Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/704 E. 2022/463 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/704 – 2022/463
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2022/704
KARAR NO : 2022/463

B
DAVANIN KONUSU : Alacak
B.A.M. KARAR TARİHİ : 15/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/03/2022

Davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde, dava dışı işçi tarafından açılan dava sonucunda hüküm altına alınan işçi alacaklarının icra takibi nedeniyle dava dışı işçiye ödendiğini, davalılar ON-İS şirketi ile Müflis Koç Özel Güvenlik Yemek Üretim Ve Dağıtım Gıda Temizlik Hizmetleri Ve Malz İşl San Tic Ltd Şirketinin sözleşme ve ekindeki şartnamelere göre işçi alacaklarından sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere dava dışı işçiye ödenen 8.811,73.-TL’nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İzmir 13. Asliye Hukuk Mahkemesi davalı Koç Özel Güvenlik Yemek Üretim Ve Dağıtım Gıda Temizlik Hizmetleri Ve Malz İşl San Tic Ltd Şirketinin iflas ettiği gerekçesiyle müflis davalı ile ilgili davayı tefrik edip 9/4/2014 tarih ve 2014/154-156 sayılı karar ticaret mahkemesine görevsizlik kararı vermiş, İzmir 1.Ticaret Mahkemesi’nin de 5/6/2015 tarih ve 2014/822-2015/542 sayılı karar ile yetkisizlik kararı vermesi üzerine dosya Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmiştir. Sözkonusu mahkemece de yetkisizlik kararı verilmesi üzerine mahkemeler arasındaki yetki uyuşmazlığı hakkında yapılan inceleme sonucunda Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili mahkeme olarak belirlenmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın takipsiz bırakılıp yasal süre içinde yenileme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, işlemden kaldırma kararının kendilerine tebliğ edilmeden karar verildiğini, bu nedenle yenileme talebinde bulunamadıklarını, HMK’nun 150.maddesinin birinci fıkrasına göre tarafların usulüne uygun davet edilmiş olması gerektiğine işaret edildiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi gereğince dava dışı işçiye ödenen işçilik alacağının rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemenin yetkisinin kesinleşmesinden sonra yapılan yargılama sırasında davacı vekiline 26/1/2018 tarihinde yapılacak duruşma günü usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş, davacı vekili belirtilen tarihteki duruşma ile 11/4/2019 ve 3/10/2018 tarihli duruşmalara katılmış, son yapılan duruşmada yeni celse tarihi 6/3/2019 olarak belirlenmiştir. Davacı vekili daha önceden haberdar olduğu 6/3/2019 tarihli duruşmaya katılmadığı gibi bu duruşma için mazeret de bildirmediğinden mahkemece dosyanın 6100 sayılı HMK’nun 150.maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına, 13/6/2019 tarihinde ise aynı kanun maddesinin beşinci fıkrası gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, davacı vekili karara karşı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili 6100 sayılı HMK’nun 150.maddesinin birinci fıkrasındaki “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.” hükmüne dayanarak dosyanın işlemden kaldırılmasına ilişkin kararın kendilerine tebliğinin gerektiğini istinaf sebebi yapmıştır. Davacının dayandığı sözkonusu düzenleme mahkemece yapılacak ilk duruşma gününün taraflara tebliğine ilişkin olup devam eden duruşmalar sırasında mazeret bildirmeyen taraf lehine duruşma gününün bildirilmesine ilişkin değildir. Yukarıda da belirtildiği şekilde ilk duruşma günü usulüne uygun şekilde davacı tarafa tebliğ edilmiş, davacı vekili ilk duruşma ile devam eden diğer duruşmalara katılmıştır. Davacı vekili 3/10/2018 tarihli duruşmada kendisinin huzurunda belirlenen yeni duruşma gününden haberdar olmasına rağmen 6/3/2019 tarihli duruşmaya katılmadığından mahkemece dosya işlemden kaldırılmıştır. Mahkemenin işlemden kaldırma kararını davacıya bildirmesi gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı gibi 6100 sayılı HMK’nun 150.maddesine uygun şekilde yapılan işlemlerde usul ve yasaya aykırılık da bulunmadığından davacının istinaf başvurusu yerinde değildir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davacının istinaf talepleri yerinde görülmemiş, aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/06/2019 tarih ve 2017/1297 – 2019/756 sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı kurum harçtan muaf olduğundan bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin, gideri yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

5