Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1414 E. 2021/69 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA :
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) davasının yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ‘un maliki, … ‘un sürücüsü olduğu … plakalı aracın 19/06/2020 tarihinde … İli … İlçesinde bulunan … Mahallesinin … Bulvarı’nda …, …., … plakalı araçlar ile maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, gerçekleşen kaza nedeniyle müvekkilinin aracının kullanılamaz hale geldiğini ve pert olduğunu, müvekkilinin … Plakalı aracı için … tarihinde davalı şirket ile kasko poliçesi akdettiğini, trafik kazası sonucu müvekkilinin davalı sigorta şirketine başvurması neticesinde 111.990 TL ödeme yapıldığını, ödemelerin bir kısmının sigorta şirketi tarafından bir kısmının ise aracı kazalı satın alan firma tarafından yapıldığını, yapılan ödemenin kaza tarihi itibariyle aracın değerini karşılamadığını, aracın kaza tarihi itibariyle 140.000 TL olduğunu açıklayarak arada oluşan 28.010 TL pert fak tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket merkezinin …. İSTANBUL olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, görevli ve yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, başvurana ait araca pert-total işlemi uygulandığını ve başvuranın talebi üzerine kurulan mutabakat neticesinde pert bedelinin ödendiğini, başvuran tarafından müvekkil şirket dava konusu hasar bedeline ilişkin olarak ibra edildiğini, açılan davanın kasko sözleşmesine dayandığını, kasko sigortasının sorumluluk değil mal sözleşmesi olduğunu ve yalnızca poliçede belirtilen araca ilişkin hasarların poliçede yazılı şartlar dahilinde teminat altına alındığını, kasko sözleşmesinden kaynaklı taleplerde uygulanma imkanı bulunmayıp huzurdaki davanın reddi gerektiğini, söz konusu pert bedelinin başvuranın talebi üzerine belirlendiğini, tarafın kendi talebi üzerine belirlenen pert bedeline itirazda bulunmasının dürüstlük kuralına aykırı olacağını, araç rayiç bedelinin usulüne uygun ve gerekçeli belirlendiğini ve başvuranın taleplerinin miktar yönünden de kabulünün mümkün olmadığını, davacının faize ilişkin taleplerinin kabul edilebilir olmadığını açıklayarak davanın ve fazlaya ilişkin taleplerin reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, “Genişletilmiş Kasko” sigorta poliçesinden kaynaklanan sigorta tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
29.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Tanımlar” kenar başlıklı 3/1-l maddesinde tüketici işlemi “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır. Aynı maddenin 1-k bendinde ise tüketicinin, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olduğu ifade edilmiştir. Yine aynı maddenin 1-ı bendi ile kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi “sağlayıcı” olarak tanımlanmıştır.
Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir(6502 sayılı TKHK.m73/1). HMK.’nun 114/1-c maddesinde belirtildiği üzere görev dava şartıdır. Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır; dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir(HMK.m.115/1,2).
Somut olayda dava; sigortalı davacının, sigorta şirketine karşı açtığı kasko sigorta sözleşmesine dayanan alacak davasıdır. Kasko sigorta sözleşmesine konu araç, ticari araç olmayıp, gerek ruhsatında gerekse sigorta poliçesinde özel kullanıma tabi bir araçtır olarak kayıtlıdır. Özel aracın sigorta ettireni olan davacı “tüketici” olup, davacı ile davalı arasında düzenlenen sigorta sözleşmesi de bir “tüketici işlemi” durumundadır. Bu tüketici işleminden doğan uyuşmazlıklara ise, 6502 sayılı yasanın 3/1. Ve 73maddeleri gereğince tüketici mahkemesi tarafından bakılması gerekmektedir.
HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının , HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Diyarbakır Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.02/11/2021

Katip Başkan