Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/2269 E. 2023/247 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen …. plaka sayılı aracın … tarihinde saat 12:20 sularında dava dışı ….’ın sevk ve idaresinde iken …. Araştırma Hastanesi istikameti Sosyal Konutlar … sokağı … Sitesi önünde iken sola dönüş kuralını ihlal etmesi sonucu müvekkilin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması nedeniyle yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağında, kazanın oluşunda ……….. plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 53/1-b maddesinde bulunan sola dönüş kuralını ihlal ettiği için kusurlu olduğu, kendi şeridinde seyreden motosiklet sürücüsü müvekkilin ise aynı Kanunun 52/1-b maddesinde düzenlenen aracın hızını, yük ve teknik özelliğini, görüş, yol, hava ve trafiğin gerektirdiği şartlara uymamak kuralını ihlal ettiğinin belirtildiğini, düzenlenen tutanağın kusur oranını tam yansıtmadığını, olaya ilişkin kamera kayıtları ve sair delillerin bilirkişilerce incelenip kusur oranının yeniden belirlenmesi gerektiğini, kaza sonrası müvekkilinin Splenektomi, total ameliyatları geçirdiğini, ameliyatlar sonucu müvekkilinin dalak organının alınması nedeniyle bedensil zarar meydana geldiğini, bununla birlikte vücudunun birçok yerinde çizik, ezik ve ödem oluştuğunu, kaza geçirmeden önceki dönemde parke döşeme işinde yaklaşık 3 yıldır süregelecek şekilde kendi ad ve hesabına çalışmakta olduğunu ve aylık gelirinin …. TL ile …. TL arasında olduğunu, kaza tarihinden itibaren mesleğini icra edemediğini, bu hususun tanık beyanları ile ispatlanacağını, kaza sonrası bakıcı ihtiyacının bulunduğunu, müvekkilinin kaza sonrası ….. l Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve….. Hastanesinde uzun bir müddet tedavi gördüğünü, bu tedavilerle hayatı boyunca kullanması gereken ilaçlara mahkum kaldığını, bu nedenle hastane masrafları ile ilaç masraflarının karşılanması gerektiğini, sigorta şirketine yapılan başvurudan ve arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bedensel zarar nedeniyle 4.000 TL maddi tazminat ile 1.000 TL bakıcı giderinin davalıdan tahsilini istemiş, …. tarihli dilekçe ile sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden talep sonucunu …..TL’na, bakıcı gideri yönünden talep sonucunu ise ….. TL’na yükselterek talep edilen miktarların tamamına kaza tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davayı kabul anlamına gelmemekle kaydıyla, müvekkil şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için davacının Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınmasını gerektiğini, davaya konu edilen kazadan dolayı açılmış olan soruşturma ve varsa kovuşturma dosyası varsa celbini talep ettiklerini, geçici iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri, hastane masrafları ve tedavi gideri taleplerine her halükarda itiraz ettiklerini, …. tarihinde yürürlüğe giren genel şartlar gereği geçici iş göremezlik zararı, bakıcı, ulaşım ve tedavi giderleri, sağlık giderleri teminatına alınmıştır. ayrıca sağlık giderleri teminatı sosyal güvenlik kurumunun sorumluluğunda olduğu ve sigorta şirketlerinin sorumluluğu bulunmadığının açıkça belirtildiğini, davacı geçici iş göremezlik tazminatı, hastane masrafı, tedavi gideri ve bakıcı gideri talep etmişse de … tarihinde yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartları’nda bu husus açıkça düzenlenmiştir. bakıcı gideri talepleri de sürekli sakatlık teminatına dahil olduğunu beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller incelenmiş, sigorta poliçesi ile hasar dosyası, başvuruya dair evraklar ile davacının tedavisine ilişkin evraklar celp edilerek dosya arasına kazandırılmış, davaya konu kaza nedeniyle davacıya peşin sermaye değerli rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan ve emsal ücret Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odasından sorulmuş, davacının sürekli maluliyet durumunun tespitine yönelik Dicle Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından, kusur durumunun tespiti yönünden Ankara ATK’dan, tazminat hesabına yönelik ise aktüer bilirkişiden bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava, davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlenen aracın sürücüsünün kusuruna dayalı meydana gelen çift taraflı trafik kazası nedeniyle davacının yaralanmasına bağlı sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkindir.
…. plaka sayılı aracın …..-….. tarihleri arasında geçerli olmak üzere davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinin düzenlendiği, poliçede sakatlanma ve ölüm halinde kişi başı maddi tazminat üst limitinin …. TL olarak belirlendiği, kaza tespit tutanağına göre …… tarihinde davaya konu kazanın meydana geldiği, dava açılmadan önce davacı tarafından davalı sigorta şirketine ….. tarihinde başvuru yapıldığı, davalı sigorta şirketince …. tarihinde ödeme yapılmayacağının bildirildiği, yine dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk sürecinin görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığı, kaza nedeniyle davacının yaralanmasına bağlı olarak SGK tarafından peşin sermaye değerli rücuya tabi her hangi bir ödeme yapılmadığı dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya konu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketince sigortalanan araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığı, kaza nedeniyle davacının yaralanmasına bağlı sürekli iş göremezlik durumunun oluşup oluşmadığı, bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığı ve bulunuyor ise süresi, buradan varılacak sonuca göre davacının tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecekse tazminatın miktarı ile faizin türü ve başlangıç tarihine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Anılan yasal düzenlemeler gereğince davalı sigorta şirketi, düzenlenen sigorta poliçesi ile sigortalı aracın sürücüsünün kusuru nedeniyle meydana gelen trafik kazalarında üçüncü kişilere verilen zararı, zararın türüne göre poliçede belirtilen teminat üst limiti ile üstlenmiştir.
Dosya içerisinde yer alan kaza tespit tutanağı ile kusura ilişkin Ankara ATK’dan alınan bilirkişi raporundan, ….. günü saat 12.10 sıralarında davalı sigortalı araç sürücüsü ….’ın sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı otomobil ile …. Sokağı takiben …. Bulvarı istikametinden .. Konutları istikametine doğru seyir halinde iken olay mahalli Azal Modern Sitesi önüne geldiğinde sola dönüş manevrası ile siteye giriş yapmak istediği sırada aracının sağ ön yan kısmı ile; karşı yönden düz seyirle gelen davacı sürücü ….. sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı motosikletin….. plakalı araca çarpmamak adına motosikletini yan çevirmesi neticesi motosikletin yan tarafının çarpışması sonucu dava konusu trafik kazası meydana geldiği anlaşılmaktadır.
Kaza tespit tutanağında kazanın oluşumunda davalı sigortalı …. plakalı araç sürücüsünün 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 53/1-b maddesinde bulunan sola dönüş kuralını ihlal ettiği için kusurlu olduğu, kendi şeridinde seyreden motosiklet sürücüsü davacının ise aynı Kanunun 52/1-b maddesinde düzenlenen aracın hızını, yük ve teknik özelliğini, görüş, yol, hava ve trafiğin gerektirdiği şartlara uymamak kuralını ihlal ettiği belirtilmiş, her iki tarafında kural ihlali yaptığı belirtilmekle birlikte asli veya tali kusur ayrımı yapılamıştır. Yargılama aşamasında Ankara ATK’dan alınan bilirkişi raporunda ise, davalı sigortalı araç sürücüsü ….t’ın sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahalde gündüz vakti seyir halinde iken yola gereken dikkatini verip seyrini temkinli bir şekilde sürdürmediği, olay mahalli siteye giriş yapmak üzere sola dönüş manevrası yapmadan önce; iki yönlü yolun karşı yönünden gelen araçlara dair gerekli ve yeterli kontrolleri yapmadığı, karşı yönden gelen davacı sürücü idaresindeki motosiklete rağmen sola dönüş manevrasını sürdürdüğü, mevcut kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği olayda %85 oranında kusurlu olduğu, davacı …..’in ise, sevk ve idaresindeki motosiklet ile seyir halinde iken seyrini her an tedbir alabilecek vaziyette sürdürmediği, hızınında etkisi ile duramayarak diğer sürücü idaresindeki otomobille çarpıştığı olayda %15 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle mahkememizce de benimsenmiş ve kazanın meydana gelmesinde davalı sigortalı araç sürücüsünün %85 oranında, davacının ise % 15 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Kaza nedeniyle davacının sürekli maluliyet durumunun ve bakıcı ihtiyacı bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla Dicle Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından … tarih ve 30692 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre değerlendirilme yapılarak düzenlenen bilirkişi raporunda; kişinin engel oranının %10 ve sürekli olduğu,10 gün bakıcı ihtiyacı bulunduğu, iyileşme sürecinin 1,5 aya kadar uzayabileceği, bu süreçte %100 malül sayılması gerektiği, mütalaa edilmiştir. Rapor içeriğinden, mahkememizce, davacıda meydana gelen sürekli maluliyet oranı ile davaya konu kaza arasında nedensellik bağının bulunduğu kabul edilmiştir.
Tazminat hesabı yönünden aktüer bilirkişiden rapor alınmıştır. …. yaşam tablosu ve progresif rant tekniği esas alınarak, %10 maluliyet ile %85 kusur oranı üzerinden ve güncel asgari ücret üzerinden hesaplama yapılarak düzenlenen bilirkişi raporunda; sürekli iş göremezlik tazminatı …. TL, bakıcı gideri ise …. TL olarak hesaplanmıştır.
Maluliyet ve tazminat hesabı yönünden alınan bilirkişi raporlarında belirtilen miktar ve oranların yöntemince tespit edilmiş ve hesaplanmış olması karşısında denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kabul edilmiş ve mahkememizce de benimsenmiştir.
Davalı sigorta şirketi sigortalısının veya eyleminden sorumlu olduğu kişilerin kusuru oranında ve poliçede yazılı teminat miktarı kadar tazminat ödemekle yükümlü olup, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %85 oranında kusurlu olmasına göre, bu kusur oranı üzerinden davacı yönünden tespit edilen sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderinin ödenmesinden sorumlu olup, bu yöne ilişkin bilirkişi raporunda yapılan hesaplama doğrultusunda davacı vekili tarafından değer arttırım dilekçesi ile talep edilen miktarlar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiş, davanın belirsiz alacak davası olduğu gözetildiğinde, bedel arttırım dilekçesi ile arttırılan talep sonucuna yönelik davalı tarafça ileri sürülen zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiş, davacı tarafça …. tarihinde davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı ve sigorta şirketince 2918 sayılı KTK.’nın 97.maddesinde düzenlenen 8 iş gününün son gününe isabet eden 22.09.2021 tarihinde ödeme yapılmayacağının belirtildiği ve temerrüdün 23.09.2021 tarihinde gerçekleştiği, davalı sigortalı aracında hususi otomobil olduğu gözetildiğinde kabul edilen alacağın tamamına davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, …. TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile ….. TL bakıcı gideri olmak üzere toplamda … TL’nın davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan …. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken …. TL peşin harçtan, başlangıçta yatırılan 59,30 TL peşin harç ile ıslah harcı olarak yatırılan …. TL’nın mahsubu ile bakiye …. TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan … TL ıslah harcı, 59,30 TL başvuru harcı ile 59,30 TL peşin harç olmak üzere … TL’nın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından .. TL tebligat ve posta masrafı, … TL bilirkişi masrafı ve … TL ATK gideri olarak sarf edilen toplamda … TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 60.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk aşaması görüşme sonucunda anlaşamama ile sonuçlandığından 6325 Sayılı HUAK’nun 18/A-13 maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
7-Davacı yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı

Katip Hakim