Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1344 E. 2022/2181 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili banka ile dava dışı borçlu …Ltd. Şti. firması arasında akdedilen kredi sözleşmeleri uyarınca müvekkili bankaca borçlu firmaya kredi kullandırıldığını, davalıların, söz konusu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, kredi geri ödemelerinin zamanında yerine getirilmemesi üzerine davalı borçlu firma ve müşterek borçlu-müteselsil kefillere Beşiktaş … Noterliği’nin …. Tarih ve…. Yevmiye Numaralı kat ihtarnamesinin keşide edildiğini ve kendilerine usulüne uygun bir mehil verildiğini, ihtarnamede belirtilen borcun verilen süre içinde ödenmemesi üzerine davalıların temerrüte düştüklerini ve haklarında Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların borcun tamamına ve fer’ilerine itiraz ettiklerini, bu itibarla, davalıların haksız ve kötü niyetli tüm itirazlarının iptali ile takibin davalılar yönünden devamına, alacağın tüm ferileri ile birlikte tahsiline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalıların %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dışı ..Ltd. Şti.’ne bir dizi kredi kullandırmış olmasına rağmen davacı yanca kredi kullandırılan şirketin, icra takibine ve de işbu davaya dahil edilmediğini, kefalet sözleşmesi olduğu iddiasıyla müvekkillerinden işbu var olduğu iddia edilen kredi borçlarının tahsil edilmeye çalışılmakta olduğunu, davalı müvekkili … ‘ün atmış olduğu herhangi bir imza bulunmadığını, var olan imzalarda müvekkili imzasının taklit edilmeye çalışıldığını, kabul etmemekle birlikte müvekkili imza atmış olsa bile müvekkilinin kredi kullandırma tarihinde evli olduğunu, söz konusu süreçte eşinin rızası gözetilmeden kefalet sözleşmesinin hukuka aykırı bir şekilde imza altına alındığını, evraklardan anlaşılacağı üzere müvekkili eşine ait bilgilerin kredi/kefalet sözleşmesine yansıtılmış olunmasına rağmen, ancak eşinin onayı, imzası alınmadan söz konusu kefalet sürecinin ilerletildiğini, dolayısıyla söz konusu geçersiz sözleşmeden dolayı müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, ayrıca faiz oranının da fahiş olduğunu, kefilin sadece sözleşmede belirtilen kefalet limiti kadar borçtan sorumlu olduğunu, sözleşmede bu miktarın belirtilmesi ve bunu kefilin kendi el yazısıyla yazması gerektiğini, bu nedenlerle: davacının açmış olduğu takip, haksız ve kötü niyetli olduğundan itirazın iptali davasının reddi ile % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi bilirkişi kök ve ek raporu, Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası, … tarihli Kredi Sözleşmesi, Beşiktaş …. Noterliği’nin …. Tarih ve … Yevmiye Numaralı kat ihtarnamesi ve sair evraklar hep birlikte incelenmiştir.
Mahkememizin … tarihli celsesinde, davalı tarfından yapılan itirazın, davalılardan …. yönünden olduğu, adil ve makul yargılanma hakkı gözetilerek ve davacının açık talebi doğrultusunda öncelikle takibe dayanak olan kredinin açılış tarihi, asıl borçlu şirket hesabına virman edildiği tarih, ödenmeyen taksit miktarı, akdedilen GKS çerçevesinde davacının talep edebileceği akdi ve temerrüt faiz oranı, davalı kefil yönünden İİK 68/b. Uygulanamayacağı gözetilerek ve TBK 586.maddesi nazara alınarak temerrüt tarihi ve bu suretle kabul anlamına gelmemek şartı ile takip tarihi itibari ile alacak miktarının banka kayıtları üzerinde inceleme yapılmak sureti ile tespiti amacıyla HMK. nın 273. maddesi gereğince bankacı bilirkişi marifeti ile inceleme yapılmasına karar verilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan … tarihli raporda:
“Davacı …. Bankası A.Ş. tarafından “Borçlu ve Kefillere” gönderilen Beşiktaş …. Noterliği’nin …. Tarih ve … Yevmiye Numaralı kat ihtarnamesinde belirtilen 4.221.796,62 TL’den sorumluluklarının bulunduğu bildirilmiş, … tarihinde Diyarbakır İcra Dairesi nezdinde …. Esas Dosya ile 3.923.363,18 TL (3.871.680,79 Asıl Alacak + 49.680,37 İşlemiş Temerrüt Faizi + 2.484,02 BSMV) İLAMSIZ TAKİPLERDE ÖDEME EMRİ şeklinde icra süreci başlatılmıştır. Davacı … Bankası A.Ş. davalıların …. tarihinde “MÜŞTEREK BORÇLU MÜTESELSİ KEFİL SIFATIYLA” imzaladıkları sözleşmenin 8. Sayfasının KEFALET SÖZLEŞMESİ başlığı altında yer alan “borçlandığı (kefalet dahil) veya borçlanacağı bütün paraları, işlemiş ve işleyecek faiz, masraf, anapara, akdi faizler, hesaplanacak temerrüt faizi, komisyon, her türlü masraflar…….. aşağıda imza bölümünde belirtilen ve kefilin el yazısıyla yazılı meblağı geçmemesi şartı ile talep üzerine derhal Banka’ya ödemeyi müteselsil kefil sıfatıyla birbirinden bağımsız ve ayrı olarak üstlenmeyi kabul ve taahhüt ederler.” hükmü gereği takip bakiyesinin tamamından sorumlu tutabilme hakkına sahipken, Davacı Bankanın davalıların … tarihli Kredi Sözleşmesine kefil olarak imza attıkları tarihten sonra oluşan riskleri baz alarak davalılar hakkında takip başlattığı, yerinde inceleme yetkisi kapsamında sistem üzerinde Bilirkişiliğimizce incelenen verilerden anlaşılmıştır. Bu kapsamda Davacı Bankanın davalı …. Tic. Ltd. Şti.’nin sorumlu olduğu tutarı 1.262.330,13 TL, davalı …..’ün sorumlu olduğu tutarı da 762.330,13 TL olarak kefalet sonrası oluşan borç tutarları olarak doğru hesaplandığı ve ayrıca Davacı Bankanın izlediği tüm işlem silsilelerinde Bankacılık mevzuatına aykırı bir sürece rastlanmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Mahkememizin …. tarihli celsesinde, davalıların kefil oldukları kredinin tespiti ve bu kredi kullanım miktarı hesaba virman edildiği tarih, ödenmeyen kredi miktarı, hesap kat tebliği ve kat tebliği itibariyle uygulanan ve uygulanması gereken akdi ve temerrüt faizlerinin ayrı ayrı tespit edilerek bilirkişi raporuna denetime ve hüküm kurmaya elverişli şekilde yansıtılmak suretiyle ek rapor tanzimi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi tarafından sunulan ….2022 tarihli ek raporda: “Davalı ….. Tic. Ltd. Şti.’nin sorumlu olduğu tutarın 1.262.330,13 TL, davalı ….ün sorumlu olduğu tutarın da 762.330,13 TL olarak “kefalet sonrası oluşan borç tutarları doğrultusunda” davalılar lehine doğru hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde ek rapor tanzim edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ile, davacı ile dava dışı borçlu …Ltd. Şti. firması arasında akdedilen kredi sözleşmeleri uyarınca davacı banka tarafından davalı firmaya kredi kullandırıldığı, davalıların, söz konusu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, kredi geri ödemelerinin zamanında yerine getirilmemesi üzerine Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığı, borca itiraz edilmesi üzerine iş bu davanın açılmış olduğu, davalılar tarafından sunulan cevap dilekçesi ile kefalet sözleşmesinin şekil şartlarının oluşmadığı, bu suretle geçerli olmadığından bahisle davanın reddi talep edilmiştir.
Mahkememizce taraflar arasındaki ihtilafın, davacı banka tarafından dava dışı şirkete kullandırılan kredi sebebiyle davalıların kefilliğinin geçerli olup olmadığı, geçerli ise kullandırılan kredi sebebiyle ödenmeyen borç bulunup bulunmadığı, var ise miktarı bu suretle davacının davalı aleyhine başlatmış olduğu Diyarbakır İcra Müd. … sayılı takip dosyasında takibin başlatılmasının haklı olup olmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflar arasında kredi sözleşmesi imzalandığı, söz konusu sözleşmelerden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine davacı tarafından Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden davalılar aleyhine 3.871.198,79 TL asıl alacak, 49.680,37 TL işlemiş temerrüt faizi, 2.484,02 TL BSMV olmak üzere toplam 3.923.363,18 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalılara tebliğ edildiği, davalılar tarafından süresinde 06/09/2021 tarihinde takibe itiraz edildiği, itirazın davacı alacaklıya tebliğine ilişkin icra dosyası içerisinde herhangi bir tebliğ evrakı bulunmadığı anlaşılmakla iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davacıyla dava dışı …. ltd şti arasında … tarihli 10.000.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesi akdedildi davalılar … Ltd Şti ile …. ün söz konusu kredi sözleşmesine müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı söz konusu kefaletlerin Türk Borçlar Kanunu’nun 583 ve 584. maddeleri uyarınca şekil şartlarında haiz olduğu bu suretle geçerli bir sözleşme olduğu değerlendirilmiştir.
Davacı banka tarafından davacı dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan kredilerin ödenmemesi sebebiyle davacı banka tarafından asıl borçluyu müteselsil kefillere karşı Beşiktaş …. Noterliği’nin … tarih … yevmiye nolu hesap katının dava dışı asıl borçluya … tarihinde, davalılardan …. Ltd Şti şirketine …. tarihinde, davalı ….’e ise …. tarihinde tebliğ edildiği bu sebeple davalıların temerrüde düştüğü akabinde borcun ödenmemesi sebebiyle davacı tarafından davalılar aleyhine Diyarbakır İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ile davalılardan …. yönünden 1.262.330,13 TL davalı …. üzerinden ise 762.330,13 TL takip başlatıldığı davalılar tarafından süresinde takibe itiraz edildiği yine süresinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce ödenmeyen ve bu suretle davalıların sorumlu olduğu miktarın tespiti amacıyla aldırılan ve hükmü esas alınan denetime elverişli … tarihli bilirkişi raporu ile takip tarihi itibariyle ödenmeyen borç tutarının 3.871.198,79 TL asıl alacak 49.680,37 TL işlemiş faiz 2.484,02 TL BSMV olmak üzere toplam 3.923.363,18 TL olduğu takip bedeli ve belirtilen faiz oranlarının taraflar arasındaki imzalanan sözleşme ile usul ve yasaya uygun olduğu davalılar aleyhine başlatılan takip talebindeki miktarların borç dahilinde olduğu anlaşılmış olup, her ne kadar davalı tarafından ikinci cevap dilekçesi ile davanın 3.923.363,18 TL üzerinden açıldığı ve harcın bu miktar üzerinden yatırıldığı belirtilmiş ise de iş bu davanın itirazın iptali davası olduğu ve takibe sıkı sıkı bağlı olduğu, mahkememizce verilecek kararın itirazın tamamen veya kısmen iptali ile davanın reddi yönünde olabileceği değerlendirilmekle, her ne kadar harç belirtilen miktar üzerinden yatırılmış ise de söz konusu miktarın iş bu davada taraf olmayan ancak aleyhine takip başlatılan diğer kişilerinde sorumlu olduğu miktar değerlendirilerek başlatıldığı, davalıların sorumlu olduğu miktarın ayrı bir alacak kalemi olmayıp toplam alacak miktarında belli bir oranda olduğu ayrıca dava dilekçesi ile davalıların yapmış olduğu itirazların iptalinin talep edildiği harcın fazla yatırılmasının fazla talepte bulunmak olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla davanın kabulü ile davalıların yapmış oldukları itirazların iptaline alacağın likit olduğu göz önüne alınarak İİK 67/2 maddesi uyarınca alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis kılınmıştır.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın kabulü ile davalının Diyarbakır İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasındaki itirazlarının iptali ile takibin aynı şartlarla devamına,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden takdiren 252.466,02 TL icra inkar tazminatının davalılardan (Davalı ….’ün 152.466,02 TL ile sorumlu olmak üzere )alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 268.004,94-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 47.384,42-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 220.620,52-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 127.859,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 47.384,42-TL peşin harç, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 88,10-TL tebligat, posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 48.331,82TL’nin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan Üye Üye Katip