Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1767 E. 2022/405 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :

VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilerinin desteğinin 16.08.2016 tarihinde … ili … İlçesi … Mahallesi … Caddesi önünde meydana gelen trafik kazası sonucu 17.08.2016 tarihinde vefat ettiğini, … Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma neticesinde, … plaka sayılı minibüs şoförü … hakkında, … 5. Asliye Ceza Mahkemesinde … esas sayılı dosya üzerinden taksirle öldürme suçlaması ile kamu davası açıldığını Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma numaralı dosyasında re’sen atanan trafik bilirkişi raporuna göre yaya maktul …’in, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 68/b-3 maddesini ihlal ettiğinden dolayı % 80 kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, müteveffaya yükletilen kusur oranı gerçeği yansıtmadığından raporu kabul etmediklerini, maktulün ölümüne sebebiyet veren minibüsün … adına kayıtlı olduğunu, …’in 09.07.2016 tarihinde … poliçe numarası ile …Sigorta A.Ş. de aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasını yaptırdığını, 21.11.2016 tarihinde …Sigorta A.Ş. Genel Müdürlüğüne yaptıkları başvuruda şirketlerinde zorunlu mali mesuliyet sigortası bulunan aracın kazaya karıştığı, kaza neticesinde maktulün hayatını kaybettiği ve bu nedenle hak sahiplerine poliçede belirtilen tutarın ödenmesi istendiği, talepleri neticesinde …Sigorta A.Ş. tarafından … numaralı dosya açıldığını, daha sonra sigorta şirketinin 01/12/2016 tarihli yazısı ile eksik belgelerin taraflarınca tamamlandığını, söz konusu eksiklerinin giderilmesinden sonra, taleplerinin dosya üzerinden değerlendirmeye alındığını, 06.01.2017 tarihinde, ilk başvurularının …. Bankası hesabına 12.852,29 TL ödendiğini, ödenen tutarın gerçek zararı karşılamaya yeterli olmadığından bu tutarı kabul etmediklerini poliçe tutarının 310.000,00 TL olduğunu, sigorta şirketince yapılan 12.852,29 TL’lik ödemenin müvekkillerin uğradığı zararı karşılamaktan uzak olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere Trafik kazasında çocuklarını kaybeden … ve … ile kardeşini kaybeden …’in destekten yoksun kalma tazminatı olarak her ne kadar miktarını tam olarak belirleme imkânına sahip değil isek de her biri için şimdilik 100,00-TL, yine fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere; müteveffanın cenaze, defin ve yas giderleri için her ne kadar miktarını tam olarak belirleme imkânına sahip değil isek de şimdilik 100,00-TL olmak üzere toplamda 400,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava öncesi yapılan başvuru dığrultusunda başvuru evrakları ile tespit edilen 12.852,29 TL. Tazminat tutarının 06/01/2017 tarihinde ödendiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemeler nedeniyle müvekkili aleyhine açılan davanın haksız vehukuka aykırı olduğunu bu nedenle açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin doavacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu araca ait trafik kaydı, sigorta poliçesi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile ilgili yazı cevapları dosyaya eklenmiştir.
Davaya konu mahalde 08/12/2017 tarihinde bilirkişi refaketinde keşif yapılmış, davacı tanığı ….. keşif mahallinde dinlenmiştir.
Trafik bilirkişisi …. 14/12/2017 tarihli raporunda; Yaya …’in 2918 Sayılı Karayolları Trafik kanununun 68, maddesinde ve Karayolları Trafik Yönetmenliğinin 138. Maddesinde yer alan açıklama ile kuralları ihlal etmiş olduğu anlaşıldığından meydana gelen kazada % 70 oranında kusurlu olduğunu Şöför …’in 2918 Sayılı Karayolları Trafik kanununun 52. Maddesinde ve Karayolları Trafik Yönetmenliğinin 101. Maddesinde yer alan açıklaması ile kuralları ihlal etmiş olduğu anlaşıldığındanm meydana gelen kazada % 30 oranında kusurlu olduğunu belirtmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 06/08/2018 tarihli raporunda dava dışı sürücü …’in % 70 oranında yaya …’in % 30 oranında kusurlu olduğunu bildirmiştir.
Aktüerya bilirkişi … 02/11/2018 tarihli raporunda; Anne …’e 13.865,12 TL destekten yoksun kalma tazminatında sorumluluğunun bulunduğunu belirtmiş itiraz üzerine dosya bilirkişiye verilmiş bilirkişi 21/02/2019 tarihli ek raporunda anne …’in 20.089,50 TL destekten yoksun kalma tazimatına hak kazandığını belirtmiştir.
Davacı vekili , bilirkişi ek raporu doğrultusunda davayı ıslah etmiştir.
Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas, …. Karar sayılı ilamıyla, “Davanın kısmen KABULÜ ile, 20.089,50 TL tazminatın davalı sigorta şirketinden 09/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı …’e verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, ” karar verilmiş anılan karar hakkında istinaf kanun yoluna başvurulması neticesinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin ….. Esas, …. Karar sayılı kararıyla,
“Dosya kapsamına göre davalı sigorta şirketince dava tarihinden önce 06/01/2017 tarihinde davacı anne için 7.583,60-TL ve davacı baba için 5.268,69-TL tazminatın ödendiği ancak davacılar tarafından ödemenin zararı karşılamadığı belirtilerek bakiye zarar miktarı için talepte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarına göre; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2. maddesindeki yetersizlik iddiasında bulunulması halinde, bu durumda mahkemece KTK’nin 111. maddesi çerçevesinde ödemenin yeterli olup olmadığının da araştırılması gereklidir. Mahkemece, ödemenin yeterli olup olmadığına ilişkin bir araştırma yapılmamış, yapılan ödemeler ve faizi, hesaplanan tazminattan indirilerek karar verilmiştir. Zarar sorumlusu davalı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığının belirlenmesi için; öncelikle, ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabının yapılması ve hesaplanan bu bedel ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olup olmadığının saptanması; fahiş fark tespitinin yapılması halinde, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminattan, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davadan önce davalının ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri düşülerek sonuç tazminatın belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/1454 E. 2020/4248 K., Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2020/1037 E.2021/1225 .)
Somut uyuşmazlıkta mahkemece hükme esas alınan 21/02/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda, Yargıtay içtihatlarında belirtilen biçimde herhangi bir hesaplama yapılmamış; sadece, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanan bedelden, davalı ödemelerinin güncel değerlerinin düşülmesiyle yetinilerek hüküm tesisi yerinde görülmemiştir. Bu itibarla mahkemece tarafların kazanılmış hakları da nazara alınarak bilirkişiden Yargıtay17. Hukuk Dairesinin yerleşik içdihatları uyarınca ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekir.
Davalı sigorta şirketi vekilince faiz başlangıcının hatalı belirlendiği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuştur.
KTK.nun 98, 99. ve Trafik Sigortası Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Mahkemece, davalının 09/12/2016 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiş ise de, evrakın incelenmesinde sigorta şirketine yapılan başvurunun tebliğine ilişkin bir belge sunulmadığı ancak davacı vekilince sigorta şirketine yapılan başvurunun, 28/11/2016 tarihinde sigorta şirketince kayıt altına alındığı, sonrasında 01/12/2016 tarihli eksik belgelerin tamamlanması istemli yazı üzerine davacı vekilince eksik belgelerin sunulduğu ve söz konusu evrakların 19/12/2016 tarihinde sigorta şirketince kayıt altına alındığı anlaşılmakla, somut olayın özelliğine göre faiz başlangıcının eksik belgelerin sunulmasından 8 iş günü sonrası olarak kabul edilmesi gerekirken 09/12/2016 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/13515 E. 2019/5860K.)
Yukarıda açıklanan nedenle, bu aşamada sair hususular incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve dairemiz kararına uygun şekilde tarafların kazanılmış hakları da nazara alınarak, davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.” gerekçesiyle Mahkemesince verilen kararın kaldırıldığı görülmüştür.
Dava dosyasının HSK’nın 08/07/2021 tarihli kararı ile faaliyete geçen karar doğrultusunda devir ile mahkememize gönderilmiş olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi cevap dilekçesi, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 16.08.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu 17.08.2016 tarihinde ….’nın vefat ettiğini, ATK Trafik İhtisas Dairesinin 06/08/2018 tarihli raporunda dava dışı sürücü …’in % 70 oranında yaya …’in % 30 oranında kusurlu olduğu, Aktüerya bilirkişisinin 21/02/2019 tarihli ek raporuna göre davacı …’in ve …’in müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı, anılan raporda sigorta şirketince yapılan ödemenin mahsubunun hatalı olduğu kaldırma ilamı ışığında anlaşılmakla, dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ve buna dair ek rapor aldırılmıştır. Buna göre;
Mahkememizce, davalı tarafından yapılan ödemenin yeterli olup olmadığı araştırılmış, zarar sorumlusu davalı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olmadığı belirlenmiş, bunun için ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabı yaptırılmış ve hesaplanan bu bedel ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olduğu görülmüş, bu durumda hesap tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminattan, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davadan önce davalının ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri düşülerek sonuç tazminat belirlenmiştir.
Ancak Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas, …. Karar sayılı ilamı aleyhine sadece davalı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmekle, davalının bu durumda kazanılmış hakları olduğu nazara alınarak önceki Mahkeme hükmündeki maddi tazminat tutarı hüküm altına alınabilmiştir.
Faiz başlangıç tarihi bakımından yapılan değerlendirmede; KTK.nun 98, 99. ve Trafik Sigortası Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Davacı vekilince sigorta şirketine yapılan başvurunun, 28/11/2016 tarihinde sigorta şirketince kayıt altına alındığı, sonrasında 01/12/2016 tarihli eksik belgelerin tamamlanması istemli yazı üzerine davacı vekilince eksik belgelerin sunulduğu ve söz konusu evrakların 19/12/2016 tarihinde sigorta şirketince kayıt altına alındığı anlaşılmakla, somut olayın özelliğine göre faiz başlangıcının eksik belgelerin sunulmasından 8 iş günü sonrası olarak kabul edilmiş, faize bu tarihten itibaren hükmedilmekle, davacının cenaze ve defin masrafının da ispatlanamadığı anlaşılmakla ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Davanın kısmen KABULÜ ile, 20.089,50 TL tazminatın davalı sigorta şirketinden 30/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı …’e verilmesine,
2-Davalı taraf hakkında bozma ilamı sonucunda oluşan kazanılmış haklar gözetilerek fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.372,31 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL peşin harcın ve 342,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik 998,91 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Başvurma harcı 31,40 TL, peşin harç 31,40 TL, tamamlama harcı 342,00 TL, vekalet harcı 4,60 TL olmak üzere toplam 409,40 TL harçlar toplamının davalıdan alınarak davacı …’a verilmesine,
5-Yargılama nedeniyle yapılan bilirkişi gideri, keşif gideri, keşif harcı, müzekkere ve tebligat gideri toplamı olmak üzere toplam 2.133,80 TL’nin kabul ve red oranına göre 2.102,43 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı…..’a verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 161,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2,37 TL’sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı ….. kendisini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ….’a verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 300,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip Hakim