Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/2763 E. 2022/1762 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2763 – 2022/1762
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2022/2763
KARAR NO : 2022/1762

KONUSU : Tazminat
B.A.M. KARAR TARİHİ : 03/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının bilgisi ve rızası dışında 2019 yılının Aralık ayında 0025060810 nolu aboneliğin oluşturulduğunu, bu durumun davalı şirkete iletildiğini, buna rağmen İstanbul 6. İcra Müdürlüğü’nün 2020/151577 numarası ile takip başlatıldığını, haciz ve icra baskısı altında 14/02/2020 tarihinde davalı şirketin hesabına 1.978,10.-TL ödeme yapıldığını, İstanbul’a gitmesi nedeniyle 500,00.-TL civarında yol masrafı olduğunu ayrıca davalı şirketin bir gün çalışmamasına neden olduğunu, takip nedeniyle davalının sicilinin bozulduğunu, riskli müşteri olarak anıldığını, kredi kullandırılmadığını, çek defteri verilmediğini, işin aksamasına ve şirketin zarar görmesine neden olduğunu belirterek 2.556,00.-TL maddi ve 50.0000,00.-TLmanevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, davalı şirketin doğrudan internet hattına ilişkin satış işlemi yapmadığını, ayrı tüzel, gerçek kişilerce yapıldığını, aboneliğin açılışının bayi tarafından yapılarak evrakların davalı şirkete gönderildiğini, evrakların sahte olarak düzenlenip düzenlenmediğini denetleme imkanı bulunmadığını, şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, faturanın davacıya teslim edildiğini, davaya konu hatta hizmet verildiğini, maddi ve manevi tazminat talebinin yerinde olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalıya bayilik sözleşmesi ek ve belgelerini sunması için iki hafta kesin süre verildiği, abonelik sözleşmesinin sunulduğu, bayi kodu ve bayi adı olduğu, dava konusu aboneliğe ilişkin evrak sunulmadığı gerekçesiyle icra tehdidi altında ödenen 1.978,10.-TL ‘nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle istirdadına, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davacının takip nedeniyle, vadeli alış- satış, kredi ve çek verilmemesi birçok işin aksamasına ve şirketin zarar görmesine sebep olduğunu, şirket sicilinin olumsuz etkilendiğini manevi tazminata karar verilmesi gerektiğini, ayrıca 500,00.-TL civarında yol masrafı olduğunu ve şirket yetkilisinin bir gün çalışamamasına sebep olduğunu, ödeme belgelerinin sunulduğunu, bu istemin de kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasına talep etmiştir.
Davalı istinaf dilekçesinde, maddi tazminat talebinin kısmen reddine, manevi tazminat talebinin tümden reddine karar verilmesinden sonra davanın kabulüne olarak karara yazılmış olmasının hatalı olduğunu, reddedilen talepler bakımdan davalı vekili lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilmesi gerektiğini, davacı ile davalı arasında abonelik sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmenin süresi içinde sunulduğunu, abonelere doğrudan internet hattı satış işlemi yapılmadığından husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, faturanın tebliğ edilmesine rağmen itiraz edilmediğini, maddi tazminata karar verilmesinin yerinde olmadığını, işlemi yapan bayiye davanın ihbar edilmesi gerektiğini, manevi tazminat talebinin şartlarının yerine gelmediğini, maddi tazminatın kaldırılmasına kabul edilmemesi halinde davacının reddedilen talepleri bakımından vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, abonelik sözleşmesi bulunmadığından yersiz ödenen fatura bedelinin iadesi, bu nedenle oluşan maddi ve manevi tazminata tahsili istemidir.
Somut olayda, davacı aleyhine İstanbul 6.İcra Müdürlüğü’nün 2020/151577 esas sayılı dosyada takip başlatıldığı, icra tehdidi altında davacı tarafından 1.978,10.-TL ödendiği, davacının bu borcun dayanağı abonelik sözleşmesinin olmadığını iddia ettiği, davalının ise abonelik sözleşmesinin bayi ile yapıldığını, davacıya hizmet verildiği, faturanın tebliğ edildiği, itiraz edilmediğini beyanla savunmada bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemenin verdiği kesin sürede davalı tarafından 26/06/2019 tarihli abonelik sözleşmesi sunulmuştur. Dosya içinde bulunan 2020/151577 sayılı ödeme emrinde abone/müşteri no:25060810, fatura tarihi 26/01/2020 olan 1.283,60.-TL bedelli alacak için davacı aleyhine takip başlatıldığı, ibraz edilen abonelik sözleşmesi incelendiğinde, abone /müşteri numarası bulunmadığı, davacıya gönderilen faturanın ibraz edilmediği, davalının abonelik ilişkisini ispatlayamadığı anlaşıldığından, davacı tarafından yersiz ödendiği anlaşılan bedelin iadesine karar verilmesi yerinde olup davalının istinaf nedeni yerinde değildir.
Davacı, belgelerin dosyaya ibraz edildiğini, maddi tazminatın kısmen reddi kararının kaldırılmasını ve manevi tazminata karar verilmesini istinafa getirmiştir. Dava dilekçesinin ekinde 14/02/2020 tarihli, köprü giriş ve çıkış bedeli ve yakıt masrafı olarak harcandığı ileri sürülen 500,00.-TL’nin tarihi itibariyle makul kabul edilerek istinaf isteminin kabulüne ve bu bedelin davalıdan tahsiline, manevi tazminata ilişkin talebini somut hale getirmediği ve ispat edemediği dikkate alındığından bu istinaf nedeninin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davalı, kararın şirket aleyhine verilen kısmın külliyen hatalı olduğunu, reddedilen kısım yönünden lehine vekalet ücretini karar verilmesini ve yargılama masrafının reddedilen kısım için davacı üzerinde bırakılmasını istinafa getirmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 326. maddesinde; “Yargılama giderleri, kural olarak davada haksız çıkan ve aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir.” hükmüne yer verilmiştir. Davada haksız çıkan tarafa yükletilecek olan yargılama harç ve giderleri hem davayı kazanan tarafın daha önce peşin ödediği, hem de (karar ve ilam harcı ve Devlet Hazinesi tarafından peşin olarak ödenen giderleri gibi) devlete ödenmesi gereken harçlar ve giderlerdir. Davayı kazanan taraf davasını bir vekil vasıtası ile takip etmiş ise, haksız çıkan (davayı kaybeden) taraf yargılama gideri olarak vekalet ücretine de mahkum edilir (HMK 323/1-ğ) (Y. 3. H.D. 2021/5913-2021/9324 sy.k.). Harç davanın kabul edilen kısmı üzerinden alınır. Maddi tazminatın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle, kabul edilen miktar dikkate alınarak , 135,12.-TL harç alınması gerekirken 3.590,10.-TL harç alınmasının doğru olmadığı, yine maddi tazminatın kısmen reddine ve manevi tazminatın reddine karar verilmesi nedeniyle reddedilen kısım için yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılması ve davalı vekili lehine vekalet ücretine karar verilmemesi, kabul edilen kısım 1.978,10.-TL olmasına rağmen AAÜT ‘nin 13/2. maddesine aykırı olacak şekilde davacı lehine 7.632,28.-TL vekalet ücretine karar verilmesi de usul ve yasaya uygun olmayıp davalının istinafı yerindedir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinafa başvuranın sıfatı, istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, mahkemece maddi tazminatın kabulüne karar verilmemesi ve yargılama masrafının usul ve kanuna aykırı şekilde hükme bağlanmış olması nedeniyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun bu sebeple esas bakımından kabulü ile bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararının düzeltilerek kazanılmış haklar da gözetilerek yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf talebinin KABULÜ ile Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2021 tarih ve 2020/683 – 2021/1061 sayılı kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
a-Davacının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 2.478,10.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
b-Davacının manevi tazminat isteminin REDDİNE,
c-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 169,27.-TL harçtan başlangıçta alınan 897,53.-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 728,26.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
d-Davacı tarafça yapılan 169,27.-TL peşin harç, 54,40.- TL başvurma harcının ile davacı tarafından yapılan toplam 2.269,60.-TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre hesaplanan 107,00.-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
e- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 2.478,10-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
f-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre belirlenen 4.080,00-TL ve maddi tazminat nedeniyle 77,90.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
g-Dava şartı arabuluculuk kapsamında Hazine tarafından ödenen 1.320,00.- TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
h-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra ilk derece mahkemesi yazı işleri müdürlüğünce yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran taraflarca yatırılan istinaf karar harçlarının talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine,
3- İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderlerinin yapan üzerinde bırakılmasına
3-Karar tebliğ, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliğiyle ile 03/11/2022 tarihinde karar verildi.

G