Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/242 E. 2022/2003 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; …2021 tarihinde tarihinde …. plaka sayılı araç sürücüsü, …. plaka sayılı müvekkil …’ın park halindeki aracına çarparak müvekkilin aracının maddi hasara uğramasına ve dolayısıyla aracında değer kaybının oluşmasına neden olmuş olduğunu, müvekkilinin aracına ait maddi hasarlar … plaka sayılı aracın … poliçe numaralı zorunlu trafik sigortası kapsamında giderilmiş olduğunu, ancak müvekkile ait araçta yapılan onarımların aracın değerini düşürmüş olup, bu nedenle de müvekkilinin zarara uğramış olduğunu, iş bu kazada …. plakalı araç sürücüsünün, araç değer kaybında %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş olduğu, müvekkilinin aracında oluşan araç değer kaybından, kazada kusuru bulunan … plaka sayılı araç adına, kaza tarihinde geçerli olan … nolu acente … poliçe nolu ZMM sigortasını düzenlemiş bulunan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, meydana gelen trafik kazasında müvekkiline ait olan…. plakalı sayılı araçta meydana gelen değer kaybının giderilmesi için davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış olduğunu, davalı şirket tarafından 1.211,25 TL ödeme yapılmış ise de bu ödemenin davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybını gidermek için yeterli olmadığını, arabuluculuk başvurusu yapıldığı ancak sigorta şirketi ile anlaşma sağlanamadığını, KTK m. 85 “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
” şeklinde düzenlenmiş olduğunu, …. plaka sayılı aracın ticari iş için işletilmekte olduğunu, araç sahibi davalı ….’in işleten sıfatıyla davacıya ait … plaka sayılı araçta meydana gelen değer kaybından diğer davalılar birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davacıya ait olan …. plakalı araçta kaza sonrası meydana gelen değer kaybı bedeli olarak (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) şimdilik 100 TL’nin olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı Sigorta Vekili Cevap Dilekçesinde özetle: Başvuran …2021 tarihinde meydana gelen kaza sonucu …. plakalı aracın hasara uğradığını iddia ederek, …. plakalı …2020-….2021 vadeli, …. numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine istinaden şimdilik 100,00-TL değer kaybı bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmekte olduğunu, ancak başvurunun sahibi tarafından araçta oluşan hasarın tespit edildiği iddiasının mevcut olduğunu, başvuru sahibinin dava dilekçesinden HMK madde 107 doğrultusunda belirsiz alacak davası niteliğinde istemde bulunduğunun anlaşıldığı, HMK’nın dava şartlarına ilişkin 114-1/h maddesi kapsamında konu davada belirsiz alacak davası açmakta “hukuki yarar yokluğu” nedeniyle davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, müvekkil şirket tarafından tespit edilen değer kaybı bedeli olan 1.211,25-TL davacı vekili Av…. hesabına …2021 tarihinde ödenmiş olduğunu, SBM sisteminde yapılan sorgulamada aracın …2014 ve ….2013 tarihli eski hasarı tespit edilmiş olup değer kaybı hesaplamasında bu hasarının da göz önüne alınması gerektiğini, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddini talep ettiğini, dava konusu olayda yukarıda sayılan teminat dışı hallerin bulunup bulunmadığının, delillerin toplanması ve yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde anlaşılabileceğini, somut olayda temerrüde düşmeden ödeme yapıldığından faiz ödenmesi talebinin yerinde olmadığını, davacının müracaatı üzerine alınan değer kaybı ekspertiz raporu ile tespit edilen miktarın süresi içinde ödenmiş olduğunu, bu nedenle davacının faize ilişkin taleplerinin reddini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağından başvurunun usulden reddini, değer kaybına ilişkin taleplerin eski hasarlar minvalinde karşılandığından fazlaya ilişkin taleplerin reddini, her halükârda uyuşmazlığa konu araçta meydana gelen değer kaybının Genel Şartlara göre hesaplanmasını,, avans faize ilişkin taleplerin reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin başvuran tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep ettiği, anlaşıldı.
DEĞERLENDİRME:
GEREKÇE:

DELİLLER:
1-Arabuluculuk Anlaşamama Tutanağı,
2-Poliçe ve hasar dosyası,
3… plaka sayılı aracın tescil bilgileri,
4… plaka sayılı aracın tramer kayıtları,
5-Makine mühendisinden alınan 14/03/2022 tarihli rapor,
6-…/2021 Tarihli kaza tespit tutanağı,
7-…/2021 tarihli eksper raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı bedeline ilişkindir.
Dosya kapsamından; …/2021 tarihinde sürücü davacı … ‘ın maliki olduğu park halindeki araca ile davalı şirket nezdinde sigortalı aracın çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, iş bu davanın 43 … plakalı araç maliki tarafından … plakalı aracın ZMMS’si aleyhine açıldığı, araç değer kaybı bedelinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Kaza sonrası maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlendiği anlaşılmış, kaza tespit tutanağında davacı adına kayıtlı araç park halinde iken, yola yayanın fırlaması sebebi ile başka bir araca vurmamak için direksiyonu kırıp davacıya ait araca vurduğunu belirtmiş oldukları ve her iki tarafça bu tutanağın imzalandığı anlaşılmıştır. Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde her ne kadar kusur raporu alınması gerektiğini belirtmiş ise de taraflarca tutulmuş olan kaza tespit tutanağının aksini ispata yarar bir delil ortaya koymadığı gibi kaza tespit tutanağında olayın oluş şekline dair de bir itiraz ileri sürmemiştir. Dolayısı ile de olayın oluş şekli yönünden kaza tespit tutanağında belirtilen şekilde gerçekleştiği kabul edilmiştir. Bu kaza oluş şekline göre de KTK md.85/3 maddesine göre: “işletilme halinde olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir.” şeklinde belirtilmiş olduğu dolayısı ile de davalı nezdinde sigortalı aracın, park halindeki davacıya ait araca vurmak suretiyle tam kusurlu olduğu; davacının aracının park yasağı olan bir alanda durduğuna dair bir savunmanın bulunmadığı, kaza tespit tutanağında bu hususa ilişkin bir yansımanın da olmadığı anlaşılmakla kaza nedeniyle kusursuz olduğuna kanaat edilmiştir.
Davacıya ait aracın … plaka sayılı, .. renginde, …. hb 1.6 i 16 .. easytronic tipinde .. marka,…. model olduğu anlaşılmıştır. Makine mühendisinden alınan …./2022 tarihli rapor incelendiğinde ise; ….2021 tarihinde yapmış olduğu maddi hasarlı trafik kazası sonucunda araçta oluşan hasarın onarımı için …2021 tarihli eksper raporunda; sol ön kapı, sol arka kapı, cam mekanizması, mekanik aksamlar, kapı bandı ve nikelaj parçalarının değiştiği, sağ ön çamurluk, sağ ön kapı, sağ arka kapı, sol arka çamurluk, arka dingil, arka tampon, jantlar, sağ ve sol marşbiyel sacı parçalarında onarım işlemi yapıldığı, dava konusu aracın hasarı, kilometresi, boyanan aksamları, yapılan kaporta onarım işlemleri, …2021 tarihli resmi gazetede ilan edilen ek:1 madde:2 de değer kaybı hesabı ve Yargıtay’ın emsal uygulamaları kapsamında hasarlanan aracın ihtilafa konu trafik kazası sonucu hasarlanıp onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farkı reel değer kaybı olarak kabul edilmiş olup, araç mevcut kaza sonrası tarafımdan araç üzerinde ve dava dosyasında bulunan belgeler (eksper raporları, tutanaklar, resimler ve sair evraklar) doğrultusunda; yapılan araştırmalar dikkate alınarak aracın hasarsız hali ile aracın hasarı onarıldıktan sonra 11.000,00 TL (on bir bin Türk Lirası) kanaatine varılıp değer kaybı oluşacağı belirtilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin formülüne göre aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının hesaplanması ve de kazada oluşan hasar ile onarılan parçaların uyum gösterip göstermediği belirlendikten sonra işçilik ve parça bedelinin ayrıntılı olarak açıklanması gerekmektedir. Alınan bilirkişi raporunun da Yargıtay kararlarında benimsenen formülasyona uygun olarak hesaplanıldığı anlaşıldığından mahkememizce alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Davacının …/2022 tarihli dilekçesinde ıslah dilekçesini sunması ve dosya kapsamında makine mühendisinden alınan rapora göre 11.000,00 TL değer kaybı olarak tespit edilmesi, sigorta poliçesi teminat kapsamı ve davacı vekilinin talebine binaen sigorta şirketince dava açılmadan önce değer kaybı bedeli olarak taraflarına 1.211,25 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Neticeten davalı nezdinde sigortalı aracın kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğu değerlendirilmekle, makine mühendisinden alınan raporunun değer kaybına ilişkin tespitinin de içtihatlara ve hukuka uygun olduğu görülmekle davacının talebi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Sigorta şirketi bakımından, eldeki davada davalının dava tarihinden önce ödemede bulunduğu hususu davacının da kabulünde olmakla ve talebe uygun olarak faiz başlangıç tarihi olarak dava tarihi belirlenmiş; davalı asiller yönünden ise kaza tarihi itibari ile alacağın muaccel olacağı ve bu tarih itibariyle faize hükmedilmesi gerektiğine kanaat edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının trafik kazasından dolayı uğramış olduğu aracındaki değer kaybından dolayı oluşan maddi tazminat olarak tahsilde tekerrüre esas olmamak kaydıyla 9.788,75 TL’nin davalı sigorta açısından sigortaya dava tarihi …./2021 tarihinden itibaren, diğer davalı asiller açısından kaza tarihi olan …/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Alınması gerekli 668,66 TL harçtan dava açılırken yatırılan peşin harcç 59,30 TL’ ve 167,16 ıslah harcının mahsubu ile bakiye 442,20 TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30TL peşin harç, 167,16 ıslah harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 600 TL bilirkişi ücreti, 323,30 TL posta yazışma gideri ve dosya masrafı olmak üzere toplam 1.217,56-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m. 13 hükmü gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı şirket tarafından yapılan 8,50TL vekalet harcı masrafının üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider/delil avansının artan kısmın, karar kesinleştikten sonra HMK m. 333 ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m. 207 hükümleri uyarınca re’sen yatırana iadesine,
7-6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalı şirketten alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair Davacı vekili ve davalı asil ….’in yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda karara karşı, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim