Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/978 E. 2023/848 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/978
KARAR NO : 2023/848

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2023 (Tensip Ara Karar)
NUMARASI : 2023/93 ESAS
DNIN KONUSU :Şirket Ortaklık Paylarının Tespit ve Tescili İstemli
TALEP : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 25/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/05/2023
Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/01/2023 tarih, 2023/93 Esas sayılı tensip ara kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin ağabeyi … ile birlikte şirketler kurduğunu, kardeşlik ve güven duygusu sebebiyle bazı şirket hisselerinin tamamının bir kardeş üzerine tescil edildiğini, bu kapsamda Korusu Memba Suları A.Ş’nin müvekkili davacı adına, Bursa Seyahat Birlik Ltd. Şti., Burse Seyehat Birlik Ltd. Şti. ve Kentser Seyehat Taş. Ltd. Şti. hisselerinin ise davalılar murisi … adına tescil edildiğini, muris …’nun 11/01/2022 tarihinde vefat ettiğini, vefatı öncesi şirketlerde eşit hak sahibi olmaları sebebiyle hisselerin eşit olarak devredilmesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin Korusu Memba Suları A.Ş’deki hisselerini devretmesine rağmen davalıların Bursa Seyahat Birlik Ltd. Şti., Burse Seyehat Birlik Ltd. Şti. ve Kentser Seyehat Taş. Ltd. Şti.’ndeki paylarının yarısını müvekkiline devretmediğini ileri sürerek bu payların müvekkili adına tespit ve tescili ile dava konusu şirket hisselerinin üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, ön inceleme tensip tutanağının 5 nolu ara kararı ile “Dosya kapsamına göre yeterli kanaat oluşmadığından yerinde görülmeyen pay devrinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine,” karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; davada dilekçesindeki olguları tekrarla ihtiyati tedbir için gereken yaklaşık ispat ve ciddi zarar tehlikesi şartlarının gerçekleştiğini, dava konusu paylarının üçüncü kişilere devrinin yapılması ve hakkın elde edilmesinin zorlaşacağını, mahkemenin kararının gerekçesiz olduğunu, belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalılar vekili istinafa karşı cevap dilekçesi ile; davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ticaret sicil kayıtlarının aksine yönelik yazılı belge sunulmadığını salt tanık beyanına dayanıldığını ve tanıkların dinlenmediğini, dolayısıyla tedbir için gereken koşulların gerçekleşmediğini ileri sürerek usul ve yasaya uygun yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Talep, davaya konu şirket ortaklık paylarının devir ve temlikinin önlenmesine yönelik tedbir kararı verilmesine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; davacı, vefat eden kardeşi ile birlikte kurdukları şirketlerin ortaklık paylarının bazılarının kardeşlik ve güven ilişkisi sebebiyle tek kardeş üzerine tescil edildiğini, kendi adına olan şirketteki hisselerini devrettiğini ancak davalıların hak sahipliğinin bulunduğu payları devretmediğini ileri sürerek davalılar adına kayıtlı hisselerin 1/2’sinin adına tesciline karar verilmesi istemli davada payların devir ve temlikinin önlenmesine yönelik tedbir isteminde bulunmuş, mahkemece tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Geçici hukuki koruma türlerinin başında gelen ihtiyati tedbir genel olarak 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nın 389. maddesinde ihtiyatin tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.

HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
Bu kapsamda; davalılar adına kayıtlı bulunan şirket hisseleri eldeki davanın ve tedbirin konusunu oluşturmakta ise de; uyuşmazlığa yönelik tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamı deliller itibariyle tedbir için gereken yaklaşık ispat koşulunun bu aşamada gerçekleşmediği, dolayısıyla mahkemece verilen kararın isabetli olduğu değerlendirilmekle davacı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından, ayrıca alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
HMK. 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza