Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2022/2217 E. 2022/1494 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2022/2217
KARAR NO : 2022/1494

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/323 D.İŞ
KARAR NO : 2022/323
KARAR TARİHİ : 18/04/2022
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 09/05/2022
İH DANIŞMANLIK- … – Kayapa Mah.
NUSU : İhtiyati Tedbir
B.A.M. KARAR TARİHİ : 27/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/10/2022
İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karara karşı süresi içinde ihtiyati tedbir isteyen vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati haciz isteyen vekili dilekçesinde, müvekkilin 630 Ton Feintoll Press ve Panosu isimli makineyi satın alarak anlaştığı nakliye firması aracılığı ile tamir edilmek üzere aleyhine ihtiyati tedbir isteyen şirketin iş yerine bıraktırdığını, tamirat için talep edilen ödemeleri gerçekleştirdiğini ancak, makinenin akıbeti hakkında bilgi alamadığını, bu nedenle en son ödemeyi gerçekleştiremediğini, karşı tarafın son ödeme yapılmazsa makinenin depoya kaldırılacağı, daha sonra da hurdaya verileceğini ifade ettiklerini, makineye haksız hukuksuz olarak el konulduğunu belirterek talep konusu makine üzerine teminatsız tedbir konularak yediemin olarak müvekkiline teslimi, bu talebin kabul edilmemesi halinde yediemine teslimini talep etmiştir.
Mahkemece, menkul malların mülkiyetinin ihtilaflı olup olmadığı, aleyhine tedbir istenenin yedinde bulundurmasının hukuki dayanağının ne olduğu hususlarındaki iddiaların yargılamayı gerektirdiği, esasen talep eden mülkiyetinde bulunan menkul mal üzerinde tasarruf imkanı bulunan davacı lehine tedbir kararı verilmesinde hukuki yarar bulunmadığı, bu kararın icra kabiliyeti de olmadığı, malın teslim edilmemesi halinde TBK’dan kaynaklanan diğer tazminat haklarının kullanılabileceği, suç teşkil eden eylemlerde ise Cumhuriyet Savcısının her türlü el koyma tedbirini uygulayabileceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde, mahkeme gerekçesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taleple uyumlu olmadığını, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını, aleyhine tedbir talep edenin Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın 2022/40111 nolu dosyası kapsamındaki kolluk ifadesinin bile ihtiyati tedbir talebinin ne kadar yerinde olduğunu kanıtladığını, kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Talep, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının kaldırılması talebine ilişkindir.
HMK’ nun 389. maddesinde, meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan hâller, genel bir ihtiyatî tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır.
İhtiyatî tedbirde asıl olan ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyatî tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlemiştir.
Somut olayda, menkul malın mülkiyetinin ihtilaflı olup olmadığı, aleyhine tedbir istenenin yedinde bulundurmasının hukuki dayanağının ne olduğu hususunun yargılamayı gerektirdiği, mevcut delil ve belgelere göre ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat koşulu oluşmadığından mahkemece talebin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından ihtiyati tedbir isteyenin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle ihtiyati tedbir isteyenin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/04/2022 tarih 2022/323 D.İş 2022/323 sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince ihtiyati tedbir isteyen vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf talebinde bulunan tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
4-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
5-Dosya üzerinde inceleme yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 27/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip