Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1977 E. 2023/936 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ : 07/11/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile muhatap arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili şirketin muhataptan fatura ve cari hesaba dayanan ….. TL’lik alacağı olduğunu, müvekkili şirketin tüm iyi niyetli girişimlerine rağmen fatura ve cari hesap alacağı muhatap tarafından ödenmediğini ve bunun üzerine müvekkili şirket tarafından alacağa ilişkin olarak icra takibi başlatıldığını ve muhataba ödeme emri gönderildiğini, ancak muhatap başlatılmış olan icra takibine haksız yere itiraz ederek takibin durdurulmasına neden olduğunu ve vekileden şirketin hak ve alacaklarını tahsil etmesine engel olduğundan bahisle davanın kabulü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla icra dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptali ile icra takibinin devamına, talep edilen miktar yönünden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili şirket ile herhangi bir ticari ilişkisi bulunmadığını, dolaysıyla davacının müvekkili şirketten alacaklı olmasını gerektirecek herhangi bir durum da söz konusu olmadığını, davacının; kendilerince cari hesap gereği müvekkil şirkete fatura kesildiğine ve faturaların müvekkili şirketçe işlenmiş olduğuna dair beyanları da gerçek dışı olduğunu, tüm bu sebeplerden dolayı davacı yanın müvekkili şirketten alacaklı olduğuna dair tüm ileri sürmüş olduğu tüm iddia ile beyanları gerçek dışı olduğunu bu yüzden işbu davanın reddi, davacının açmış olduğu davada haksız ve kötü niyetli olduğundan itirazın iptali davasının reddi ile % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
DELİLLER:
1-Diyarbakır İcra Dairesinin …..Esas sayılı dosyası,
2- İcra takibine dayanak oluşturan …..tarihli faturalar,
3-Diyarbakır Arabuluculuk Bürosunun …..dosya numaralı arabuluculuk son tutağı,
4-Davacı şirketin ve davalı şirketin ticari defter kayıtları,
5-Davacı şirket ile davalı şirketin BA-BS formları,
6-…..tarihinde SMM bilirkişisinden tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde alınan rapor.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafından Diyarbakır İcra Dairesinin …..Esas Sayılı dosyası ile …..tarihli …..USD lik fatura ile tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalı/borçluya ödeme emrinin …..tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz ettiği, itiraz evrakının davacı/alacaklıya tebliğ edilmediği, böylelikle eldeki itirazın iptali davasının davacı tarafından 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf, faturalara konu ürüleri davalıya teslim ettiği halde borcun ödenmediğini iddia etmiş, davalı taraf ise, davacı ile bir ticari ilişisinin olmadığını savunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık noktasının tarafların arasında satış sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, davalının takibe dayanak faturayı ödeyip ödemediğinin tespiti ile icra takibine dayanak oluşturan faturalara dayanarak takip başlatmakta haklı olup olmadığı yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadır. İbrazı istenen belgenin ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı tarafta bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin varolduğu resmi bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olduğu taktirde mahkemece bu belgenin ibrazı için HMK 220/2 maddesi gereği kesin süre verilir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf verilen süre içerisinde ibraz etmez ve aynı süre içerisinde gerekçesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez yada belgenin elinde bulunduğunu inkar eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse mahkemece belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanına itibar edilebilir. (HMK 220/3)
Yukarıdaki açıklamalara göre ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeyle ilgili olduğu davalara ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerden olmakla birlikte ancak HMK 222. maddesindeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi ticari defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Zira tarafın ticari defterleri kanunda açıklandığı üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu taktirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı taktirde kendi defterlerinin davacı defterleriyle uyumlu olup olmadığının incelenmesinin engel olacağından sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır.
Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen defterlerini ibraz etmediği taktirde HMK 220/3 madde gereğince sunmaktan kaçındığı ticari defterlerindeki kayıtların karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğu kabul edilebilir. Aksinin kabulü durumunda karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkmaktadır ki, bu hususta HMK’daki açık düzenlemelere aykırı olacaktır.
Mahkememizce davalının borca itirazı nazara alınarak tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, kurulan ara karara rağmen davalı ticari defterlerini sunmamış, davacının ticari defterleri incelenerek …..tarihli SMM bilirkişisinden alınan raporda davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı, takibe konu faturanın davacı tarafın ticari defterinde kayıtlı olduğu mütalaa edilmiştir. …..USD tutarındaki faturanın defterde kayıtlı olduğu, davalının banka kanalı ile …..USD ödemenin olduğu buna göre de toplam …..USD dolar alacaklı olduğu beliritilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalı arasında akdi ilişkiden kaynaklı fatura alacağına dayalı takip başlattığı, tarafların delil niteliğine haiz defterlerine göre taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu ve davacının ticari ilişki kapsamında davalıdan …..USD alacaklı olduğunun belirlendiği, ticari defterler ile akdi ilişkinin ispatlanabileceği, tarafların delil niteliğe haiz yasal defterlerine göre alacak miktarını ispat ettiğinden davacının talep ettiği …..USD asıl alacak miktarı üzerinden davalının itirazının iptaline karar verilmiştir.
Takibe konu alacağın faturaya dayalı olması nedeniyle likid ve muayyen olduğunun anlaşılmasına göre, kabul edilen asıl alacak üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalının Diyarbakır İcra Dairesinin …..esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile takibin …..USD asıl alacak üzerinden ve takip talebinde belirtilen şartlarla DEVAMINA,
2-Asıl alacağın dava tarihindeki TL karşılığının % 20’si oranında hesaplanan …..icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınmasına gereken …..TL harçtan, peşin alınan …..TL lik kısmın mahsubu ile bakiye …..TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafın ödediği …..TL başvurma harcı, …..TL peşin harç ve …..TL vekalet harcı, bilirkişi ücreti, posta ve tebligat gideri toplamı …..TL olmak üzere toplam …..TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen …..TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki taraf için iki saatlik ücret tutarı karşılığı olan …..-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7- HMK.’nın 333. maddesi ve HMKY’nin 47. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının yazı işleri müdürü tarafından ilgilisi hesap numarası bildirilmiş ise hesabına aktarılmasına, aksi halde masrafın gider avansından karşılanmak suretiyle PTT vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilerek iadesinin sağlanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, miktar itibari ile istinaf sınırının altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.

Katip Hakim