Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 2021/2478 E. 2021/1416 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 7. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
7. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/2478
KARAR NO : 2021/1416

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/159
KARAR NO : —
KARAR TARİHİ : 23/06/2021
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ
DAVANIN KONUSU : Alacak
B.A.M. KARAR TARİHİ : 28/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sırasında mahalli mahkemece davalı vekilinin ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, dava dışıb.San ve Tic. Ltd şirketinin davacı bankadan kullandığı krediye ilişkin borçlarına teminat olarak davalı şirket nezdinde doğacak her türlü alacak hakkının davacı bankaya temlik ettiğini, bu kapsamda davalı tarafından muhtelif tarihlerde ödemeler yapıldığını, ancak hakediş tutarının bir kısmının davacı banka yerine haksız olarak dava dışı şirketini hesabına yatırıldığını, hak ediş tutarının 17.256.403,41.-TL’nın bankaya ödenmediğini, son hakediş tablosuna göre 1.492.287,40.-TL avans kesintisinin davalı uhdesinde kaldığını, davalıya gönderilen ihtara verilen cevapta temlik eden şirketle imzalanan sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğinin bildirildiğini, ödemelerin fesihten önce yapılmasının gerektiğini belirterek toplam 18.748.690,81.-TL’nın tahakkuk tarihi itibariyle davalıdan tahsiline, davalının taşınır, taşınmaz mallarıyla 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının, bankalardaki mevduatlarının ihtiyaten haczine kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, tensip tutanağının 1. bendi ile, sunulan delillerle alacağın varlığı ve miktarının yaklaşık ispat kuralı uyarınca ispat edilemediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmuş, Dairemizin 2018/1452-1049 sayılı kararı ile davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Davacının yeniden ihtiyati haciz talebinde bulunması üzerine 29/4/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz talebinin kabulüne, davacının teminattan muaf olması nedeniyle teminat alınmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Davalının teminat mektubu sunarak karara itiraz etmesi üzerine 26/5/2021 tarihli ara karar ile ihtiyati haciz kararının davalının sunduğu teminat mektubu üzerine konulmak suretiyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davalı vekilinin ihtiyati haczin kaldırılması talebi mahkemece 23/6/2021 tarihli ara karar ile reddedilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dosyadaki bilirkişi raporlarının çelişkili olduğunu, iki rapor arasındaki çelişki giderilmeden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, ihtiyati hacze yapılan itirazın reddinin TBK’nun 188.maddesine aykırı olduğunu, bankanın temlik alabileceği gerçek alacak miktarını dava konusu yapabileceğini, olmayan bir alacağın temlik edilemeyeceğini, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nins sayılı dosyasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken taleplerinin dikkate alınmaksızın ihtiyati haciz kararı verildiğini belirterek 23/6/2021 tarihli kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili davalının istinaf başvurusuna karşı verdiği cevap dilekçesinde, davalının raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ihtiyati haciz istenemeyeceği yönündeki savunmalarının yersiz olduğunu, sunulan kesin teminat mektubunun usul ve yasaya aykırı, kabul edilemez nitelikte olduğunu, mektupta “ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir isteyen Soma Çimento A.Ş”nin haksız çıkması halinde ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir kararı alınan T.Vakıflar Bankası T.A.O ile” şeklinde davacı banka sanki borçlu, davalı firma ise alacaklı imiş gibi ters olarak düzenlendiğini, mektubun bu haliyle infaz edilebilirlik kabiliyeti olmayıp, taahhüt eden ile lehine taahhüt edilen karışmakla kabul edilemez nitelikteki mektuba istinaden ihtiyati haczin kaldırılmasının mümkün olmadığını belirterek davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali, talep ise ihtiyati haciz kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257.maddesinde ihtiyati haczin şartları, 258.maddesinde ihtiyati haciz kararı, 265.maddesinde ise ihtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre ihtiyati haciz talebinin kabulü üzerine borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı, huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilecektir.
İİK’nun 266.maddesinde borçlunun para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebileceği düzenlenmiştir.
Kanun koyucu ihtiyati hacze ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek kanun yollarını açıkça ve ayrıntılı şekilde düzenlemiş olup, İİK 265. maddesinde yer alan kanun yollarına ilişkin düzenlemeden de anlaşılacağı üzere ihtiyati hacze ilişkin tüm kararlara karşı kanun yolu açık değildir. Kanun koyucu bu yöndeki iradesini hem kanun yoluna başvurulabilecek ihtiyati haciz kararlarını açıkça belirterek, hem de bunların dışındaki kararlara karşı kanun yollarına başvurulmasını yasaklayarak düzenlemiştir. Teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin İİK’nun 266’ncı maddesinde, 265. maddeye atıf yapılmamıştır.
Davalı vekili ihtiyati haciz kararına karşı 25/5/2021 tarihli dilekçe ile itiraz etmiş, bir gün sonra verdiği dilekçe ile de teminat mektubu karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece 26/5/2021 tarihli karar ile ihtiyati haczin davalının teminat mektubuna kaydırılmasına karar verilmiş, davalı vekilinin tekrar itiraz etmesi üzerine de 23/6/2021 tarihli karar ile ihtiyati haczin kaldırılması talebi reddedilmiş, davalı vekili bu karara karşı istinaf talebinde bulunmuştur.
Davalı tarafından istinaf konusu yapılan karar 23/6/2021 tarihli ara karar olup bu karar daha önce verilen ihtiyati haciz kararının nakit teminat üzerine kaydırılması şeklindeki terditli talebin kabulü neticesinde verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden davalı vekilinin talebi üzerine verilen karar İİK 266. maddesi kapsamına girmekte olup, bu kararlar, İİK 265. maddesinde kanun yoluna başvurulabileceği belirtilen 6100 sayılı HMK’nun 341/1. ve 352. maddeleri gereğince istinafı kabil kararlardan olmadığından (Y. 11. HD’nin 2016/7208- 2016/7938 s.k.) ön inceleme sonucunda davalının istinaf kanun yolu başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/06/2021 tarih ve 2ra kararına yönelik istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinin HMK 352. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Davalı vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine,
3-İstinaf talebinde bulunan tarafından karşılanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
4-Karar tebliğ ve harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1.a hükmü uyarınca 28/09/2021 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.


Başkan


Üye


Üye


Katip