Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1799 E. 2022/502 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2021
KARAR TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili Mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili …’in, nakliye işi yapmakta olup, kendisine ait olan araçlar ile yük taşımacılığı işinde faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin bu şekilde davalı şirket gibi birçok kurumsal şirketin taşımacılık işini gerçekleştiren gerçek kişi tacir olduğunu, müvekkilinin, davalı şirkete ait karton kutu olarak adlandırılan yükleri; farklı zamanlarda … İli Organize Sanayi Bölgesinden – … İli … Çiftliğine taşıma işlemini gerçekleştirdiğini, söz konusu taşıma işlemine binaen müvekkili tarafından davalı şirkete faturalar kesilmiş olup, söz konusu fatura bedellerinin bir kısmının davalı tarafından müvekkiline ödenmediğini, bildirmiş olduğukları faturalara ilişkin davalı/borçlu şirket tarafından müvekkilinin hesabına toplamda 6.980,00 TL ödeme yapıldığını, daha sonra davalı borçlu ile yapılan tüm görüşmelere rağmen ödenmesi gereken diğer fatura bedellerinin ödenmediğini, neticeten huzurdaki dava dosyasına konu olan icra takibi başlatıldığını, icra takibi başlatılır iken 6.980,00 TL’lik kısmı ödeme takip tutarından mahsup edildiğini, icra takibi sonrası ise davalı/borçlu tarafından yine müvekkilinin hesabına 250,00 TL ödeme yapıldığını, bu faturaların tamamının usule uygun olarak kesildiğini, faturalar borçluya bildirilmiş ve borçlunun bu faturalara herhangi bir itirazda bulunmadığını, faturaların tamamının müvekkilinin ticari defter ve belgelerine işlendiğini, hali hazırda müvekkili tarafından borçluya faturalarda belirtilen bedellerine ilişkin hizmet verildiğini ancak müvekkilinin alacağına kavuşamadığını, bunun üzerine Diyarbakır İcra Müdürlüğünün 2021/83205 sayılı takibi ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun borca itiraz ettiğni, takibin durdurulmasına karar verildiğini belirtmiş, bu nedenle borçlunun borca ve icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sindan az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, Müvekkili şirketin adresi …. Mahallesi ….. Sokak ….. Plaza Kat:… No:….. olduğunu, uyuşmazlığa bakmaya yetkili mahkemenin de Bakırköy mahkemeleri olduğunu, bu sebeple yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacının kendisine ödenmediğini iddia ettiği faturaların müvekkiline tebliğ edilmediği gibi davacı tarafça dilekçe ekinde de sunulmadığını, HMK uyarınca iddia edilen her bir vakıanın hangi delil/delillere dayandığı dava dilekçesinden açıkçası anlaşılması ve işbu delillerin tamamının birer suretlerinin dava dilekçesi ile birlikte davalı müvekkili şirkete tebliğ edilmesinin gerektiğini, fakat davacının işbu usul kurallarına hiçbir surette uymamamış olup, bu bakımdan da davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafından müvekkili aleyhine icra takibi başlatılmış olup, bu takiple ilgili olarak ilamsız takibe dayalı ödeme emrinin ise 29.09.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, bu takibe karşı süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak itiraz edildiğini, şöyle ki alacaklının 20.071,22 TL tutarındaki alacak iddiasının tamamen asılsız olduğunu, davacı ile müvekkili arasındaki taşıma faaliyeti sonunda davacıya iş ve emeğinin tüm karşılığı ödendiğini, müvekkil şirketin basiretli bir tacir olarak üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirdiğini, zira müvekkil şirketin kayıtlarının incelenmesi neticesinde alacaklı olduğunu iddia eden davacının şirketten hiçbir hak ve alacağının bulunmadığının da tespit edildiğini, iddia edildiği gibi müvekkil şirketin davacıya karşı bahse konu fatura veyahut başkaca bir borcu bulunmadığını, davacının açıkça kötü niyetle, olmayan bir alacak ile söz konusu davayı ikame ettirdiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde faturaların bildirildiğini ve bu faturalara itiraz edilmediğini ifade ettiğini, ancak belirtmek gerekir ki faturaya itiraz edilmemiş olmasının borcun kabulü anlamını taşımayacağı gibi tek başına borcu ispata da yeterli olmayacağını, zira davacı tarafa iş ilişkisi nedeniyle ödeme yapıldığını, açıklanan nedenlerle öncelikle yetki itirazlarının değerlendirilerek karar verilmesini, mahkemeniz aksi kanaatte ise davacının müvekkilimize yönelttiği haksız davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
DELİLLER : Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, İcra takip dosyasındaki belgeler, Faturalar, Ticari defter ve kayıtlar, İcra Takip Dosyası, arabuluculuk tutanağı, vs…
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacı ile girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Diyarbakır İcra Müd …. E sayılı takip dosyasının tetkikinden; davacının davalı aleyhine fatura alacağına istinade ntoplamda 20.071,12-TL asıl alacak ve işlemiş faiz üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya 29/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresi içerisinde ( 04/10/2021) icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz dilekeçsinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, bu nedenle işbu itirazın iptali davasının süresi içerisinde açıldığı belirlenmiştir.
Davalı süresi içerisinde icra dairesinin yetkisine ve mahkememizin yetkisine itiraz etmiştir. İtirazın iptali davası icra takibinin devamı olduğundan davanın dinlenilebilmesi için öncelikle takip engelini ortadan kaldırılması gerekir. Bu nedenle öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın çözümlenmesi zorunludur.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlığın taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı, dava dilekçesinde belirtildiği ve tarafların da kabulünde olduğu üzere malın …’dan teslim alındığı ve …’a taşındığı, 6102 sayılı TTK’nın 890. Maddesine göre taşımadan doğan hukuki uyuşmazlıklarda, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesinin yetkili olduğunun düzenlendiği, dolayısıyla icra takibinin de belirtilen yerlerde yapılması gerektiği ( Yargıtay 11. HukukDairesi, 13.12.2021 tarihve 2020/6953 E., 2021/7103 K. sayılı ilamı), takibin davacının yerleşim yeri olan Diyarbakır’da yapıldığı anlaşılmakla takibin yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığı belirlenmiştir. Bu suretle İtirazın iptali davasında dava şartlarından olan yetkili icra dairesinde yapılmış bir takibin bulunmaması nedeni ile dava şartı yokluğu nedeni ile işbu davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir takip bulunmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN REDDİNE,
2-Davacı tarafın dava açarken toplamda 305,94 TL harç yatırdığı anlaşıldığından peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 225,24 TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 5.100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabulucuya ödenen toplamda 1.320,00 TL arabucululuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
6-Dosyada mevcut gider avansının bakiye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda,, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip Hakim

İşbu evrak DYS ortamında E-İMZA ile imzalanmıştır