Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/3423 E. 2022/48 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/3423
KARAR NO : 2022/48

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/589
KARAR NO : ——-
ARA KARAR TARİHİ : 27/08/2021
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 15/09/2021
DAVACI
SU : Alacak
B.A.M. KARAR TARİHİ : 27/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/02/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan dava nedeniyle talep edilen ihtiyati tedbir kararının reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön incelemeli sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ile davalı Orsim İnşaat Taah. Ltd.Şti arasında imzalanan eser sözleşmesi kapsamında, davalılardan 529.006,16.-TL alacakları olduğunu belirterek şimdilik 100.000,00.-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemli alacak davasında, davalıların taşınır ve taşınmazlarına, araçlarına ve banka hesaplarına, Bursa 1 ATM 2014/564 esas sayılı dava dosyasındaki alacağı üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
Mahkemece, 27/08/2021 tarihli ara kararı ile alacak para borcunu içerdiğinden dava konusu olmayan hak ve alacaklar üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, dava dilekçesi ve ekleriyle davadaki haklılığın yaklaşık olarak ispat edildiğini, yeterince incelenmeden ihtiyati tedbir kararının reddinin doğru olmadığını belirterek tedbir talebinin reddine dair kararın kaldırılarak davalıların taşınır ve taşınmazlara, araçlarına ve banka hesaplarına, Bursa 1 ATM 2014/564 esas sayılı dava dosyasındaki alacağı üzerine tedbir konulmasını talep etmiştir.
Talep, ihtiyati tedbirin talebinin reddine dair verilen kararın kaldırılması istemidir.
HMK’nun 389.maddesinde, meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan hâller, genel bir ihtiyatî tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır.
İhtiyatî tedbirde asıl olan ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyatî tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlemiştir. İhtiyati tedbire esas olan hakkın iyi belirlenmesi gerekir.
Somut olayda. talep, para alacağına ilişkin olup, dava konusu olmayan hak ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbirin koşulları oluşmadığından mahkemece tedbir talebinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesi kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/589 Esas sayılı 27/08/2021 tarihli ara kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,

2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken istinaf karar harcının peşin alınmış olması nedeniyle bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,

Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip