Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R
DOSYA NO : ….
KARAR NO : 2021/548
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …
ESAS NO : ….
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : 26/11/2020
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 27/01/2021
DAVACI : … -…
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 30/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2021
Mahalli mahkemesince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen karara karşı süresinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında mevcut ticari ilişki nedeniyle ödenmeyen 15.000,02.-TL cari hesap ekstresi nedeniyle …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, borçlunun yetki, borç, faiz ve faiz oranına itiraz ettiğini, takibin durduğunu, arabuluculuk yolundan sonuç alınamadığını para alacağı nedeniyle alacaklının ikametgâhı mahkemelerinin yetkili olduğunu, aralarında duvar kağıdı alım satımına dair ilişki bulunduğunu beyanla haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davalı şirketin inşaat taahhüdü altında bulunan …. sayılı sayılı taşınmaz üzerinde…. inşaat işi projesine uygun …. adet bağımsız bölümün tekstil tabanlı vinil duvar kağıdı işlerinin davacı tarafından sözleşmeye uygun yapım işinin üstlenildiğini, sözleşme imzalandığını, sözleşmede …. mahkeme ve icra dairelerin yetkili kılındığını, taraflar arasında eser sözleşmesi taahhüdü bulunduğunu, işin tamamlanmadığını, ihtarname ve faturaların iade edildiğini, eksik ve ayıplı imalatların giderilmesinin ihtar edildiğini, daire sahiplerinin tespit yaptırdıklarını, alacağın likit olmadığını, …. Ticaret Mahkemeleri yetkili olduğundan yetkisizlik karar verilmesini gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, takip yetkili icra dairesinde yapılmadığından davanın usulden reddine karar vermiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, takip konusu faturaların eser sözleşmesi ile ilgisi bulunmadığını, yapılan diğer işlerden sonra ekstra olarak davacıdan istendiğini, duvar kağıtlarının uygulanmasının müvekkiline ait olmadığını, sadece alım satım olduğundan eser sözleşmesi olarak değerlendirilemeyeceğini, sözleşme kapsamında alışveriş bittikten sonra telefonla ekstra malzeme talep edildiğini, üç fatura karşılığında malzeme gönderildiğini, usulden ret kararı verilmeyip yetkisizlik kararı verilebileceğini, kararın kaldırılmasına, davanın kabulüne aksi halde yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, taraflar arasında eser sözleşmesi imzalandığını, davacının işi bitirmediğini, teslim ya da geçici kabul bulunmadığını, faturaların iade edildiğini, üyelerin tespit yaptırarak müvekkiline ihtarname gönderdiklerini, aksine ayıplı imalatlar nedeniyle alacakları olduğunu, sözleşmede 7 yıl süre ile taşeronun sorumluluğunun bulunduğunu davacının olası alacağını uhdesinde tuttuğunu istinaf taleplerinin reddini talep etmiştir.
Dava, faturaya dayalı takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatına karar verilmesi istemidir.
Somut olayda, davacı, davalı ile arasında sözleşme ilişkisini inkar etmemiş, alacağın satım ilişkisinden kaynaklandığını iddia etmiş, davalı ise taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğunu başka bir sözleşme ilişkisinin olmadığını savunmuştur. Tarafların imzası bulunan … tarihli sözleşmenin … maddesinde sözleşmenin konusu; … parsel üzerinde …. …. inşaatında projesine uygun; .. adet ikiz dubleks … villa, .. adet …daire , ..adet …daire toplam … adet bağımsız bölümün tekstil tabanlı vinil duvar kağıdı işlerinin birinci sınıf malzeme+birinci sınıf işçilik olarak anahtar teslim yapım işi olarak belirlenmiştir.
Cevap dilekçesinin ekinde bulunan davalının gönderdiği ihtarnameler incelendiğinde; …. tarihli ihtarnamede, hakedişlerin tanzimi, onaylanması, fatura tanzimi, ve hakediş bedellerinin ödenmesi şekil ve şartlarının sözleşmenin 7. maddesinde hüküm altına alındığını, bu sürece uygun düşmeyecek şekilde tanzim edilen ve şirketin merkez ofisine bırakılan 638.362,30.-TL bedelli fatura iade edildiği, diğer ihtarnamede ise, sözleşme kapsamında yapılan imalatların teknik şartname ve esaslara uygun olmadığı, kabarmalar ve köşelerde münferiden kalkmaların meydana geldiği, sözleşme teknik şart ve esaslarına aykırı uygulamalar ile eksik iş ve imalatların derhal tamamlanması ile tebliğ edilen beş adet faturayı iade ettiği görülmüştür. Yine kat maliklerinin yaptırdığı tespite göre davalı şirketin, 14.02.2019 tarihli yazıyla tespit dosyasındaki aksaklıkların giderilmesini istediği görülmektedir. Davacı şirket, dosyaya ibraz ettiği dilekçesinde dava konusu alacağı oluşturan faturaları … tarihli … numaralı ….-TL, …. tarihli … numaralı ….-TL, … tarihli … numaralı ….-TL’lik faturalar olarak açıklamıştır. Davalının ibraz ettiği belgeler taraflar arasındaki eser sözleşmesine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde ”Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”düzenlemesi yer almaktadır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK’nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Taraflar, sözleşmeyle yetkili kıldıkları mahkeme yanında kanunen yetkili olan genel ve özel yetkili mahkemelerin de yetkisinin devam etmesini istiyorlarsa, bunu ayrıca sözleşmede belirtmelidirler. Aksi halde, davanın yalnız yetki sözleşmesiyle belirlenen mahkemede açılması gerekir. (HMK. madde 17). Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanır.
Taraflarca inkar edilmeyen sözleşmenin 18. maddesinde ise, doğacak uyuşmazlıkların çözümünde … mahkeme ve icra daireleri yetkili kılınmıştır. Davacı icra takibine konu faturaların taraflar arasındaki duvar kağıdı yapım işi bittikten sonra bu işten ayrı olarak davalının satın aldığı ürünlere ilişkin olduğunu ve alım satım ilişkisinden kaynaklandığını ileri sürmüş ise de, davacı bu iddiasını ispat edememiştir. Taraflar arasındaki dava itirazın iptali istemi olup, bu davanın açılma koşullarından birisi de, yetkili icra dairesinde takip yapılmasıdır. Davalı taraflar arasındaki sözleşme koşullarının gereği gibi yerine getirilmediği alacağın hakedilmediği bu nedenle faturaların iade edildiği savunması ile sözleşmede kararlaştırılan yetki sözleşmesi uyarınca icra dairesinin yetkisine itirazda bulunduğundan mahkemenin de öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı değerlendirmesi gerekip uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşmenin uygulanmasından kaynaklandığından davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde değildir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına, istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. tarih ve …sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken istinaf karar harcının peşin alınmış olması nedeniyle bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin, gideri yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 30/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
…
Başkan
…
…
Üye
…
…
Üye
…
…
Katip
…