Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1765 E. 2022/115 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2018
KARAR TARİHİ : 13/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; ” Müvekkili ile davalı ………. arasında kent güvenliği yönetim sistemi ve plaka tanıma sistemi alt yapı kurulum inşaat, montaj ve bakım/onarım işleri için ayrı ayrı iki sözleşme ile doğu illerini kapsayan yüklenici- alt yüklenici sözleşmesi imzalanarak alt yüklenici iş ilişkisi kurularak iş teslimi yapıldığını, müvekkil kendisine tevdi edilen tüm işleri başarılı bir şekilde yerine getirdiğini ve üst iş veren şirkete teslim tesellüm ettiğini, davalının müvekkiline ait işin bedelini ödemediğini, müvekkil bu işi karşılığında mal temini malzeme tedarik etmiş olup bu minvalde yaptığı tüm işler resmi fatura ve vergi kayıtlarında da sabit olduğunu, gelinen aşamada müvekkiline kısmi ödeme yapılmadığı gibi dolandırma saikiyle mağdur edildiğini, müvekkil ticari olarak sermayesinin belirli bir kısmını bu işe yatırmış olup davalıların sergilediği tutum ile uğramış olduğu zarardan ötürü borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğunu, öncelikle davalının hakedişleri üzerine bloke konulmasını, şimdilik 100.000,00 TL’nin davalıdan tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini, dava harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı taraf arasında kent güvenliği yönetim sistemi ve plaka tanıma sistemi alt yapı kurulumu, inşaat, montaj ve bakım/oranım işlerine ilişkin olarak sözleşme imzalandığını, yüklenici-alt yüklenici ilişkisi kurulduğunu, ancak işin başlamasından itibaren davacı taraf sözleşme gereği yerine getirmesi gereken edimleri yerine getirmediğini, müvekkili şirket tarafından şifaen uyarılmasına rağmen sözleşmeye aykırı davrandığını, 05/06/2017 tarihinde kabul eksiklikleri, genel sorunlar ve kabul öncesi yapılması gereken hususlar belirtiliğini sözleşmenin 11. Maddesinde belirtilen oranlarda cezai şart uygulanacağı ve davacı taraftan rücu edileceği davacı tarafla tutanak altına alındığını, 15/07/2017 tarihinde davacının edimlerini yerine getirmemeye devam etmesi üzerine yeniden tutanak tutulduğunu, davacının imzaladığını ve sözleşme gereği cezai şart uygulanacağı açıkça belirtildiğini, davacının sözleşmesel edimlerini yerine getirmemesi üzerine 29/03/2018 tarihinde Diyarbakır 1. Noterliğince………. yevmiye numaralı ihtar ile sözleşmeyi feshettiklerini, davacının müvekkili şirkete sözleşmeden kaynaklı cezai şartlarına ve borçlarına ilişkin olarak mahsuplaşma yaptığını belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava menfi tespit davasıdır.
İlgili yerlere yazılar yazılarak celp olunan evraklar dosya arasına alınmıştır.
Bismil 1. Asliye Hukuk Mahkemesi; ………Esas ………Karar sayılı ilamı ile Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 K. sayılı kararına ve bu karar ile Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin Diyarbakır ili mülki sınırları olarak değiştiği gerekçesiyle dosyanın Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devredilmesine karar verilmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 K. sayılı kararı ile, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yargı çevresi yeniden düzenlenmiş, Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi yönünden de yargı çevresi Diyarbakır ilinin mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Kararın, 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanacağı açıkça belirtilmiştir.
Öncelikle ifade edilmelidir ki; uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. Buna göre, yeni bir mahkeme kurulurken veya mahkemenin yargı çevresi yeniden belirlenirken, o mahkemenin kuruluş yasasında ya da yargı çevresini yeniden belirleyen idari kararda zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla, her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır.
Yukarıda işaret edildiği üzere, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 K. sayılı kararı ile, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yargı çevreleri yeniden düzenlenmiş ve Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi yönünden yargı çevresi Diyarbakır ilinin mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Ancak kararda, derdest davaların yeni yargı çevresinde yetkili hale gelen Asliye Ticaret Mahkemesine devredileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. O hâlde, mahkememiz yargı çevresini yeniden belirleyen kararın yürürlük tarihi olan 01/09/2021 tarihinden önce açılmış davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile mahkememize gönderilmesine olanak yoktur.
Nitekim, özel kanunlarına göre kurulmuş olan ihtisas mahkemelerinin yargı alanlarının yeniden belirlenmesi ile ilgili bir uyuşmazlığı konu edinen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarih ve 11-10/401 sayılı kararında da aynı ilkeler benimsenmiştir.
Bu sebeplerle, 01/09/2021 tarihinden önce açılan davaların mahkememizin görev alanı dışında kaldığı ve bu davalara davanın açıldığı tarihteki görevli mahkemenin bakmaya devam etmesi gerektiği değerlendirilmekle mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine, karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm tesis kılınmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Bismil 1.Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2022

Başkan Üye Üye Katip

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”