Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C… BAM .. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: .
T.C.
.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : .
KARAR NO :..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : .
ÜYE : .
ÜYE : .
KATİP : .
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : .
D.İŞ KARAR TARİHİ : .
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN/ALACAKLI : .
VEKİLİ : Av. ..
KARŞI TARAF/BORÇLU : ..
TALEP KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : ..
İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmış olmakla dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, müvekkili şirket ile borçlu şirketin tekstil ve otomobil alım satımı işi ile iştigal etmekte olduklarını,..yılı içinde karşı tarafa .. milyon TL civarında satış yapıldığını, bu satışlara karşılık karşı yan şirket tarafından ödemelerin tediye edilen çeklerle yapıldığını, tediye edilen çeklerin.. tanzim (vade) tarihli olanlarına gelinceye kadar ödendiğini, ..tanzim (vade) tarihli dokuz adet, toplam .. TL bedelli çekin gününde ödenmediğini ve bunlarla ilgili ihtiyati haciz kararı alınıp takip başlatıldığını, ihtiyati haciz kararlarının uygulanması sırasında, borçlu şirketin taşınmazları üzerine ..yılının .. ayının ilk haftası içinde başlayarak çeşitli ihtiyati haciz kararlarının uygulandığının görüldüğünü, borçlu şirketin pasif taşınmaz kayıtlarına bakıldığında taşınmaz varlıklarını hızlıca elde çıkarmakta olduğunun anlaşıldığını, son altı ay içinde 27 adet taşınmazını üçüncü kişilere devrettiğini, alacaklılarından mal kaçırma eylemleri içinde olduğunu, borçlu şirketin menkul mallarını da kaçırmaya çalıştığını, müvekkil şirketin icra takiplerine konu olan çekler dışındaki alacak kısmının tahsil riski altında bulunduğunu, yasal mevzuat uyarınca .. yılı sonuna kadar çeklerin ancak tanzim tarihinde bankaya ibrazını zorunlu kılan düzenleme gereğince, şu an itibariyle bakiye alacakları için talep edilecek ihtiyati haciz talebine gerekçe ve delil olarak teslim alınan ve halen tedavülde bulunan ileri tarihli çekleri dayanak göstermelerinin mümkün bulunmadığını, zira bankaya ibraz edilememiş olduklarından henüz kıymetli evrak vasfına haiz olmadıklarını, bu nedenle, ticari defter ve kayıtları dayanak ve delil olarak göstermek suretiyle ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, borçlu şirketin, ödemelerini durdurduğu tarih olan .. tarihi itibariyle müvekkili şirkete .. TL borcu bulunduğunu, bu alacağın bir bölümünün ..tanzim tarihli 9 adet çek hakkında icra takibi açılması suretiyle talep konusu yapıldığını, bu çeklerin ..TL’lik banka garantisi kapsamı dışında kalan toplam .. TL için 3 ayrı icra takibi başlatıldığını, bu suretle banka garantisi ve açılmış icra takipleri nedeniyle toplam .. TL alacak kısmının işbu talep kapsamı dışında bırakıldığını belirterek İİK 257/2 maddesinde belirtilen şartlar mevcut olduğundan alacağın tahsil imkansızlığını önlemek amacıyla borçlu şirket aleyhine .. TL tutarındaki alacak hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, talep eden tarafından talep dilekçesi ve ekinde sunulan bir kısım ticari defter ve belgeler ile e-faturalar uyarınca ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş ise de, sunulan belgelerin tek taraflı bir belge olup tek başına bir alacağın varlığını ve borcun ödenmediğini göstermeyeceği, bu kapsamda yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediği ve talep konusunun yargılamayı gerektirdiğinden İİK 257. ve devamı madde şartlarını ihtiva etmediği gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, talep eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan talep eden alacaklı vekili, borçlu şirketin alacaklılarından mal kaçırmak konusundaki eylemlerinin sabit olduğunu, yapılan satışların karşılıklarının çek olarak alındığının müvekkili şirket defterlerinden anlaşıldığını, satışların içeriği ve tutarlarının da sunulan faturalarla teyit edildiğini, ödemelerin çeklerle yapılmış olması nedeniyle ibraz tarihi henüz gelmemiş çeklerin karşılığı çıkmadığı takdirde müvekkili şirketin alacağını tahsil imkanının yok olacağını, sunulan defter kayıtları, faturalar, verilmiş olan ileri tarihli çek suretlerinin yaklaşık ispat koşullarını fazlasıyla karşıladığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz koşulları oluşmadığından talebin reddine karar verilmiş olup alacaklı vekili tarafından yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz, alacaklının bir para alacağının zamanında ödenmesini garanti altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati hacze ilişkin yasal düzenleme İİK’nın 257 ila 268. maddesinde yer almaktadır. Bilindiği gibi ihtiyati haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Bunlar muaccel alacaklarda alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Müeccel alacaklarda ise kural ihtiyati haciz istenemeyeceği ise de borçlunun belli bir adresinin olmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu amaçla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa vadesi gelmemiş alacaklarda da ihtiyati haciz kararı verilebilir. Sözü edilen maddede bunun dışında herhangi bir koşul öngörülmemiştir.
İİK’nın 258. maddesi “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur” hükmünü içermekte olup ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın varlığı hakkında kanaat verilmesi yeterlidir. Mahkemenin alacağın varlığına kanaat getirmesinden anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi olmayıp yaklaşık ispat ölçüsünde alacağın varlığını gösteren delillerin sunulması aranmaktadır.
Somut olayda, ihtiyati haciz talep eden vekili, borçlu şirkete mal satışı yaptıklarını, borçlu şirketin ödemeleri çek ile yaptığını, bir kısım çeklerin karşılıksız çıkması üzerine söz konusu çeklere ilişkin ihtiyati haciz kararı alınarak icra takibi yapıldığını, borçlunun mal kaçırma eylemleri içerisinde bulunduğunu, bakiye alacağın tahsili için borçlu şirket tarafından verilmiş ancak vadesi gelmemiş çeklerin bulunduğunu, borçlunun mal kaçırma eylemleri içerisinde olması nedeniyle bakiye alacağın tahsilinin imkansızlığını önlemek amacıyla ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Talep eden alacaklı tarafından ihtiyati hacze dayanak olarak e-faturalar, ticari defter kayıtlarına dayanılmış ise de, tek taraflı düzenlenen söz konusu kayıtlar uyarınca alacağın varlığı ve miktarının tespiti bakımından yaklaşık ispat olgusunun gerçekleşmediği, fotokopileri ibraz edilen ve açık hesapta kayıtlı olan çeklerin ise henüz muaccel olmadığı ve borçlunun kaçma veya mal kaçırma olgusunun da bu aşamada ispat edilemediği nazara alındığında ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi yerinde görülmüş olup ihtiyati talep eden alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Talep eden alacaklı vekilinin ilk derece mahkemesinin yukarıda anılan kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL istinaf karar ve ilâm harcından talep eden tarafından peşin olarak yatırılan 80,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 99 TL harcın talep edenden tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
3-) İstinaf eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf incelemesi duruşma açılmadan yapıldığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 359/4 maddesi uyarınca kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın m. 362/1-f hükmü uyarınca kesin olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.
..
..
Başkan
..
¸e-imzalıdır
.
.
Üye
.
¸e-imzalıdır
.
.
Üye
.
¸e-imzalıdır
.
.
.
¸e-imzalıdır