Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/807 E. 2022/1397 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2022/807
KARAR NO : 2022/1397

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BALIKESİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/1141
KARAR NO : 2022/62
KARAR TARİHİ : 19/01/2022
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 19/02/2022
DAVACI : … –

VEKİLLERİ : Av. … – [35867-27685-37281] UETS
Av. … – [35867-27685-37281] UETS
DAVALI : 1 -… –

VEKİLİ : Av. … – [16121-21887-52297] UETS
DAVALI : 2 -… –
VEKİLİ : Av. … IRMAK – [16990-99778-26535] UETS
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 06/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/07/2022
Mahalli mahkemesince davanın görevsizlik nedeniyle reddine dair verilen karara süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili kurumun Bursa 2. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Balıkesir İletim Şebekeleri İşletme ve Bakım Müdürlüğünce tüketilen su miktarına ilişkin olarak … BASKİ Genel Müdürlüğünce abone sözleşmesi gereği gönderilen su faturalarına 2018/10. dönem ile 2019/2 dönem arasındaki 5 adet faturadan her birine 729,34.-TL olmak üzere toplam 3.646,70.-TL katı atık bedeli ücreti yansıtıldığını, 2560 ve ve 2872 sayılı Kanunlar çerçevesinde BASKİ Genel Müdürlüğü tarafından tahsil edilen çevre temizlik vergisine ilaveten katı atık bedeli de talep ve tahsil edildiğini, bu durumun tipik bir çifte vergilendirme olduğunu belirterek müvekkili ile davalılar arasındaki katı atık bedeli ile ilgili muarazanın giderilmesine, BASKİ tarafından gönderilen faturalara yansıtılan toplam 3.646,70.-TL’lik atı atı bedelinin her bir faturanın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte teşekküllerine iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde, davaya dahil edilmelerinin yasal dayanağının bulunmadığını, dava konusu bedellerin … bünyesindeki Baski tarafından tahsil edildiğini, söz konusu katı atık bedeline ilişkin Altıeylül ilçesi belediye meclis kararının Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından onandığını, tahsilatın Baski tarafından gerçekleştirildiğini, husumetin Baskiye yöneltilmesini, husumet yokluğundan reddini talep ettiklerini, davacının çevre temizlik vergisi tahsil edilirken ayrıca katı atık bedeli tahsil edilmesinin hukuka aykırı olduğu iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, katı atık bedeli ve atık su bedelinin toplam sistem maliyet yoluyla hesaplandığını bu hesaplarınken Belediye Gelirleri Kanunun 44. maddesi gereği alınan çevre temizlik vergisinin toplam sistem maliyetinden çıkarılması gerektiğinin düzenlendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde, katı atık bedellerinin kurumları tarafından tahsil edildiğini ancak ilçe belediyelerine aktarıldığını, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, çevre temizlik vergisi ile katı atık bedelinin tamamen farklı kalemler olduğunu, çevre temizlik hizmetlerinin yerel nitelikli hizmetler olması nedeniyle atı atıklarla ilgili hizmetlerin belediyeler tarafından yerine getirildiğini, belediyelerin katı atıkların toplanması ve bertarafı için bu hizmetleri ücretlendirebildikleri gibi bu hizmetlerin yanında vergi resim harç ve harcamalara katılma payı gibi vergi benzeri mali yükümlülükleri tahsil etmekle de yetilendirildiklerini bu nedenle atı atık bedelinin belediye meclislerince ücretlendirilmesi ve genel müdürlükleri aracığı ile tahsil edilmesinin hukuka uygun olduğunu beyan ederek davanın öncelikle husumetten reddini, aksi kanaat oluştuğu takdirde esastan reddini istemiştir.
Mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5’inci maddelerinde ticari davanın düzenlendiğini, TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticarî dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunması gerektiğini, aynı Kanun’un 5’inci maddesinde ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği ve Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi olduğunun belirtildiğini, TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticarî dava sayılması için, ya her iki tarafın tacir ve işin de tarafların (her ikisinin birden) ticari işletmeleriyle ilgili olması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmeleriyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunmasınını gerekli olduğu, Davalılar Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı Baski Genel Müdürlüğü ve …nın tacir sayılmadığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın da ticari dava niteliğinde olmadığı gerekçesiyle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğuna karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalılardan Baski’nin tacir sıfatına haiz olduğunu, davanın ticari bir dava olduğunu, Yargıtay kararlarında 2560 sayılı Kanuna göre kurulan su ve kanalizasyon idarelerinin ticari işletme sayıldığının belirtildiğini, yerel mahkemece gerekçeli kararda yer verilen Yargıtay kararında Belediye Başkanlığının tacir olmadığının belirtildiği, davalılardan biri Baski olduğu için davanın ticari bir dava olduğunun açık olduğu, dosya kapsamında zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, görevin kamu düzeninden olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, katı atık bedeline ilişkin tahakkuk işleminin iptali ve katı atık bedellerinin iadesi istemine ilişkindir.
Davanın ilk olarak Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) sıfatıyla 22/05/2019 tarihinde menfi tespit davası olarak açıldığını, mahkemece asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla verilen kararda Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararına dayanılarak dosyanın yeni kurulan Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devrine karar verilmiştir. Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi tarafların tacir olmadığı, davanın ticari dava da olmaması nedeniyle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davayı usulden reddetmiştir.
Davalı Baski, 2560 sayılı İSKİ Kanunu’nun ek 5 ve geçici 10. maddeleri uyarınca kurulmuş olup, çalışmaları özel hukuk hükümlerine bağlı bulunmakta ve tacir sıfatını taşımaktadır (Y.17. HD. 24.10.2019 T, 2016/5134-2019/9960 ; Y.3. HD. 1.4.2019 T, 2018/472-2019/2801 sy.k). Her iki tarafın da tacir olması halinde dava konusu uyuşmazlıkta asliye ticaret mahkemesi görevli olacağından dosya kapsamına göre mahkemenin görevi hususunda yeterli araştırma yapılmadan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmesi hatalı ise de, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 numaralı kararı ile Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi 1/9/2021 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmesine rağmen söz konusu kararda dosyaların yeni faaliyete geçirilen mahkemelere devredileceğine ilişkin bir açıklama bulunmadığından uyuşmazlık konusu olayda dava tarihinin 22/05/2019 tarihi olması gözetildiğinde dosyanın ilk açılan mahkeme tarafından sonuçlandırılması gerekmektedir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına, kamu düzenine ve istinaf konusu yapılan nedenlerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, mahkemece gönderme kararı verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeplerle esas bakımından kabulü ile mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairemiz kararı gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/01/2022 tarih ve 2021/1141 – 2022/62 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Gerekçede yapılan açıklamalar göz önünde bulundurularak yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
3-Karar tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a hükmü uyarınca kesin olmak üzere 06/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan


Üye


Üye


Katip