Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/481 E. 2022/810 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ

T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/481
KARAR NO : 2022/810

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/01/2022
NUMARASI : 2021/572 Esas
DAVACI :
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2022
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/572 Esas, 18/01/2022 tarihli ara kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; icra takibine kötü niyetli olarak itiraz eden davalı borçlunun mal kaçırmasının engellenmesi, muaccel ve yaklaşık ispat kuralları gereğince ispatlanan alacağın teminat altına alınabilmesi amacıyla 746.345,44 TL için davalı borçlunun menkul ve gayrimenkullerinin üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin kabulü ile İİK 257/1.maddesi uyarınca dava ve talep
konusu edilen 746.345,44 TL alacağın %15’i tutarında 111.951,81 TL nakdi teminat yada kesin süresiz muteber bir banka teminat mektubunun sunulması halinde davalı borçlunun 746.345,44 TL tutarındaki taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişiler üzerindeki hak ve alacakları üzerine ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
İtiraz eden borçlu vekili Av. … itiraz dilekçesinde; söz konusu ihtiyati haciz kararına sebep ve teminat yönünden itiraz etmiş,
Mahkemece, itiraz üzerine davacının ihtiyati haciz talebinde bulunurken sunduğu belgelerin yaklaşık ispat kuralını yerine getirmediği, kendi kayıtlarına ait belgeler ile yeminli mali müşavir onayı olsa da alacağın varlığının ve miktarının belirlenmesinin yargılamayı gerektirdiği, SMMM ‘nin davacıya ait kayıtlara göre işlem tesis ettiği, takibe konu edilen malların davalıya teslim edildiğine ilişkin imzalı bir kayıt sunulmadığı, dosya kapsamında tarafların yapmış olduğu bir hesap mutabakatının da bulunmadığı, İİK’ya göre ihtiyati haciz kararının muaccel bir alacak için verileceği, borçlunun kaçma şüphesinin muaccel olmayan alacaklar bakımından ihtiyati haciz şartı olduğu ancak bu halde dahi ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için İİK’daki koşulların bulunması gerektiği, yaklaşık ispat kuralının bu halde de arandığı, tüm dosya kapsamı itibariyle yaklaşık ispat kuralının bulunmadığı, toplanacak delillere göre alacağın varlığının belirlenebileceği gerekçeleriyle itirazın kabulü ile mahkemenin 2021/572 esas sayılı dosyasında 03/08/2021 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; davalı tarafın itiraz dilekçesinde bile taraflar arasındaki ticari ilişkiye ve cari hesap ekstresine itiraz edilmediği, cari hesaba kayıtlı olan borcun ödendiğinin iddia edildiği, hiçbir şekilde davalının bu iddialarını kabul etmemekle beraber taraflar arasındaki ticari ilişki ve cari hesap ekstresinin varlığı davalı tarafından da ikrar edildiğinden yerel mahkemenin bu hususu göz ardı ederek karar vermiş olmasının hatalı olduğu, takibe konu alacağın müvekkili şirketin ticari defterlerine işlenmiş ve yeminli mali müşavir tarafından da onaylandığı, yasal usule uygun tutulan müvekkil ticari defter kaydından da anlaşılacağı üzere talebe konu olan alacağın muaccel ve likit halde olduğu, alacağın muaccel bir alacak olduğu dosyaya sunulan belgelerle sabit ve yaklaşık ispatı aşar şekilde ispat edildiği, davalı borçlunun olası zararlarını tazmin adına dosyaya teminat da yatırılmış olduğundan İİK. madde 257 ve devamında düzenlenen ihtiyati haczin şartlarının oluştuğu buna karşılık İİK. madde 256 kapsamında yapılacak değerlendirme ışığında ihtiyati haczi kaldırmayı gerektirecek herhangi bir sebep bulunmadığı, yerel mahkemenin 18.01.2022 tarihli kararında, SMMM’nin davacı kayıtlarına göre işlem yaptığı, dosya kapsamında taraflar arasında yapılmış olan bir hesap mutabakatının da bulunmadığından bahisle ihtiyati haciz kararının kaldırıldığı, oysa ki bahsi geçen belgelerin tümünün SMM değil YMMM onaylı olduğu, 3568 Sayılı Kanunun “Tasdik ve Tasdikten Doğan Sorumluluk” başlıklı 12. maddesi uyarınca SMM veya YMMM tarafından incelenen ve tasdik edilen tüzel kişi kayıtlarının inceleme prosedürü ve bu kayıtlara bağlanan hukuki sonuçların birbirinden farklı olduğu, YMMM tarafından onaylanan ve mahkemeye ibraz edilen tüm belgelerin yasal mevzuat gereğince kamu idaresinin yetkili memurlarınca tasdikin kapsamı ölçüsünde incelenmiş belge niteliğine haiz olduğu gerekçesi ile istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İcra İflas Kanununun 257. maddesi hükmüne göre: “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısla olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten hacze istenebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.
2004 sayılı İcra İflas Kanununun 258. maddesinde ise; İhtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.
Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir.
(Ek fıkra: 17/7/2003-4949/60 md; Değişik; 2/3/2005-5311/16 md.) İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. ” hükümleri mevcuttur.
İhtiyati haciz kararlarına itiraz 2004 sayılı İİK’nın 265/1. maddesinde düzenlenmiş ve itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Buna göre “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı: huzuru ile yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.”
Genel açıklamalar karşısında somut dava bakımından, ihtiyati haciz talep eden tarafından talep dilekçesi ekinde sunulan belgelerde, malın teslimine ilişkin belge, mutabakat evrakı v.s. sunulmadığı, sunulan belgelerde yaklaşık ispat çerçevesinde belge sunulmadığı, mevcut dosya kapsamı itibariyle İİK’nın 257. maddesi şartlarının gerçekleşmediği, ilk derece mahkemesince borçlunun itirazlarının duruşma açılarak ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli istinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde iadesine,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.08/06/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır