Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/853 E. 2021/757 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : ..
KARAR NO : ..

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/808
KARAR NO : —
KARAR TARİHİ : 18/12/2020
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 28/12/2020
DAVACI : … -..
VEKİLİ : Av. … – ..
DAVALI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … -..
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
B.A.M. KARAR TARİHİ : 15/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece davacının ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ..Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dava dilekçesinde, davacı ile davalı arasında ev satışı konusunda sözleşme yapılarak davalıya sözleşme bedelinin 110.000,00.-TL’nın ödendiğini, satışa konu edimin yerine getirilmemesi üzerine ödenen bedelin iadesi ihtar edilip icra takibi yapılmasına rağmen davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek .. İcra Müdürlüğü’nün.. esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, alacağın tahsili amacıyla ihtiyati haciz kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, tarafların haklılık durumunun yargılama neticesinde belli olacağı, davalı tarafın İİK’nun 257/2. maddesinde belirtilen hususlarda hileli işlemlerde bulunduğuna dair dosyada bilgi-belge bulunmadığı, ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ihtiyati haciz taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan belgelerden alacaklı olduklarının anlaşıldığını, ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunu, yaklaşık ispat kuralının gerçekleştiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına, ihtiyati haciz kararı verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davacının istinaf başvurusuna karşı verdiği cevap dilekçesinde, taşınmaz satışlarında resmi şekil şartının geçerlilik şartı olduğunu, dayanılan sözleşmenin hukuki geçerliliğinin bulunmadığını, satış konusu taşınmazın hisseli olduğunu, davalının tek başına taşınmazın tamamını satma yetkisinin bulunmadığını, davalıya herhangi bir ödeme yapılmadığını, ödemenin defter ve kayıtlarla ispatının gerektiğini, davalının isminin ödeme ile ilgili kısma sonradan eklendiğini, davacının muaccel bir alacağının bulunmadığını, ihtarnameyi çeken şirket ile takip yapan şirketin farklı olduğunu, ev alım satımına ilişkin alacak iddiasının yargılamayı gerektirdiğini, ihtiyati haciz koşullarının bulunmadığını belirterek davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, harici taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali, talep ise ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İhtiyati haczin şartları ve etkileri İİK 257. ve devamı maddelerde düzenlemiş olup, 257. maddenin birinci fıkrasında vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz talep etme koşulları; ikinci fıkrada ise vadesi gelmemiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilecek haller düzenlenmiştir.
Gerek birinci, gerekse ikinci fıkra hükümleri dikkate alındığında, ihtiyati haciz talep edebilmek için, öncelikle ortada bir para borcunun bulunması, bir diğer deyişle ihtiyati haciz talep eden kişinin talep konusu borcun alacaklısı sıfatına sahip olması gerekir.
Maddenin birinci fıkrasına göre ihtiyati haciz isteyebilmek için, alacağın kural olarak vadesinin gelmiş olması gerekir. Vadesi gelmiş borçlar için ihtiyati haciz istenebilmesinin diğer bir şartı ise alacak rehin ile temin edilmemiş olmalıdır.
Davacı harici satış sözleşmesine dayanarak ödenen bedelin iadesi için ihtiyati haciz talebinde bulunmuş ise de, davalı vekilinin istinaf başvurusuna karşı verdiği cevap dilekçesinde savunduğu hususlar gözetildiğinde davalının borçlu olup olmadığının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden davalının savunmasının alınmadığı aşamada verilen kararın tarihi itibariyle vadesi gelmiş bir borcun varlığından sözetmek mümkün olmadığından mahkemenin ihtiyati haciz talebinin reddi kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/12/2020 tarih ve.. Esas sayılı ara kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin, gideri yapan davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip