Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/806 E. 2023/958 K. 09.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/806
KARAR NO : 2023/958

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2019
NUMARAS Av. … – [16033-30772-43274] UETS
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 09/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/06/2023
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/01/2019 ve 22/03/2019 tarih, 2016/1237 Esas, 2019/493 sayılı kararlarının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında satın alma işi ve buna ilişkin faturalardan kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğunu, teslim edilen mal karşılığında tanzim edilmiş olan faturaların bir kısmının ödenmemiş olup, cari hesap ekstresinden, 30/04/2016 tarihli, 31/05/2016 tarihli ve en son 23/09/2016 tarihli hesap mutabakatlarından da görüldüğü gibi müvekkil şirketin davalı şirketten takip konusu faturalara ve cari hesaba ilişkin olmak üzere alacağının bulunduğunu, davalı şirket adına gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödemediğini, ancak ihtarname cevabı ile davalının borcunu ikrar ettiğini, davalı hakkında Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2016/9456 Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının haksız ve mesnetsiz itirazı ile durdurduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile davalının Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2016/9456 Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin dvamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili beyan dilekçesi ile; taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde ortaya çıkan borç miktarı karşılıklı anlaşma sonucunda tamamen ödendiğini, dava konusu icra takibi ve fer’ilerinde mutabakata varıldığını, icra takibine konu olan borcun taraflar arasındaki anlaşma ve mutabakat gereği tamamen ödendiğini ve kapatıldığını, bu nedenle dava konusu herhangi birn borçlarının kalmadığını, tarafların karşılıklı olarak anlaştığını, anlaşma gereği karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Merk. İnş Gıda Elk. Day. San. Tic. A.Ş’nin 24/02/2017 tarihinde Özen Alışveriş Merkezleri A.Ş.’ye devredildiği, sicil kaydının 28/02/2017 tarihinde terkin edildiği, buna ilişkin kayıtlar ile Özen Alış veriş Merkezleri A.Ş adına düzenlenen vekaletnamenin 31/05/2018 tarihinde dosyaya sunulduğu görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; icra dosyası incelendiğinde, davalı aleyhine 78.144,70 TL miktarlı fatura alacağının tahsili için 31/08/2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. 26/10/2016 tarihinde ise 78.144,70 TL asıl alacak miktarının icra dosyasına ödenmiş olduğu, icra müdürlüğü tarafından 22/03/2019 tarihi itibari ile yapılan kapak hesabına göre bakiye 2.946,49 TL borç miktarı olduğu anlaşılmıştır. Dava açılış tarihinden sonra asıl alacak miktarı ödenmiş olmakla bu şekilde davacı davasında haklı olduğu kanaatine varılmış, borcun ferileri açısından davanın kabulü ile davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, alacak likit olduğu anlaşılmakla asıl alacak miktarı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı Özen Alışveriş Merkezleri A.Ş vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; icra takibine dayanak olan alacağa yönelik karşılıklı varılan mutabakat ile sulh yoluna gidildiğini ve mahkeme dışı sulh sözleşmesi yapıldığını, 78.144,70 TL takip konusu asıl alacağın davacıya ödendiğini, bu alacağa ve eldeki davaya ilişkin vekalet ücreti dahil olmak üzere 12.823,48 TL ödeme yapılması halinde davacı vekilinin feragat edeceğini mail yoluyla bildirildiği, 9.135,59 TL ve daha sonra ise 2.304,73 TL’nin davacıya ayrıca ödendiğini, böylece taraflar arasında yapılan mahkeme dışı sulh anlaşması hükümlerinin yerine getirildiğini belirterek taraf ortak iradelerinin aksine yönelik verilen hüküm ve yine icra inkar tazminatının haksız ve dayanaksız olduğundan bahisle yerel mahkeme kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince istinaf başvurusunun değerlendirilmesine yönelik 27/01/2020 tarihli karar ile; dosyaya sunulmuş olan vekaletnamenin Özen Alış Veriş Hizmetleri A.Ş’ye ait olduğu, davacı vekilinin 14/11/2019 tarihli dilekçesi ile Şaypa Alışveriş Merk. İnş. Gıda. Elk. Day. San. Tic. A.Ş ‘nin 24.02.2017 tarihinde aktif ve pasifleri ile birlikte Özen Alışveriş Hizmetleri A.Ş. tarafından devralındığını belirterek tavzih talebinde bulunduğu, mahkemece 18/11/2019 tarihli ek kararı ile davacı tarafından yargılama aşamasında taraf değişikliğine ilişkin herhangi bir beyan dilekçesi sunulmadığı gibi duruşmalarda da taraf değişikliğine ilişkin sözlü olarak beyanda bulunulmadığı ve mahkeme tarafından 22/03/2019 tarihinde dosyada karar verilerek el çekildiği belirtilerek talebin reddine karar verildiği, kararın taraf vekillerine tebliğ edildiği ve istinaf kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi nedeniyle, sunulan istinaf başvuru dilekçesinin Özen Alışveriş Hizmetleri A.Ş vekiline ait olduğu, Özen Alışveriş Hizmetleri A.Ş’nin dosyada taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle 26/12/2018 22/03/2019 tarih, 2016/1237 Esas, 2019/493 sayılı kararına karşı istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunun değerlendirilmesine yönelik ek karara karşı istinaf dilekçe ile; 01/06/2018 tarihinde devralan şirkete ait vekaletname ve ekinde devire ilişkin belgelerin sunulduğunu, devralınan şirketin tüzel kişiliğinin terkin ile sona erdiğini, bu sebeple istinaf başvurusunun incelenmesi gerektiğini belirterek ileri sürelen istinaf sebepleri uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa karşı cevap dilekçesi ile; davalı tarafından ödemelerin tamamının yapılmadığını dolayısıyla anlaşmaya aykırı davranıldığını vekaletnamenin süreli olduğunu ve istinaf tarihi itibariyle geçerli vekaletnamenin bulunmadığı belirterek yerel mahkeme kararının onanması ve davalının HMK 329. maddesi gereği yaptırıma tabi tutulmasını talep etmiştir.
Dairemizce istinaf yoluna başvuran vekilin istinaf başvuru tarihi itibariyle vekaletname eksikliği geri çevirme kararı sonrası ikmal edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, satım sözleşmesi nedeniyle düzenlenen faturalara dayalı icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı borçlu şirketi devralan davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş, mahkemece ek karar ile istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Şirket tüzel kişiliği, ticaret sicilindeki kaydın terkini ile sona erer.Tüzel kişiliğin son bulması ile, artık eski tüzel kişinin (ölü bir şahıs gibi) taraf ehliyetinin de son bulduğunun kabulü gerekir.
Somut olayda; davalı … Merk. İnş Gıda Elk. Day. San. Tic. A.Ş’nin 24/02/2017 tarihinde Özen Alışveriş Merkezleri A.Ş. tarafından aktif ve pasifleri ile birlikte devralındığı ve sicil kaydının 28/02/2017 tarihinde terkin edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, devralınan şirket tüzel kişiliğinin davadaki taraf ehliyeti sona erdiğinden davalı sıfatı devralan şirkete geçmiştir. Dolayısıyla davalının istinaf kanun yoluna başvuru hakkı bulunduğundan yerel mahkemenin ek kararının kaldırılması ve işin esasının incelenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında takibe konu asıl alacak miktarı ve bu alacağa yönelik yapılan ödemeler konusunda ihtilaf bulunmamakta yapılan ödemelerin mahkeme dışı sulh görüşmeleri kapsamında yapıldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, borçlu tarafından 26/10/2016 tarihinde 78.144,70 TL, 09/11/2016 tarihinde 9.135,59 TL ve 09/06/2017 tarihinde 2.304,73 TL ödemenin takip dosyasına yansıtıldığı ve takibe konu edilen borcun dosya kapak hesabına göre dava sırasında bitmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın konusuz kaldığından da bahsedilemeyecektir.
Mahkeme dışı sulh sözleşmesi, dava devam ederken yapılsa bile, kendiliğinden görülmekte olan davayı etkilemez. Taraflar mahkeme dışında yapmış oldukları sulh sözleşmesini mahkemeye verirler ve buna göre sulh olduklarını bildirirlerse, bu husus tutanağa geçirilir, taraflara okunur ve imza ettirilir. Bu halde mahkeme dışı sulh, mahkeme içi sulhe dönüşür.
Somut olayda taraflar arasındaki mahkeme dışı sulh görüşmelerinin yapıldığı ancak bu sürecin alacak miktarına yönelik anlaşma sağlanamaması sebebiyle tamamlanamadığı dolayısıyla davanın sulh kapsamında nihayete erdirilmesini gerektirir halin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle mahkemece davadan sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında gözetilmesi ve likit nitelikteki alacağa ilişkin takibe itirazında haksız olan davalının icra inkar tazminatı ödemesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Mahkemece karar başlığında terkin edilen şirkete yer verilmesi doğru değilse de bu husus mahalde düzeltilebileceğinden kaldırma nedeni yapılmamış, eleştirilmekle yetinilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davalı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.338,06 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.388,55 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.003,51 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına (harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davalıya iadesine,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362. maddesi uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza