Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1874 E. 2022/565 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 23/11/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;…………. Ltd. Şti’ nin sahibi ve yetkili temsilcisi ………..’ın 11.12.2019 tarihinde vefatı sonucu malvarlığında bulunan şirketin yasal mirasçılarına kaldığını, ölümünden önce de faal olmayan bu şirketin, mirasçılarına kaldıktan sonra da resmi olarak var olmasına rağmen mirasçıları tarafından da işletilmemiş ve ticari bir faaliyet göstermemiş olduğunu, bu nedenle şirketin merkezi/işyerinde bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgelerde bu adreste muhafaza edildiğini, İkametgahlarında/İşyerlerinde bulunan……….. Ltd. Şti adına kayıtlı olan defterlerden ortaklar pay defteri ve müdürler kurulu karar defteri ile genel kurul müzakere defteri’ nin zayi olduğunun 12.11.2021 tarihinde farkına vardıklarını, bu tarihte ilgili …………Polis Merkez Amirliğine başvurularını yaptıklarını ve evden hırsızlık olayı ile ilgili şirketin hissedarlarından ………….’ın şikayetçi sıfatı ile ifade verdiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin, yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet ve hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içerisinde zıyaa uğraması halinde mahkemeden kendilerine zayi belgesi verilmesini isteyebileceği öngörüldüğünü, TTK’nın 82/7 maddesine göre, “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” hükmü bulunduğunu, kendilerine “zayi belgesi” verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmüne uyarınca zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmüne göre, bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyai öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır.
Söz konusu hükümde “yangın, su baskını, veya yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle” defter ve belgelerin ziyaa uğramasından söz edildiği dikkate alınarak, sınırlayıcı bir düzenleme yapılmadığı kabul edilmelidir. Bu nedenle hükümdeki “gibi” sözcüğünden de anlaşılacağı üzere, tacirin elinde olmayan benzer olaylar da maddenin kapsamında düşünülmüştür. Bu nedenle tacirin, söz konusu hükümdeki defter ve belgelerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması, diğer taraftan da ziyaa uğramanın onun iradesi dışında, elinde olmayan bir nedenle meydana gelmiş olması zorunludur (Yargıtay HGK’nın 25/09/1985, E. 1984/11-12, K. 1985/728 tarih ve sayılı kararı). Bundan ayrı olarak, ticari defter ve belgelerin kaybedilmiş olduğu iddiasının, samimi ve inandırıcı bulunması da lâzımdır. (Arkan, Sabih: Ticarî İşletme Hukuku, 24. Basıdan Tıpkı Basım, Ankara 2018, s. 382)
Somut olayda, davacı tarafça hırsızlık olayı nedeniyle kolluk birimine başvurulduğu görülmekle, kolluk tarafından tutulan dosyada mübrez 12/11/2021 tarihli kolluk tutanağı içeriğine göre, “defterlerin çalındığı yerin iş yeri değil ……….. isimli şahsın evi olduğunun anlaşıldığı, olayın meydana geldiği yerdeki kapı kilidinin açık olduğu, olayın gerçekleştiği tarihin tam olarak belli olmadığı, yakın zamanda temizlik yapıldığı için olay yeri inceleme çalışmasının yapılamadığı”nın tutanak altına alındığı, ………….. adlı şahsın kolluk ifade tutanağında, “evimi kontrol ettim herhangi bir zorlama izi yoktur, tahminimce açık balkon kapısından ya da korkuluk olmayan açık pencereden girmiş olabilir, çalınan laptop çantasının içerisinde ………….. Şti. Adına kayıtlı olan ortaklar pay defteri ve müdürler kurulu karar defteri ile genel kurul müzakere defteri bulunmaktaydı” dediği, bu durumda davacı şirketin defterlerini basiretli bir tacirden beklenecek şekilde muhafaza etmediği görülmekle, bu nedenle metnine yukarıda yer verilen 6102 sayılı TTK m. 82/7 hükmünde düzenlenen koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
2- Alınması gereken 80,70 TL peşin harçtan dava açılırken yatırılan harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının karşıladığı harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan avansın davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/03/2022

Katip Hakim