Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1473 E. 2022/327 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
TEMSİLCİ :
DAVALI : HASIMSIZ

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 05/10/2021
KARAR TARİHİ : 07/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı temsilcisi dava dilekçesinde özetle; Hamili oldukları …… Bankası’nın …. nolu ….. tarihli çeki alacaklarının karşılığı olarak aldıklarını, çekin 1.629,00 TL olduğunu ve bu miktarı çekin keşidecisinden tahsil ettiklerini, bahsi geçen çekle ilgili bir alacaklarının bulunmadığını, çekin kaybolduğunu, çekin tedavüle girmesinden endişe duyduklarını, çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :
Dava, çekin zayi nedeniyle iptali istemine ilişkindir.
Kıymetli evrakın iptali, kıymetli evraka ilişkin “umumi hükümler” arasında TTK m. 651 ve 652’de genel bir şekilde düzenlenmiş, ayrıca nama (TTK m. 657) ve hâmiline senetlerin iptali hakkında (TTK m. 661-668) özel hükümler öngörülmüştür. TTK’da emre yazılı senetlerin iptaline dair ayrık hükümler bulunmamaktadır. Bunun yerine poliçenin iptali için özel bir düzenleme (TTK m. 757-765) getirilerek bu hükümlerin TTK m. 778/1-ı yollamasıyla bonolar bakımından, 818/1-s yollamasıyla çekler bakımından da uygulanacağı öngörülmüştür.
6102 sayılı TTK’nın m. 818(1)-s hükmü delaletiyle çekler hakkında da uygulanması gereken TTK’nın m. 757 hükmüne göre çek iptali davası, çeki elinden iradesi dışında çıkan hâmil tarafından açılabilir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre de iptal davası hasımsız olarak ve sadece hâmil tarafından açılabilir; keşidecinin iptal davası açma hakkı yoktur (Yargıtay 11. HD, 12/09/2017, E. 2016/1509, K. 2017/4264).
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, dava konusu çekin 28/03/2011 tarihinde ….. Bankası ….. şubesine ibraz edildiği, “Karşılıksız Çek” açıklaması ile ödenmediği tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-h maddesine göre, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olup, aynı yasanın 115/1.maddesinde yer alan düzenlemeye göre de, mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. HMK’nın 115/2. maddesine göre, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Hukukî yarardan maksat, davacının sübjektif hakkına hukukî korunma sağlanması hususunda mahkemeye başvurmasında hâlihazırda hukuken korunmaya değer bir yararının bulunmasıdır. Bir başka ifadeyle, davacı hakkına kavuşmak için, hâlihazırda mahkeme kararına muhtaç bir konumda değilse onun hukukî yararının bulunduğundan söz etmek mümkün değildir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun kıymetli evrağa ilişkin düzenlemeleri içeren genel hükümler kısmında yer alan 651/1. maddesine göre, kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. TTK’nın 651/2. maddesinde ise kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişinin, senedin iptaline karar verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Yasanın kambiyo senetlerine ilişkin 759/1. maddesinde, poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesinin istenebileceği, 818/1-s maddesinde ise, poliçeye ait iptal hükümlerinin çek hakkında da uygulanacağı ön görülmüştür.
Söz konusu yasal düzenlemeler uyarınca iptal davasının şartları; senedin zayi olması, senette yer alan hakkın halen mevcut olması, iptal talep edenin hak sahibi olması, senet zilyetliğinin yeniden iktisabının mümkün olmaması ve senedin kanunen iptali mümkün bir senet olmasıdır. İptal davası açan kimsenin senetteki hakkının ortadan kalkmamış olması gerekir. Eğer bir hak ödemeyle ortadan kalkmışsa, artık senedin iptaline gerek kalmaz (Hasan Pulaşlı, Kıymetli Evrakı Hukukunun Esasları, 6. bası, 2018, s.77-81).
Somut olayda da davacı, sözkonusu çek bedellerinin kendisine haricen ödendiğini beyan ve kabul etmiştir. Yukarıda belirtildiği gibi dosyaya konu çekin bedelini haricen tahsil eden davacının sözkonusu çek üzerinde bir hakkı kalmadığından çekin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Aynı yönde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2021/790 Esas, 2021/779 Karar sayılı kararı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansının talep halinde yatırana iadesine
5-Dava konusu çek hakkında konulan ödeme yasağının kaldırılmasına, bu hususla ilgili bankaya DERHAL müzekkere yazılmasına
6-Teminatın kararın kesinleşmesini takiben yasal şartların oluşması halinde davacıya iadesine,
Dair, davacının yüzüne karşı verilen karara ilişkin gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip Hakim