Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1950 E. 2022/2094 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 30/11/2021

Mahkememizin birleşen 2021/2042 Esas sayılı dosyasında

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 13/12/2021

KARAR TARİHİ : 14/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin …. ilçesinde … Fabrikası olarak faaliyet gösterdiğini, davalı şirket tarafından, Tesisat No:…, Abone grubu ticarethane olan sayacın bağlı bulunduğu Müvekkiline ait ….San.Tic.Ltd.Şti iş yerinde müvekkil şirketi tarafından tüketilmeyen elektrik enerjisinin tüketildiği gerekçesi ile reaktif bedeli adı altında ve müvekkili şirketin kapalı olduğu zaman diliminde müvekkili şirketin kullanmasının imkansız olduğu elektrik enerjisi gösterilerek …..2021 tarih …. no 270.943,60 TL bedelinde haksız ve hukuka aykırı olarak fatura düzenlendiğini, müvekkili şirketin faturalarda belirtildiği gibi kapalı olduğu dönemde bu denli elektrik enerjisi tüketmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı Şirket tarafından tahakkuk edilen bu bedellerin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup EPDK Yönetmeliğine aykırı tahakkuk eden toplam 270.943,60 TL’lik faturanın iptalinin gerektiğini, telafisi güç zararların doğmaması ve müvekkilinin ticari faaliyetlerine devam edebilmesi hususu göz önünde bulundurularak tensiple birlikte teminatsız veya uygun görülecek teminat karşılığında dava sonuna kadar “elektrik enerjisinin kesilmemesine, kesilmiş ise yeniden açılmasına ve dava konusu tahakkuk ettirilen faturalardan kaynaklı borca ilişkin icra takibi başlatılmaması başlatılmış ise dava sonuna kadar takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesi” devamında davanın kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; Asıl dava dilekçesindeki iddiaları tekrarla ….2021 tarih …… no 364.791,20 TL bedelinde haksız ve hukuka aykırı olarak fatura düzenlendiğini beyanla davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili hem asıl dava hem de birleşen davaya verdiği cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taleplerin her halükarda zamanaşımına uğradığını, Türk Ticaret Kanununun 21/2 maddesinin “bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmü gereği davacının davaya konu faturalara süresi içerisinde itiraz etmediğinden davanın reddi gerektiği, neticeten davanın öncelikle usulden, aksi takdirde esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Asıl dava ve birleşen dava, kaçak elektrik tüketimi iddiasından kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin bila tarihli dilekçeleri ile asıl davadan ve birleşen davadan ayrı ayrı feragat ettiğini bildirmiş, dosya içerisinde yer alan vekaletnamede feragate ilişkin yetki bulunduğu görülmüştür.
Feragat davaya son veren bir taraf işlemi olup, HMK’nın 307 ilâ 312. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
HMK’nın 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen vaya tamamen vazgeçmesi olarak tarif edilmiş, HMK.nun 311.maddesinde ise “feragat ve kabul kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu nedenlerle; açılan asıl davanın ve birleşen davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl Davanın ve Birleşen Davanın feragat nedeniyle ayrı ayrı REDDİNE,
2-Feragat ilk celseden sonra vuku bulduğundan, asıl davada ve birleşen davada alınan peşin harçlar toplamından alınması gereken kısmın mahsubu ile bakiye 233,96 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının davacıya iadesine,
4-Asıl davada ve birleşen davada yatırılan teminatların HMK 392 maddesi uyarınca davacıya, tedbir kararının kaldırılmasından itibaren 1 ay sonra şartları oluşması halinde iadesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafın yaptığı 34,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Asıl davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Birleşen davada davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip Hakim