Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1453 E. 2021/70 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA :
DAVA TARİHİ : 13/04/2021
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin … adet besi sığırı .. adet inek ve … adet küçükbaş hayvan sahibi olup hem sütçülük hem de besicilik ile iştigal ettiğini, müvekkilinin 2012 yılından beridir de hayvanların sigortasını mutlak surette yaptırdığını, bu kapsamda müvekkili tarafından küçükbaş hayvanlar için … Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş’ ye …- …-….- … no’lu poliçeleri ve ek zeyilnamelerin düzenlendiğini, poliçeler kapsamında bir kısım sigortalı hayvanların, sigorta süresi içerisinde hastalanıp ölmeleri üzerine, süresi içerisinde sigorta şirketine ihbarda bulunduklarını, gereken incelemelerin yaptırıldığını, sigorta şirketi tarafından başlangıçta zarar gören bir kısım hayvanların eksik te olsa ödemesini yaptığını, ancak sonraki süreçte çeşitli mazeretler üreterek ödeme yapmaktan kaçındıklarını, davacı, sigorta şirketinin haksız işlemine karşı Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas ve … Esas Sayılı dosyaları ile dava açarak zararının tazmininin istenildiğini, ancak, bu arada sigortalanan hayvanların peyderpey ölmeye devam ettiğini, davacı, sigorta şirketine bildirim yapıldığında poliçelerinin iptal edildiği cevabınının alındığını, bu nedenlerle; sigorta kapsamında meydana gelen zararlarının, hesaplama neticesinde tespit edilmesine, belirlenecek zararlarının her bir zarar olayının ödenmesi gerektiği tarih itibarıyle temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, şimdilik 10.000,00 TL’nin yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte karşı tarafa yükletilmesine, iptal edilen ….- ….- …- … numaralı poliçe ve zeyilnamelerin yürürlükte olduğunun tespiti ile zararın ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından öncelikle dain-i mürtehin kurumun muvafakatinin alınması gerektiğini, aksi takdirde, mevzuat ve Yargıtay içtihatları gereğince davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararının bulunmadığını, her ne kadar poliçelere ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığından söz etmiş ise de, müvekkili kurumun üzerine düşen tüm yasal yükümlülüğü yerine getirdiğini, poliçelere ilişkin hasar dosyalarında teminat kapsamındaki hasarların ödendiğini, teminat kapsamı dışındaki dosyalarda da hasarların reddedildiğini, davacının taleplerinde haksız olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
HMK’ nun 2. maddesi dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalar ile şahıs varlığına ilişkin davalarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesini görevli kılınmıştır.
Somut olayda; davacının elinde bulunan hayvanları … Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi A.Ş tarafından sigortalattığı ve davanın sigortası sözleşmesinden kaynaklandığı, ancak 13/04/2021 tarihinde açılan ve temel ilişkide tarım sigortası sözleşmesine dayalı olmakla birlikte davanın dayanağının 5363 Sayılı Tarım Sigortaları Kanunu ile üreticilerin bu kanunda belirtilen riskler nedeniyle uğrayacağı zararların karşılanması amacıyla tarım sigortaları uygulamasına geçilmiş olmasından kaynaklandığı, anılan sistemin normal sigortalara göre farklılık gösterdiği, bu suretle 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde sayılan ve bu maddede TBK’na atıf yapan sözleşmelere ilişkin olmadığından eldeki davanın mutlak ticari dava olarak kabul edilmeyeceği, yine davacının tacir sıfatı bulunmadığı, nitekim davacının çiftçi olduğu, ticari ve mesleki amaçla tarım sigortası yaptırdığı, bu suretle davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinin de olmadığı saptanmakla (Yargıtay 20. H.D. 12.04.2016 tarih, 2016/9125 esas, 2016/7945 karar, İstanbul BAM 37. H.D. … esas, … karar, Adana BAM 9. H.D. … Esas, … karar, İzmir BAM 11. H.D. … esas, .. karar sayılı ilamları), HMK 2 mad. gereğince görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu saptanmıştır.
HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının, HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın DİCLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtarına,
Dair, dosya üzerinden kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.02/11/2021

Katip Başkan