Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/2058 E. 2022/2381 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/12/2021
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili Mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin talep, hak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili kurum tarafından dava dışı işçiye işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti olarak ödenen brüt 29.705,73 TL’nin (Boşta geçen süre ücretinden SGK şahıs payı düşüldükten sonra brüt rakam belirlenmiştir. Net ödenen …) ödeme tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizleriyle birlikte ödenmesi ve yine işe iade kararından hüküm altına alınan mahkeme vekalet ücretinin icrası kapsamında Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasına ödenen 4.731,40 TL’nin ödeme tarihi olan …. tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizleriyle birlikte davalıdan alınarak müvekkil kuruma ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı …. Limited Şirketi vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın; davacı tarafından, dava dışı işçi ….’ a ödenen boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatının müvekkili şirketten tahsili talebi ile ikame edildiğini, ancak davanın tamamen mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialara dayanmakta olup, haksız davaya karşı cevaplarını sunmak zarureti hasıl olduğunu, haksız ve yersiz açılan davanın reddine, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak kabul edilmesine, dava dışı işçinin iş akdi davacının emir ve talimatları sonucu feshedildiğinden ihbar tazminatı ödemesinden müvekkil şirketin bir sorumluluğu olmadığının kabulü ile ihbar tazminatı ödemesi talebinin reddine, talep edilen alacaklardan müvekkil şirketin sorumlu olduğu kanaatine varılacak olsa dahi müvekkil şirket ile davacının alacaklardan 1/2 oranında sorumlu olduğuna, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, arabuluculuk tutanağı, ödemeye ilişkin belgeler, sözleşmeler, TİS, davalı şirket kayıtları, SGK kayıtları, bilirkişi raporu, vs..
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava; davacının 4734 ve 4735 sayılı yasa hükümlerine göre davalı ile arasında imzaladığı sözleşmeden kaynaklı olarak dava dışı işçinin işe iade talebiyle ikame ettiği davada, dava dışı işçi lehine hükmedilen boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücretinin dosyamız davacısından tahsili neticesinde yapılan ödemenin davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasında Özel Güvenlik Hizmeti Alımına ait Sözleşme”nin imzalandığı, dava dışı işçinin en son davalı işyerinde çalıştığı,
Taraflar arasında yapılan Özel Güvenlik Hizmeti Alımına ait Sözleşme’nin, Yüklenicinin Personele ilişkin Sorumlulukları başlıklı 22. maddesinde;
” Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin Altıncı Bölümünde belirlenmiş olup, Yüklenici bunları aynen uygulamakla yükümlüdür.” hükmünün yer aldığı görülmüştür.
Davalının dava dışı işçinin iş akdine son verdiği, anılan işçinin işe iade davası açtığı, anılan davada dosyamız davacısı ve davalısının davalı konumunda olduğu, Diyarbakır İş Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında feshin geçersizliğine, işçinin işe iadesine karar verildiği, anılan kararın kesinleştiği, anılan davada dava dışı işçi lehine hükmedilen boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tümünün dosyamız davacısından tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir.
Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
Taraflar arasındaki sözleşmede aksi düzenlenmemiş ise işçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması nedeniyle davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.
Buna göre dosya kapsamında bulunan SGK kayıtları ve hizmet sözleşmeleri uyarınca dava dışı işçinin davalı şirket nezdinde çalışırken iş akdinin sonlandırıldığı ve yukarıda yer verilen ilkeler uyarınca iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşen ve dava dışı işçiye ödenen işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre tazminatı kalemlerinden oluşan miktardan son işveren olarak davalının sorumlu olduğu anlaşılmaktadır.
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, öte yandan, davacı ve davalılar tacir olup dava konusu alacak tarafların ticari işletmesi ile ilgili olduğundan dava konusu alacak için ticari (avans) faizine hükmedilmiş; dava dışı işçi işe iade talepli olarak iş mahkemesinde açmış olduğu davada davalının da taraf olduğu nazara alındığında davalı şirketin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekmediği, bu sebeple hükmedilen tazminat için ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretine istinaden 29.705,73 TL’nin ödeme tarihi olan …. tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dava dışı işçiye işe iade davasında hüküm altına alınan vekalet ücretine istinaden ödenen 4.731,40 TL’nin ödeme tarihi olan ….. tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Posta, tebligat ve bilirkişi gideri 684,00 TL, başvuru harcı 59,30 TL, peşin harç 588,11 TL olmak üzere toplamda 1331,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davanın kabulü gereği alınması gereken toplamda 1.764,29 TL harcın (peşin harç düşülmüştür) davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Arabuluculuk gideri olarak sarf edilen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
6-Dosyada mevcut gider avansının bakiye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim