Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/206 E. 2021/17 K. 20.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 01/06/2021
KARAR TARİHİ: 20/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 5363 sayılı kanunla, tarım sektörünü tehdit eden risklerin belirli bir bölümünü teminat altında alan, sigorta primlerinin bir kısmı devlet tarafından karşılanan, sigortacılık uygulamalarını yeknesak hale getirmeyi, teminat kapsamını genişletmek ve çeşitlendirmeyi, tazminat ödemelerinin en kısa sürede yapılmasını, tarım sigortalarının ülke genelinde yaygınlaşmasını hedefleyen, kar amacı gütmeyen bir sistem kurulmuş olduğunu, TARSİM olarak adlandırılan bu sistemin Tarım Sigortaları Havuzu tarafından yönetilmekte olduğunu, Müvekkil kurumun toplam 24 sigorta şirketinden oluşan 5363 sayılı Tarım Sigortaları Kanunu kapsamında kurulmuş ve konusu Devlet Destekli Tarım Sigortaları olan … Sigortaları Havuzu’nun işleticisi olduğunu, Müvekkil kurum tarafından: .. İli, .. İlçesi, Merkez/… Köyü, … parseldeki buğday ürününü … numaralı Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınmış olduğunu, 13.06.2019 tarihinde, davalının bakım, onarım ve güvenliğinden sorumlu olduğu elektrik hattından çıkan yangında, yukarıda yazılı poliçelerle sigortalı olan buğdaylar yanarak hasar görmüş olduğunu, Sigortalılar tarafından yapılan hasar ihbarı neticesinde hasar ekspertiz incelemesi yapılmış ve tespit edilen hasar oranı üzerinden hesaplanan 35.374,00-TL hasar tazminatı dava dışı sigortalıya ödenmiş olduğunu, Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. Maddesi, sigortacıya, ödediği tazminatı, haksız fiil ile zarara sebebiyet verenlerden ve bu zarardan sorumlu olanlardan halef olarak talep etme hakkı tanımakta olduğunu, dava konusu hasara davalı … ‘ın sebebiyet verdiğinden, dava dışı sigortalılara ödenen hasar tazminatının davalıdan rücuen talep ve dava etmişlerdir.
KABUL VE GEREKÇE :
Dava, sigorta sözleşmesine dayalı ürün hasarı sebebiyle sigortalıya ödenen tazminatın rücuen tahsili talebine ilişkindir.
HMK’ nun 2. maddesi dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesini görevli kılmıştır.
Somut olayda, davacının talebi davalıya ait elektrik hattından çıkan yangın sonucu sigortalı buğdayın zarar görmesiyle devlet destekli bitkisel ürün sigortası sözleşmesine dayalı olarak sigortalısına yaptığı ödemeden kaynaklanmaktadır. 22.03.1944 tarihli 37 E. 9 K. sayılı YİBK’da da belirtildiği üzere bu davanın sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi değerlendirilerek görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. (benzer mahiyette Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 11.09.2018 tarih ve 2018/3540 E.-2018/5175 K. sayılı ilamı)
Davacı sigorta şirketi halefiyet hakkına dayalı olarak bu davayı açtığına göre, halefi olduğu sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin mahiyetine bakılarak görevli mahkeme tespit edilecektir. Davacının sigortalısı ile davalı arasında TTK’da düzenlenen sigorta ilişkisi mevcut değildir. Bu durumda, temel ilişkide haksız fiil hükümlerine dayanan davanın, 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde sayılan, diğer anlatımla bu maddede TBK’na atıf yapan sözleşmelere ilişkin olmadığından eldeki davanın mutlak ticari dava olarak kabul edilmeyeceği, yine davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinin de olmadığı saptanmakla, HMK 2 md. gereğince görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu saptanmıştır.
HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının, HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2021

Katip Hakim
☪e-imzalıdır ☪e-imzalıdır