Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1216 E. 2021/111 K. 29.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :1-
VEKİLLERİ :Av.
Av.
Av.
DAVALI :2-
VEKİLLERİ :
DAVALI :3-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :5-
VEKİLLERİ :
DAVALI :6-
VEKİLLERİ :

DAVA :
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 29/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar Vekili, Diyarbakır 10.ASHM’nin (…) Esas sayılı dava dosyasında özetle; Dava konusu trafik kazası nedeniyle; Müteveffa (..)’in davacı babası (…) için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı, 500,00 TL defin ve cenaze masrafı, davacı annesi (…) için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı, 500,00 TL defin ve cenaze masrafının fazlaya dair talep ve dava hakkımız saklı kalması kaydıyla şimdilik toplam 11.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılar (…)Sigorta AŞ ve (…) Sigorta Aş’den kusurları ve sorumlulukları oranında müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık vekalet ücretinin davalı taraflara kusurları ve sorumlulukları oranında müteselsilen ve müştereken yükletilmesini talep etmiştir.
Davacılar Vekili, Diyarbakır 10.ASHM’nin (…) esas sayılı dava dosyasında özetle; Dava konusu trafik kazası nedeniyle; Müteveffa (…)’in davacı babası (…) için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı, 500,00 TL defin ve cenaze masrafı, davacı annesi (…) için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı, 500,00 TL defin ve cenaze masrafının fazlaya dair talep ve dava hakkımız saklı kalması kaydıyla şimdilik toplam 11.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılar; (…), (…), (…) ve (…)’den kusurları ve sorumlulukları oranında müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacılara verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık vekalet ücretinin davalı taraflara kusurları ve sorumlulukları oranında müteselsilen ve müştereken yükletilmesini talep etmiştir.
YANIT :
Birleşen (…) Esas sayılı dava dosyasında davalı (…) Sigorta vekilinin cevap dilekçesinde; Davacıların mahkemeniz dosyasına sunduğu delil ve belgeleri tarafımıza tebliğe çıkartmadığından, anılan tüm belgelere karşı cevap ve itiraz haklarının saklı olduğunu, bunların tebliğinin zorunlu olduğunu, zamanaşımına ilişkin itiraz ettiklerini, usuli itirazlarını belirttiklerini şöyle ki; kazaya ilişkin zarar görenlerin ZMMS öngörülen sınırlar içinde doğrudan dava açma hakkının kaldırıldığını, sigorta kuruluşuna başvurmasının zorunlu olduğunu, kaldı ki davacılar sigorta kuruluşuna başvuruda bulunmuş ancak kendilerinden istenen evrakları sigorta kuruluşlarına ulaştırmadan dava açtıklarını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, esasa ilişkin cevaplarının; müvekkili şirket, karayolları trafik kanunu’nun 91. maddesi ve zorunlu mali mesuliyet sigortası (zmms) uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, kusur oranlarının tespiti için hem ATK’ya hem de karayolları genel müdürlüğü fen heyeti’nden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, Tazminat oranı ve miktarının tespiti için yukarıdaki hususlar tamamlandığında aktüer bilirkişiden rapor alınarak gerçek zararın tespit ettirilmesini, kaza nedeniyle davacı tarafa yapılan ödemelerin mahsup edilmesini, davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
Birleşen (…) Esas sayılı dava dosyasında davalı (…) Sigorta vekilinin cevap dilekçesinde; Davacılar tarafından kendilerine tebliğ edilmeyen delillerine ilişkin cevap haklarının saklı olduğunu, Kusur yönünden dosyanın ATK’ya gönderilmesi gerektiğini, SGK ve Sosyal Hiz. Bak. gelir sağlayıp sağlamadıklarının araştırılmasını, tazminat hesabının aktüer bilirkişisi tarafından yapılmasını, dava şartının yerine getirilmemesi sebebiyle davanın reddini, esas incelemesine geçilmesi halinde davanın esastan reddini, yargılama gideri ve yasal vekalet ücretinin davacıya yükletilmesi savunmuştur.
Birleşen (…) Esas sayılı dava dosyasında davalılar vekili Av. (…) cevap dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden (…)’un olay günü kaza yerinde olmadığını, müvekkilinin kaza ile bir ilgisinin bulunmadığını, ceza davasında (…) ve (…) ‘in taraf olduğu, husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalılar aleyhine Diyarbakır 8.ASHM’de manevi tazminat davası görüldüğünü, aynı alacak için açılan iş bu davanın derdestlikten reddi gerektiği, davaların birleştirilmesi gerektiği, desteklik ilişkisi gerçekleşmediğinden tazminat talep edilemeyeceğini, ölenin 31 aylık çocuk olduğunu, kazada kusurun (…)’in kusurundan meydana geldiği, bilirkişi raporu ile bu durumun sabit olduğu, kazada anne ve babanın kusurlu olduğu, yeni yürümeye başlayan çocuğun parkta yürütülüyor gibi yürütüldüğü, yaya geçidinin olmadığını, davanın reddini savunmuştur.
Birleşen (…) Esas sayılı dava dosyasında davalılar vekili Av. (…) cevap dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden (…)’in olay günü kaza yerinde olmadığını, müvekkilinin kaza ile bir ilgisinin bulunmadığını, ceza davasında (…) ve (…)’in taraf olduğu, husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalılar aleyhine Diyarbakır 8.ASHM’de manevi tazminat davası görüldüğünü, aynı alacak için açılan iş bu davanın derdestlikten reddi gerektiği, davaların birleştirilmesi gerektiği, kusurun müvekkilinde olmadığını, ailenin bakım ve gözetim yükümlülüğünü ihlal ettiğini, tazminat miktarının fahiş olduğunu, yetiştirme giderlerinin düşülmesi gerektiği, davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER : Dava ve Cevap dilekçeleri, trafik kayıtları, hasar dosyası, poliçe, kurum yazı cevapları, ATK raporları, Bilirkişi raporu, Diyarbakır 8.ASHM’nin (…)E., Diyarbakır 6.ACM’nin (…) E sayılı dosyaları vs.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Somut olayda 13/07/2018 günü saat: 23:09 sıralarında sürücü (…) sevk ve idaresindeki (…) plakalı araç ile (…) kavşağı yönünden gelerek (…) bulvarı üzerinde sol şeritte, önündeki (…)’in kullandığı (…) plaka sayılı araçla yarış eder vaziyette, birbirlerine yol vermeden aynı istikamette ilerlerken tehlikeli şerit değiştirerek (…) önüne geldiğinde ani olarak önündeki aracın sağından geçmek istediği, bu sırada (…) Blv. (…) Merkezi önünde karşıdan karşıya geçmeye çalışan yaya vaziyette (…), (…) ve (…)’e aracının ön ve sağ ön kısımları ile çarpması sonucu (…)’in ölümü ve diğerlerinin yaralamasına neden olan olay meydana gelmiştir.
Kazaya karışan (…) plakalı aracın kaza tarihinde davalı (…) sigorta nezdinde 04/06/2018 – 04/06/2019 tarihleri arasında geçerli (…) nolu ZMMS ile sigortalı olduğu, diğer araç davalı (…) sigorta nezdinde 25/11/2017 – 25/11/2018 tarihleri arasında geçerli (…) no’lu (…) poliçesi ile sigortalıdır.
2918 Sayılı Yasanın 3.maddesine göre işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alacısı sıfatıyla sicilde kayıtlı görünen veya aracın uzun süreli kiralama , ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufta bulunduğu ispat edilirse bu kimse işleten sayılır. Aynı yasanın 85.maddesine göre bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne sebep olursa motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olur. TBK 49.maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Kazaya karışan (…) plakalı araç kaza tarihi olan 13/07/2018 tarihinde davalı (…) adına, (…) plakalı araç ise davalı (…) adına kayıtlıdır. Aracın işleteni olan davalıların hukuki sorumluluğu KTK 85. Maddede açıklanmış olup davalıların husumet itirazı yersizdir.
Bilindiği üzere, bir davanın derdest olması demek, davanın görülmekte olması anlamını taşımaktadır. Derdest (görülmekte) olan dava, yeniden (tekrar) açılamaz. Zira, davacının aynı davayı yeniden açmasında korunmaya değer bir hukukî yararı yoktur.
Bir davanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan reddedilebilmesi için;
(i) Aynı davanın iki kere açılmış olması,
(ii) Birinci davanın görülmekte (derdest) olması,
(iii) Birinci dava ile ikinci davanın aynı dava (tarafların, davanın konusunun ve dava sebebinin aynı) olması, koşullarının birlikte gerçekleşmesi gereklidir.
Somut olayda Mahkememizin (…) Esas sayılı dosyası ile iş bu davaların tarafları aynı olmadığı gibi dava konusu taleplerde farklıdır. (…) Esas sayılı dosya manevi tazminata ilişkin olup davalı sigorta şirketleri bu dosyada taraf değildir. Bu nedenlerle davalıların derdestlik itirazı yersizdir.
Davanın 2918 sayılı KTK’nun 97. maddesinde değişiklik getiren 6704 sayılı kanunun yürürlük tarihinden sonra (13/12/2018 tarihinde) açıldığı; dolayısıyla dava açıldığı tarihte sigorta şirketine başvuruya ilişkin ön şartın, dava şartı olarak ön görüldüğü, 26 Nisan 2016 tarih ve 29695 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesinde yapılan değişiklik ile dava açılmadan önce sigorta şirketine başvurunun zorunlu olduğu zarar görene bu konuda herhangi bir seçimlik hakkı tanınmadığı ve bu hususunun HMK 114/2 ‘de sayılan dava şartlarından olduğu, davalı (…) sigorta nezdinde davacının başvurusu üzerine (…) sayılı hasar dosyası, teklif edilen ödemenin kabul edilmemesi nedeni ile ödeme yapılmadığı, Davalı (…) sigorta nezdinde davacının başvurusu üzerine (…) sayılı hasar dosyası açıldığı ve ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Diyarbakır 6.ACM’nin (…) Esas sayılı dosyasında; yargılamanın devam ettiği, (…)’in kaza nedeni ile yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı yönünde rapor tanzimi için dosyanın ATK’ya gönderildiği, raporun henüz gelmediği, ATK kusur raporunda sanık sürücü (…)’un asli kusurlu, sanık sürücü (…)’in tali kusurlu olduğu, müşteki yayaların olayda kusuru olmadığı yönünde görüş sunulduğu görülmüştür.
İTÜ Öğretim üyelerinden oluşan Bilirkişi Heyet raporunda özetle; *Davalı sürücü (…) %75 oranında asli kusurlu, *Davalı sürücü (…) %25 oranında tali kusurlu, *yayalara atfı kabil kusurun bulunmadığı şeklinde rapor sunmuşlardır.
30/06/2019 tarihli Aktüerya Bilirkişi raporunda özetle; *Anne (…)’in 47.214,50TL destekten yoksun kalma tazminatının 35.410,87 TL’sini (…) Sigorta A.Ş’den, 11.803,63TL’sini (…) Sigorta A.Ş’den isteyebileceği, *Baba (…)’in 25.431,69 TL destekten yoksun kalma tazminatının 35.410,87 TL’sini (…) Sigorta A.Ş’den, 6.357,92TL’sini (…) Sigorta A.Ş.’den isteyebileceği yönünde rapor sunduğu anlaşılmıştır.
…. Bilirkişisinin 16/09/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda; *Anne (…)’in 73.590,81TL destekten yoksun kaldığı, bu tazminatın 55.193,11 TL’sini %75 kusurlu (…) Sigorta A.Ş’den, 18.397,70TL’sini %25 kusurlu (…) Sigorta A.Ş’den isteyebileceği, *Baba (…)’in 35.900,56TL destekten yoksun kaldığı, bu tazminatın 26.925,42TL’sini %75 kusurlu (…) Sigorta A.Ş’den, 8.975,14TL’sini %25 kusurlu (…) Sigorta A.Ş.’den isteyebileceği yönünde rapor sunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 20/09/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle, dava değeri miktarını 109.491,37 TL’ye yükselttiğini belirtmiştir. SGK tarafından davacıya dava konusu kaza nedeni ile ödenmiş rücuya tabi bir alacak bulunmadığı görülmüştür.
(…) B.Şehir Belediye Başkanlığı’nın (…) tarihli yazısı ile (Cenaze Nakil, Tabuk Taşı, Briket, Mezar Açma, Kefenleme, Defin vb.) tutarı 2018 yılı itibari ile yaklaşık 650 TL olduğu, söz konusu hizmetlerin belediye tarafından ücretsiz karşılandığı, taziye giderleri ve misafir ağırlama giderlerinin dahil olmadığını belirtmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 185. madde hükmü gereğince, anne-baba birlikte çocukların bakımından sorumludur, aynı Yasa’nın 327. maddesinde ise “Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır” denilmektedir. Her babanın ve annenin çocuğunu belli bir yaşa kadar büyütmek, yetiştirmek ödevi olup çocuğun ölümü nedeni ile artık yapılması gerekmeyecek yetiştirme giderlerinin belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesi gerekmektedir. Yargıtay 17.Hukuk Daire ilkelerine göre; anne ve baba çalışıyorsa anne ve babadan ayrı ayrı %5’er, anne çalışmıyorsa sadece babadan %5 oranında yetiştirme gideri düşülmesi gerekmektedir.
Trafik kazası sonucu ölen çocuk ölmeseydi ana ve babaya bakması muhtemeldir. Uygulamada çocuğun 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ana ve babasına destek olacağı varsayılmaktadır. Ancak ileriki yaşlarda çocuğun büyüyerek evleneceği ve en az iki çocuğunun olacağı, gelirinin bir kısmını ana ve babasına da ayıracağı varsayılır. Bu şartlarda çocuğun gelir elde etmesi ile birlikte, evleninceye kadar gelirinin yarısını kendisine ayıracağı yarısını da ana ve babası ile paylaşacağı varsayılması hayatın olağan akışına uygun düşecektir. Ancak çocuk yaşasa idi ileriki yıllarda evlenecektir. Evlenmesi ile birlikte pay esasına göre 2 pay desteğe ayrılacak, 2 pay eşine, birer pay ana ve babaya verilecektir. Destek, ileriki yıllarda evlenmesi ile birlikte bir süre sonra ilk çocuğu ve yine bir süre sonra ikinci çocuğu olacağı varsayılır. Bu nedenle çocukların olacağı süreler içinde desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer pay ayrılacak ve ana ve babaya da birer pay verilecektir. Bu durumda ana ve babanın payları 1/8 olacaktır.
Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda hazırlanan aktüer bilirkişi ek raporuna itibar edilerek davacılara veya vefat edene atfı kabili kusur bulunmadığından, müterafik kusur indirimi şartları da oluşmadığından davacılar vekilinin ıslah ve 09/07/2020 tarihli celsedeki maddi hatanın düzeltilmesine ilişkin beyanı ile tamamlama harcını da yatırdığı gözetilerek yine örf ve adete göre yapılan misafir ağırlama, hayır hasenat giderlerini içermeyen, yapılması gereken makul, cenaze ve defin masraflarının belediye tarafından ücretsiz olarak yapıldığı, bu haliyle talep edilebilecek cenaze gideri bulunmadığından destekten yoksun kalma isteklerinin ayrı ayrı kabulüne, cenaze giderleri yönünden dava ve birleşen davaların reddine karar verilmiş; verilen bu hükme karşı davalılar (…) ve (…) vekili, davalı (…) Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacıların ve diğer davalıların istinaf başvurusunun olmadığı anlaşılmıştır. İstinaf incelemesinde; Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi (…) E., (…) K. Sayılı kararı ile verilen karar özetle “….Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı uyarınca sigorta şirketlerinin trafik kazalarından doğan tazminat sorumluluğunun tespitinde ZMMS Genel Şartlarının nazara alınamayacağı açıktır…. hesabında genel şartlar ile getirilen TRH 2010 ve 1,8 teknik faiz düzenlemesinin Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı uyarınca uygulanma ihtimali kalmadığından, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereği ve AYM iptal kararı doğrultusunda belirlenen esaslara göre aktüerya raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır….” gerekçesi ile kaldırılmış, mahkememizce verilen bu karar doğrultusunda bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişiden alınan bu raporun, BAM kaldırma kararından önceki verilen hükümden daha fazla miktarda çıkmış olduğu anlaşılmış; istinaf yoluna davalılar tarafından başvurulmuş olması nedeniyle “usuli kazanılmış hak” çerçevesinde yukarıda açıklanan gerekçelerle kaldırma öncesi verilen miktarla sınırlı olmak üzere hüküm tesis edilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizce verilen karar ve Diyarbakır BAM kaldırma kararı sonrası bu ilama göre bilirkişi raporu alınmış ise de istinaf eden tarafın sıfatı ve usuli kazanılmış hak ilkesi çerçevesinde mahkememizce verilen ilk hükmü tekrarla:
1-Dava ve birleşen davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE; a)73.590,81TL tazminatın 55.193,11TL’sinin (…) Sigorta A.Ş’DEN Poliçe limitleriyle sınırlı olmak ve birleşen dava tarihi olan 13/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalılar (…) ve (…)’dan olay tarihi olan 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olmak kaydıyla müteselsilen ve müştereken tahsiliyle davacı (…)’e verilmesine,
b) Bakiye 18.397,70TL’nin (…) Sigorta A.Ş.’den poliçe limitleriyle sınırlı olmak ve 24/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla diğer davalılar (…) ve (…)’den 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı (…)’e verilmesine,
2-a)35.900,56TL tazminatın 26.925,42 TL’sinin (…) Sigorta A.Ş’DEN Poliçe limitleriyle sınırlı olmak ve birleşen dava tarihi olan 13/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalılar (…) ve (…)’dan olay tarihi olan 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlu olmak kaydıyla müteselsilen ve müştereken tahsiliyle davacı (…)’e verilmesine,
b) Bakiye 8.975,14 TL’nin (…) Sigorta A.Ş.’den poliçe limitleriyle sınırlı olmak ve 24/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla diğer davalılar (…) ve (…)’den 13/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak kaydıyla müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı (…)’e verilmesine,
c) Fazlaya ilişkin 1.000,00 TL Cenaze gideri yönünden dava ve birleşen davaların REDDİNE,
3-Hüküm tarihinde alınması gerekli 7.547,67 TL karar ve ilam harcın yatırılan 37,58TLx2=75,16 TL ile 299,00TL ıslah harcı ve 37,40 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 411,56 TL’nin mahsubu ile 7.136.11 TL harcın dava ve birleşen davalılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacıların ödediği 35,90×2=71,80 TL başvurma harcı ile 37,58×2=75,16TL Peşin harç ve 299,00TL ve 37,40TL olmak üzere toplam 483,36 TL’nin dava ve birleşen davalılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara müteselsilen ve müştereken verilmesine,
5-Davacının dava ve birleşen dava dosyalarında karşıladığı 443,50 TL tebligat yargılama giderinin kabul-ret oranına göre 4,43 TL’nin davacılar üzerinde bırakılmasına, bakiye 439,07TL dava ve birleşen davalılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara müteselsilen ve müştereken verilmesine,
6-Vekille temsil edilen davacılar yararına, yürürlükteki AAÜT uyarınca 14.351,68TL vekalet ücreti tayin ve takdiri ile dava ve birleşen davalılarından müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara müteselsilen ve müştereken verilmesine,
7-Vekille temsil edilen davalılar yararına, yürürlükteki AAÜT uyarınca 1.000,00 TL vekalet ücreti tayin ve takdiri ile davacılardan müteselsilen ve müştereken tahsili ile dava ve birleşen davalılara müteselsilen ve müştereken verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan, artan avansın kararın kesinleşmesinden sonra ilgilisine resen iadesine,
Dair, Davalı (…) Vekili Av. (…), Davacı (…) Davalı Vekili Av. (…), Davalı Vekili Av. (…)’ın yüzüne karşı verilen karara 6100 Sayılı HMK’nın 341 vd. Hükümleri doğrultusunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2 haftalık) süre içerisinde Mahkememize yahut başka bir yer Mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve gerekli harç ve giderlerinin tamamını ödemek suretiyle Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yoluna başvurulabileceğine karar verildi.

Katip Hakim