Emsal Mahkeme Kararı Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1095 E. 2021/68 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
DİYARBAKIR
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI / KARŞI DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI / KARŞI DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVA :
DAVA TARİHİ : 07/10/2020
KARAR TARİHİ: 28/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Asıl davada davacı vekili dilekçesinde özetle: Davalı şirket ile müvekkili … arasında 17.01.2016 tarihli müvekkilinin koordinatör olarak adlandırıldığı danışmanlık sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme kapsamında müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, davalının sözleşmeyi ihlal ettiğini, davalının temerrüde düşürüldüğünü beyanla fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 182.371,00 TL’nin davalıdan tahsilini, bu alacağa temerrüt tarihinden itibaren sözleşme gereği aylık %3 faiz uygulanmasına, alacağının temini amacıyla davalıya ait taşınmaz mallara, idare aleyhine davalı şirket tarafından Diyarbakır … İcra Müdürlüğü kanalıyla Van …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına, idareden olan alacaklarının üzerine ve bu iş için alınan ve parası ödenen 2 adet JCB menkul mal iş makineleri üzerine ve kaydına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını veya İİK 257 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini ve davanın kabulüne karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın dilekçesindeki tüm beyan ve taleplerinin gerçeğe aykırı ve kötü niyetli olduğunu, davacı kendi içinde çelişki içeren beyan ve taleplerle yargı makamını yönlendirmeye, müvekkili şirketten haksız ve hukuka aykırı bir biçimde menfaat elde etmeye çalıştığını, davacının kötü niyetli bir şekilde hareket ederek, koordinatörlük görevi sona ermesine rağmen sözleşmeye aykırı ilave ve haksız taleplerde bulunması, müvekkili şirketi maddi ve manevi olarak zarara sokmaya yönelik girişimleri üzerine, şirketin davacıya karşı güveninin sarsıldığını, bu nedenle davacıya Koordinatörlük Sözleşmesi gereğince verilen Diyarbakır … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı vekaletname, … tarih ve … yevmiye nolu vekaletname ve … tarih ve … yevmiye nolu vekaletnamelerin, Diyarbakır … Noterliğince … tarihinde düzenlenen … yevmiye onaylı azilnameyle sona erdirildiğini, davacı, sözleşme gereği müvekkil şirketten hiçbir alacağı kalmamasına; hatta yapılan hatalı hesap sonucu haksız bir biçimde ödenen 456.309,00 TL’yi almasına rağmen haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun taleplerini sürdürdüğünü, davacının dayanaktan yoksun, hukuka aykırı, haksız ve kötü niyetli tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ile müvekkili arasında 17.01.2016 tarihli danışmanlık sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeden kaynaklı olarak davalı aleyhine Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile alacak davası açıldığını, işbu davada ise diğer üç alacak kaleminin talep edidliğini, ‘‘Eski… Peyzaj Düzenleme … Etap Yapım İşi’’ ihalesini davalı şirketin üstlendiğini, müvekkiline düşen eksik ödenen fiyat farkları için …. no.lu hakkediş tutarının, %/3’lük geçici kabul noksanlıkları kesinti bedellerinin de davalıya ödendiğini, yine bitkisel toprak işeri bedelinin 1/3 tutarının da davalı şirkete ödendiğini ileri sürerek, fazlaya dair haklarını saklı tutarak müvekkilinin payına düşen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini; işbu dosyanın dava konusu ve tarafları aynı olan aralarında açık irtibat olan Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Asıl, karşı ve birleşen davalar, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
HMK’ nun 2. maddesi dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesini görevli kılmıştır.
Somut olayda, asıl ve birleşen dava yönünden davacı talebinin, davalı ile aralarında bulunan 17.01.2016 tarihli koordinatörlük ve danışmanlık sözleşmesi kapsamında alacak istemine ilişkin olduğu, aynı sözleşmeye dayalı karşı davanın sözleşme kapsamında fazladan ücret ödendiği iddiasına dayalı olduğu, söz konusu sözleşmenin , 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde sayılan, diğer anlatımla bu maddede TBK’na atıf yapan sözleşmelere ilişkin olmadığından mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacının tacir sıfatının bulunmadığı, diğer anlatımla her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde de olmadığı saptanmakla, HMK 2 mad. gereğince dava esası ve HMK 390/1 mad. gereğince tedbir talebi yönünden görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu saptanmıştır.
HMK 114/1-c maddesi gereğince, mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin dava şartının, HMK nun 115 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında re’ sen dikkate alınması gerektiği gözetilerek, mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca asıl ve birleşen davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın nöbetçi DİYARBAKIR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtarına,
Dair, dosya üzerinden kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/10/2021

Başkan Üye Üye Katip