üzerinde seyir halinde olan araçların seyir durumlarını, hız ve mesafelerini kontrol etmesi ve ilk geçiş hakkını kavşağa düz devam etmek suretiyle anayolu takiben yaklaşmakta olan davacı sürücü idaresindeki araca vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmediği, yeterli kontrolleri sağlamadan kavşaktan geçiş yapmaya çalışarak davacı sürücünün seyir yönünü kapatması sonucu meydana gelen olayda, asli ve %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,…………. plaka sayılı aracın 17/02/2017-17/02/2018 tarihleri arasında …. Sigorta A.Ş tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığı, sigorta poliçesi ile maddi araç başına 33.000,00 TL teminat limitinin bulunduğu, …………. plaka sayılı aracın davalı Hacı Yaşan adına kayıtlı olduğu, makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ile davacıya ait kaza tarihi itibariyle araçta meydana gelen hasarın 26.126,11TL, değer kaybının 7.000,00 TL olduğunun rapor edildiği, denetime elverişli ve bilimsel verilere uygun bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, davacı vekilinin bedel artırım dilekçesiyle, hasar onarım bedelini 26.126,11 TL, araç kiralama bedelini 3.500,00-TL, değer kaybını 7.000,00-TL olarak belirli hale getirmiş, araç kiralama bedelinden davalı sigorta şirketinin sorumlu olmadığı nazara alınarak aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜNE;
26.126,00 TL hasar bedeli maddi tazminatının davalı …………… mirasçılarından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ……………..A.Ş’den olay tarihi itibariyle geçerli ZMSS araç başına maddi zarar klozu limitiyle sınırlı olarak sigortanın temerrüt tarihi 02/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
7.000,00 TL araç değer kaybı maddi tazminatının davalı ………… mirasçılarından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı …………. A.Ş’den olay tarihi itibariyle geçerli ZMSS araç başına maddi zarar klozu limitiyle sınırlı olarak sigortanın temerrüt tarihi 30/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3.500,00 TL araç kiralama bedelinin davalı ……………. mirasçılarından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
Araç kiralama bedeline ilişkin davalı sigorta şirketine yönelik talebin REDDİNE,
2-) Davacının dava açarken toplamda 439,62 TL harç yatırdığı anlaşıldığından bu harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Yatırılması gereken toplamda 2.467,76 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-)Tebligat, posta ve bilirkişi gideri olarak harcanan toplamda 966,90 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T gereğince 5.493,90 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-) Davalı ………. A.Ş kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T göre belirlenen 3.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak Davalı …………….Sigorta A.Ş’ne ödenmesine,
7-)Dosyada mevcut gider avansının bakiye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8-)6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair; davacı vekili ve dahili davalılar vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.12.01.2022

Katip Hakim

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”