Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1545 E. 2022/400 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/09/2018
KARAR TARİHİ : 21/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; 30.11.2017 tarihinde saat 17.30 sıralarında …’ın sevk ve idaresindeki , davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe numarası ile KZMM sigortalısı … plakalı aracın sürücüsünün asli kusurlu şekilde müvekkile çarpması sonucu meydana gelen yaralamalı trafik kazasında …’ın ağır şekilde yaralandığını ve derhal ameliyata alındığını ve sol koluna platin takıldığını, kaza tarihinden bu yana müvekkilinin çalışamadığı, kendisinde kalıcı hasarlar meydana geldiğini, kazaya karışan asli kusurlu … plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından … nolu zorunlu trafik sigortası poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı olduğundan davalının sorumlu olduğu, sürücünün şerit ihlali yaptığı ve asli kusurlu şekilde müvekkiline çarpma anının haberlere dahi yansıdığı ve ilgili videonun ek olarak işbu dilekçeye sunulduğu, kaza sebebi ile Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …. soruşturma numarası ile soruşturma başlatılmış ve müvekkilin şikayetçi olmaması sebebi …. karar numarası ile KYOK kararı verildiğini, her ne kadar müvekkil şikayetçi olmâsa da; 31.08.2018 tarihinde davalı sigorta şirketine … barkod numaralı posta ile başvuru yapıldığını, başvurularına binaen 04.09.2018 tarihinde eksik evrakların varlığından söz edildiği ; 06.09.2018 tarihinde taraflarınca görüşme taleplerinin olduğu bildirildiği ve 10.09.2018 tarihinde görüşme taleplerinin yinelendiği, tüm bu durumlara rağmen davalı sigorta şirketi başvurularına müspet bir cevap verilmediği, yukarıdaki açıklamaların doğrultusunda davalı sigorta Şirketi tarafından KZMMS kapsamında sigortalı olan … poliçe numarali “… plaka no lu aracın sebep olduğu yaralamalı trafik kazası sonucu yaralanan müvekkil adına işbu davanın ikamesi hasıl olduğu, davacı müvekkili lehine kaza sebebiyle uğradığı bedensel zararların ve kaza sonrası görülen tedaviye ilişkin yapılan masrafların 6100 Sayılı Yasanın 107 Maddesine göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihinden itibaren işleyecek bankaların mevduata uyguladığı en yüksek faiz ile birlikte 1.000 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden poliçe limiti kapsamında tahsilini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; Sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, kusur durumunun araştırılması gerektiğini, davacının gerçek maluliyetinin araştırılması gerektiğini, güncel Yargıtay içtihatları ışığında aktüer hesaplaması yapılması gerektiğini ve faiz türüne itiraz ettiklerini beyanla davanın reddi talep olunmuştur.
DELİLLER:
1-Poliçe ve hasar dosyası,
2-Diyarbakır CBS’nin …. soruşturma numaralı Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar,
3-Davacıya ait tedavi evrakları,
4-Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 24/05/2019 tarihli kusur raporu,
5-Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 02/03/2020 tarihli maluliyet raporu,
6-02/11/2020 tarihli hekim bilirkişi raporu,
7-Aktüerya bilirkişisinin raporları ve ek raporları,
8-Tanık beyanları.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle geçici iş göremezlik ve daimi iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Dava dosyasının HSK’nın 08/07/2021 tarihli kararı ile faaliyete geçen karar doğrultusunda devir ile mahkememize gönderilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar dava dilekçesinde tedavi giderlerinin de talep edildiği görülmüşse de, dosyanın Mahkememize devrinden önce dava dilekçesinin açıklattırılmadığı akabinde davacı vekilinin ıslah dilekçesinde, dava dilekçesindeki talep sonucu olan 1.000,00 TL hakkında, “500,00 TL talep ettiğimiz geçici iş göremezlik tazminatını 03/09/2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 11.094,97 TL arttırarak toplamda 11.594,97 TL olarak, 500,00 TL talep ettiğimiz Daimi iş göremezlik tazminatını 03/09/2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 44.827,00 TL arttırarak toplamda 45.327,00 TL olarak kaza tarihinden itibaren işletilecek AVANS FAİZİ ile talep ettiğimizi bildiririz.” talep ettiği görülmekle ıslah dilekçesine itibar edilmiştir.
30.11.2017 günü saat 17.30 sıralarında davalı Şirkete sigortalı araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki … otomobille seyri sırasında kavşak ve yaya geçidinin olduğu yerden sağdan sol tarafa doğru geçmek isteyen yayaya çarpması sonucu davacı yaya …’ ın yaralanması ile neticelenen dava konusu olay meydana gelmiştir.
Olay anı CD MOBESE kamera görüntüleri ve kazaya karışan tarafların ifadelerinden, mahallin meskun olduğu, kaza yerinin kavşak ve yaya geçidi mahalli olduğu anlaşılmaktadır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 24/05/2019 tarihli kusur raporu içeriğinde açıklandığı ve Mahkememizce de isabetli bulunarak iştirak edildiği üzere; davalı Şirkete sigortalı araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki otomobille seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, kavşak ve yaya geçidinin olduğu yere yaklaştığında hızını, aracını her an durdurabileceği düzeye düşürmesi ve zamanında aracını durdurarak ilk geçiş hakkını davacı yayaya vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olup neden olduğu olayda asli ve tam kusurludur. Davacı yaya … yaya geçidi ve kavşağın olduğu yerden yolun karşı tarafına geçmek isterken hızla üzerine doğru gelen davalı taraf sürücüsü idaresindeki aracın sadmesi ile yaralandığı olayda alacak bir önlemi olmadığından atfı kabil kusuru yoktur. Dolayısıyla davalı vekilinin kusur raporuna yönelik itirazları mesnetsiz olmakla itibar edilmemiştir.
Davacının maluliyeti hakkında düzenlenen Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 02/03/2020 tarihli maluliyet raporu, olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmiş olmakla hükme esas alınmıştır.
Aktüerya bilirkişisinin 12/07/2021 tarihli raporunun, Anayasa Mahkemesi’nin 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesinde yer alan “Genel Şartlar” ifadesinin iptaline karar vermesi sonrası Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/01/2021 tarih ve …. esas… Karar sayılı güncel içtihadında belirttiği üzere …. tablosu uygulanarak progresif rant yönteminin kullanılması ile bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi suretiyle talep olunan tazminatın hesaplanması suretiyle tanzim olunduğu görülmüş, hüküm kurmaya elverişli anılan rapor ışığında ve ıslah dilekçesi doğrultusunda karar verilmiştir.
Son celse davacı vekili tarafından sigorta şirketince ödenen meblağdan bahsedilmişse de dosya kapsamında buna dair bilgi ya da belge bulunmadığı, davalının da buna dair itirazının bulunmadığı anlaşılmakla yargılamaya devam olunmuştur.
Davacının avans faizi talebi yerinde görülmemekle yasal faize hükmolunmuş, sigorta şirketi usulünce temerrüde düşürülmediğinden, istenilen eksik belgeler tamamlanmadığından faiz başlangıç tarihi dava tarihi olarak tespit edilmiştir. Eldeki davanın belirsiz alacak davası olduğu görülmekle ıslah edilen miktar bakımından da dava tarihi faiz başlangıç tarihi olarak kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının geçici iş göremezlik tazminatına yönelik talebinin kabulüne, 11.594,97 TL’nin dava tarihi olan 20/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının daimi iş gücü kaybına yönelik talebinin taleple bağlı olunmak suretiyle kabulüne, 45.327,00-TL ‘nin dava tarihi olan 20/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.888,34 TL harçtan dava açılırken yatırılan peşin ve ıslah harcı toplamı 235,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.652,44 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 235,90 TL peşin harç ile ıslah harcı toplamı ve 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 277,00 TL harçlar toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yargılama nedeniyle yapılan posta gideri, davetiye gideri, ATK fatura ücreti ve bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.846,35 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen 8.199,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı tarafından yapılan masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Taraflarca yatırılan gider/delil avansının artan kısmın, karar kesinleştikten sonra HMK m. 333 ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m. 207 hükümleri uyarınca re’sen yatırana iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip Hakim