Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/308 E. 2023/254 K. 10.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. .. BAM . HUKUK DAİRESİ
T.C.
.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : .
KARAR NO : .

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : .
DAVACILAR : 1-… – […]
2-… – […]
3-… – […]
VEKİLİ : Av. … – [.
DAVALI : … – .
VEKİLİ : Av. … -.
DAVANIN KONUSU : Yönetim Kurulu Kararının İptali İstemli
TALEP : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : .
KARAR YAZIM TARİHİ : .
. Asliye Ticaret Mahkemesinin . tarih, . Esas sayılı Ara Kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davalı.’nin . tarihinde almış olduğu 12 sayılı yönetim kurulu kararının davalı bünyesinde bulunan .sayılı ada, . parseldeki . m² özel eğitim alanı olan taşınmazın satışına ilişkin olduğunu, kararın Kooperatifler Kanununun 42/2 ve 42/2-6 maddelerine aykırı olduğunu, taşınmazın satışına ilişkin Genel Kurul tarafından alınmış her hangi bir karar olmadığını, yönetim kurulunun kanunun emredici hükmüne aykırı işlem yaptığından yapılan işlemin geçersiz olduğunu, müvekkilinin ihtarına rağmen yönetim kurulunun birliğe ait taşınmazı yetkisi olmadan ve usule aykırı şekilde piyasa değerinin altında satarak birliği zarara uğrattığı gerekçesiyle yönetim kurulu üyeleri hakkında ve denetim görevini yerine getirmediği için denetim kurulu üyeleri hakkında görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek, birliğin daha fazla zarar görmemesi için haklarında soruşturma başlatılmış olan ve hukuken kanuna aykırı işlem yaparak birliği zarar uğratmış olan yönetim kurulunun yerine ivedilikle yönetim kayyumu atanmasını, karara konu .. ili,.. İlçesi,…. ada, ..parseldeki taşınmazın üzerine tedbir konulmasını dava neticesinde .. tarih ve .. sayılı “..e Mahallesi.. ada,. parseldeki Özel Eğitim Alanının satışı” ile ilgili Yönetim Kurulu kararının kanuna aykırı olması sebebi ile geçersiz olduğu için mutlak butlanla iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; tedbir talebinin amacının yönetimi itibarsızlaştırmak olduğunu belirterek davacıların yönetim kayyımı atanması talebi ve üçüncü kişiye satılan taşınmaz üzerine tedbir konulması şeklindeki tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, yönetim kurulu kararına konu taşınmaza yönelik malikinin davada taraf olmaması sebebiyle taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin, yaklaşık ispat kuralı uyarınca ispatlayacak belgeler sunulmadığından davalı kooperatife yönetim kayyımı atanması talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf dilekçesi ile; taşınmaz satışına yönelik yönetim kurulu kararının genel kurulun vazgeçilmez ve devredilmez yetkilerinden birisi olduğunu, yönetim kurulunun yetkisiz olarak genel kurul yetkisi kullandığını, bu duruma dair yönetim kurulu, genel kurul ve taşınmaz bilgilerinin sunulması karşısında kayyım atanmasına yönelik tedbir istemi için yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davalı birliğe kayyım atanmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, yönetim kurulu kararının mutlak butlanla batıl olması sebebiyle iptali istemine yönelik olup, istinaf incelemesine konu talep, dava süresince davalı kooperatif birliğine tedbiren yönetim kayyımı atanmasına ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, kayyım atanmasına yönelik talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; davacılar, davalı birlik yönetim kurulu tarafından birliğe ait taşınmazın genel kurul tarafından verilmiş bir yetki ve görev olmaksızın satılmasına yönelik yönetim kurulu kararının butlan nedenli iptaline yönelik davada, davalı birliğe yönetim kayyımı atanmasını talep etmiş, mahkemece kayyım atanması için yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmemesi sebebiyle talebin reddine karar verilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununda yönetim kayyımı ve geçici hukuki koruma konusunda özel bir hüküm bulunmadığından, genel hüküm nitelikli HMK’nın 389 vd. maddeleri ile TMK 426 vd. hükümleri uygulanmalıdır.
6100 sayılı HMK’nın 389/2 maddesi; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.”.
6100 sayılı HMK’nın 390. maddesi; “Tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmünü içermektedir.
Bu bağlamda; eldeki davanın konusu birlik yönetim kurulu kararının butlanı istemine yöneliktir. 4721 sayılı TMK. 427/1-4 maddesi uyarınca tüzel kişiliğe yönetim kayyımı atanması için tüzel kişiliğin gerekli organlardan yoksun kalma ve yönetimi başka yoldan sağlanamama halinin mevcut olması gerekmektedir. Somut olayda davalı tüzel kişiliğin yönetim organından yoksunluk hali mevcut değildir. Öte yandan, tedbir yolu ile kayyım atanması için gereken yaklaşık ispat olgusunun da somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davacı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından alınması gereken istinaf karar harcı peşin alındığından, ayrıca alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
HMK. 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza