Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1146 E. 2022/372 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
TÜRK MİLLETİ ADINA
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli)
DAVA TARİHİ : 18/06/2021
KARAR TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı Mahkememiz sunmuş olduğu dava dilekçesinde; Müvekkili………’ in sevk ve idaresinde bulunan ……… plakalı aracın 04.04.2017 tarihinde ……. istikametinden gelip …….. Şehir merkezi istikametine doğru seyir halinde iken ……… üç tepe mevkiinde yaşanan tek taraflı trafik kazası sonucu takla attığını ve söz konusu kaza sonucunda müvekkilinin ağır yaralandığını, müvekkilinin kaza tarihi itibariyle ilaç satış mümessili olup, ekte de sunulu olan ocak ve şubat 2017 aylarına ilişkin bordrolardan görüleceği üzere şubat ayındaki brüt maaşının 2.350,00 TL olduğunu, kazaya karışan aracın kaza tespit tutanağında da belirtildiği üzere ……… A.Ş. adına kayıtlı olup, kaza tarihinde müvekkilin çalıştığı ………. A.Ş tarafından şirket bünyesinde ilaç satış mümessili olarak çalışan müvekkil ……….’e işi gereği tahsis edildiğini, kaza günü de firma tarafından yapılan görevlendirme sonucu müvekkil kendisine şirket tarafından tahsis edilen araçla ………..’a gittiğini, müvekkilinin 12.12.2016 tarihinden itibaren ……..A.Ş bünyesinde çalışmaya başladığını, kaza tarihinde de firmanın çalışanı olduğunu, şirket tarafından, dava konusu olay ve iddia olunan taleplerden doğan riskin bertaraf edilmesi için çeşitli sigorta şirketleri ile birçok sigorta poliçeleri akdedildiğini, bu doğrultuda ekte yer verilmiş olan poliçe vadesinin 16.01.2017-31.12.2017 tarihleri arasında olan İşveren Mali Mesuliyet ve Ferdi Kaza Sigortalarını içerisinde barındıran Kombine Sigorta Poliçesi (Poliçe Örneği Ek-3) ……… A.Ş ile davalı ………. A.Ş. Arasında tanzim edildiğini, görüleceği üzere dava konusu 04.04.2017 tarihli kazada poliçe vadesi tarihleri arasında gerçekleştiğini, bu poliçede daimi maluliyet tazminatı sigortanın kapsamında olduğunu, müvekkilin sürekli iş göremezlik zararı mevcut olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin bu teminat kapsamındaki zararlarının davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkilinin geçirdiği trafik kazası sonrasında farklı hastanelerde çeşitli tedaviler görmüş ve cerrahi operasyonlar geçirdiğini, müvekkil ameliyat olduktan belli bir süre sonra tekrardan sırt ağrıları başladığını ve ………. Hastanesine 06.09.2018 tarihinde gittiğini, yapılan muayenede müvekkilin sırt bölgesine yerleştirilen setin yer değiştirdiği ve fazlalık olduğundan mekanik ağrı yaptığı tespit edildiğini ve setin çıkarılması için müvekkilinin tekrardan ameliyata alındığını, 08.09.2018 tarihinde hastaneden taburcu edildiğini, müvekkilinin geçirdiği ameliyatlardan ötürü halen tedavisine devam ettiğini, belirli periyotlarla hastaneye kontrollere gittiğini, dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, ayrıca kaza sonrasında “trafik güvenliğini tehlikeye sokma” suçundan……….Başsavcılığınca başlatılan………. sayılı soruşturması sonucunda da suça konu fiilin işlenmediğinin sabit olduğundan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, müvekkilinin uğradığı zararın tazmini için öncelikle müvekkil adına …….. A.Ş tarafından davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış olup, sigorta şirketi tarafından ………. sayılı hasar dosyası oluşturulduğunu, ………. A.Ş ‘nin davalı Generali Sigorta Anonim Şirketi’ne yaptığı başvuru ” …….Kaza Genel Şartları, 20- Mürürü Zaman maddesi (Sigorta mukavelesinden doğan bütün mutalebeler iki yılda mürürü zamana uğrar.) gereğince talep teminat dışı değerlendirilmiş olup, herhangi bir tazminat ödemesi yapılmayacaktır” gerekçesiyle başvuru reddedildiğini, daha sonra müvekkil ……….’in kendi adına davalı sigorta şirketine başvuru yaptığını, sigorta şirketi tarafından yeni bir hasar dosyası açılmayıp öncelikle başvuran ……… Ticaret A.Ş’ nin ………. sayılı hasar dosyası üzerinden inceleme yapıldığını, akabinden sigorta şirketi tarafından müvekkiline de …………. A.Ş ‘ye verilen ret yazısı aynı gerekçeyle cevap olarak verildiğini, sigorta şirketinin tazminatın zamanaşımına uğraması gerekçesiyle ödeme yapmamasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin kazadan hemen sonra aldığı 07.12.2017 tarihli Ankara Kurum Sağlık Kurulu raporunun geçici olup müvekkilin tıbbi tedavisinin devam ettiğini belirtmiş, bu nedenle yargılama sırasında alınacak olan bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerini HMK madde 107’ye göre arttırmak ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla (Belirsiz Alacak Davası) şimdilik 50,00 TL Sürekli İş Göremezlik tazminatının kaza tarihi olan 04.04.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı sigorta şirketi vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; davacının sevk ve idaresindeki …….. sayı plakalı araç ile 04.04.2017 tarihinde bir trafik kazası geçirdiğini ve bu kazadan ötürü yaralanarak kalıcı araza maruz kaldığını iddia ederek, müvekkili sigorta şirketinin jeranı olup, poliçe limitlerinin %50’si ile sorumlu bulunduğu ……….. nolu………Kaza Sigorta Poliçesi teminatından maluliyet tazminatı talep ettiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber, söz konusu poliçeye göre tüm sigortacıların toplam sorumluluk teminatı, sakatlanma ya da ölüm halinde azami 175.000,00 TL ile ve poliçe sorumluluk hisseleri kadar sınırlı olduğunu, ancak bu otomatikman her olayda ödenmesi gereken bir meblağ olmayıp, gerçek zarar ve sigortacıların poliçedeki hisseleri oranındaki limit ile sorumlu olduğunu, ne var ki somut olayda, davacının tüm hakları zamanaşımına uğradığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, ………. nolu …….. Kaza Sigorta Poliçesi özel şartlarına göre bir kaza durumunda, zarar görenin (mağdur işçinin) poliçe sigortalısının iş yerinde çalıştığı ve SGK kayıtlarının mevcut olduğunun ispatlanması gerektiğini, öte yandan, zarara sebebiyet veren olayın, poliçedeki riziko adresi içinde vuku bulması gerektiğini, tüm bunların mahkemece araştırılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, yapılacak yargılama neticesinde davacının taleplerinin bir an için poliçe teminatı içinde bulunduğu varsayılsa dahi, iddia olunan kalıcı sakatlığın kaza ile illiyet bağının bulunduğunun ve oranının, mer’i yasa ve yönetmeliklere uygun olarak tam teşekküllü üniversite hastanesinden ya da Adli Tıp Kurumunun ilgili ihtisas dairesinden raporlandırılması gerektiğini, somut olaya bakıldığında, davacının kendi yaralanmasından %100 asli ve tek kusurlu olduğu ve bundan dolayı da müterafik kusurlu olduğunun kabulünün gerektiğini, hal böyle olunca, 6098 sayılı TBK.nun 51. ve 52. madde hükümleri uyarınca gerekli indirimlerin yapılması gerektiğini belirtmiş, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini Mahkememizden talep etmiştir.
Davacı vekili cevap dilekçesine karşı sunmuş olduğu cevaba cevap dilekçesinde; Davalı sigorta şirketinin ferdi kaza sigortası genel şartları madde 20’deki düzenlemeye göre sigortadan doğan alacakların 2 yıl içinde talep edilmesi gerektiği, kaza tarihiyle yasal sürecin başlaması arasında 4 yılı aşkın bir süre olduğundan zamaşımına uğradığı iddiaları haksız ve hukuka aykırı olduğunu, dava dilekçesinde de detaylıca değindiğimiz üzere müvekkilin ferdi kaza sigortasından doğan alacakları zamanaşımına uğramadığını, ferdi kaza sigorta genel şartları madde 20′ de her ne kadar davaya konu taleplerin 2 yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı belirtilmişse de, daimi maluliyette zamanaşımının hangi tarihten başlayacağı belirtilmemiş, bununla ilgili düzenleme ferdi kaza sigortası genel şartları madde 8′ de düzenlendiğini, müvekkilinin tıbbi tedavisi devam ettiği için zamanaşımı süresi başlamamış olup, müvekkilin devam eden tıbbi tedavi süreciyle ilgili dava dilekçesinde ayrıntılı beyanda bulunduklarını, davalı tarafın cevap dilekçesinde müvekkilinin poliçe sigortalısının iş yerinde çalıştığı ve SGK kayıtlarının mevcut olduğunun ispatlanması gerektiğinin, öte yandan zarara sebebiyet veren olayın poliçedeki riziko adresi içinde vuku bulması gerektiği iddiasında bulunduğunu, dava dilekçesinde tensiple birlikte talep ettikleri Diyarbakır 3.İş Mahkemesi’nin ……… esas sayılı dosyasında toplanan deliller incelendiğinde, müvekkilinin poliçe sigortalısı iş yerinin çalışanı olduğunun ve söz konusu kazanın iş kazası olduğuna dair SGK evraklarının bulunduğu görüleceğini, bunun yanı sıra mahkemece gerek görüldüğü takdirde bu hususta Sosyal Güvenlik Kurumundan da gerekli evraklar talep edildiğinde müvekkilin kaza tarihinde poliçe sigortalısı iş yerinin çalışanı olduğu ve dava konusu kazanın iş kazası olduğu tespit edileceğini, bu nedenle davalının itirazlarının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cevaba cevap dilekçesi, sigorta poliçesi, hastane evrakları, vs…
GEREKÇE :
Dava, ferdi kaza sigortası poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dosya kapsamına göre 16/01/2017 başlangıç ve 31.12.2017 vade sonu tarihli ferdi kaza sigorta poliçesi düzenlendiği, 04.04.20217 tarihinde meydana gelen kazanın poliçe teminat süresi içinde gerçekleştiği sabittir.
6102 Sayılı TTK 1420. maddesi, genel olarak, sigorta sözleşmelerinden doğan bütün taleplerin iki yılda zamanaşımına uğrayacağını düzenlemiştir. Bu düzenleme Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları’nın 20. maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. Yine genel şartların daimi maluliyeti düzenleyen 8-B maddesi,işbu poliçe ile temin edilen bir kazanın, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren iki sene zarfındadaimi surette maluliyetine sebebiyet verdiği takdirde tıbbi tedavinin sona ermesini ve daimi maluliyetin kat’i surette tespitini müteakip, daimi maluliyet sigorta bedelininbelirtilen nisbetlerdahilinde kendisine ödeneceğini öngörmektedir.
Yukarda belirtildiği üzere kaza, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren iki sene zarfında daimi surette maluliyetine sebebiyet verdiği takdirde, tıbbi tedavinin sona ermesini ve daimi maluliyetin kati surette tespitini müteakip tazminat sigortalıya ödenir denilerek daimi maluliyet tazminatı ödeme şartları belirlenmiştir. Gerek Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları’nın 8/B maddesinde, gerekse davalı tarafından düzenlenen poliçenin özel şartında, herhangi bir daimi sakatlığın tespitinden sonra tazminatın ödeneceği ilkesi benimsenmiştir. Maluliyet konusunda kesin tespitin yapılması ile poliçe kapsamındaki daimi maluliyet tazminatı yönünden muacceliyet şartı gerçekleşmiş olacağından, bu zarara ilişkin zamanaşımı süresinin de anılan husus gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği açıktır. ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 27.05.2019 tarih ……… Esas ……. Karar sayılı ilamı)
Somut olayda davacı geçirdiği trafik kazası sonucu malul kaldığını iddia ederek poliçede verilen kalıcı sakatlık teminatını talep etmiştir. Olay, 04.04.2017 tarihinde meydana gelmiş ise de olay sonucu oluşan maluliyet durumu aynı tarihte ortaya çıkmayıp, ancak uygulanan tedaviler sonucu sağlanan iyileşme göz önüne alınıp, meydana gelen yaralanmanın bıraktığı tüm etki ve fonksiyon kayıpları bir arada değerlendirilmek suretiyle tespiti mümkündür. Bu nedenle kalıcı sakatlık teminatına bağlı olarak tazminat talebinde bulunabilmek için öncelikle kalıcı sakatlık halinin tespiti gerekmektedir. Davacının maluliyeti SGK Başkanlığı Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi Sağlık Kurulu’nun 07.12.2017 tarihli raporu ile tespit edilmekle davacının poliçenin maluliyet teminatını talep etme hakkının bu tarihten itibaren başladığının kabulü gerekir. Sağlık kurulu raporu tarihi olan 07.12.2017 tarihi olup, davanın da söz konusu rapora dayalı olarak açılmış olmasına göre 6102 sayılı TTK m. 1420uyarınca 2 yıllık sürenin rapor tarihinden itibaren hesaplanması gerektiğinden dava tarihi olan 18.06.2021 tarihi itibariyle bu süre dolduğundan zamanaşımı süresinin geçtiğinin kabulü gerekmiş ve aşağıdaki şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ZAMANAŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2-Dava açılırken harç alınmadığı anlaşıldığından 80,70 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-E-Tebligat gideri olarak harcanan toplamda 33,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 50,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuya ödenen 1.320 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mankemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2022

Katip Hakim

İşbu evrak DYS ortamında E-İMZA ile imzalanmıştır