Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/2311 E. 2022/2107 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … BAM … . HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:…
T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… . HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …
DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : …
… . Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih, … Esas, … sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkil kurum tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası üzerinden … Tic. Ltd. Şti aleyhine ödenen işçilik alacaklarına yönelik rücu davası açıldığını, şirketin 6102 sayılı Kanunun Geçici 7.maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin edildiğinin tespit edildiğini belirterek şirketin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafça ihyası istenen şirketin, … tarihinde ticaret sicilinden re’sen silindiğini, dolayısıyla beş senelik dava zamanaşımı … tarihinde dolmuş bulunduğunu, kanuna uygun biçimde gönderilen ihtarname ve Ticaret Sicil Gazetesinde yapılan ilana rağmen yasal süreleri içinde müvekkil kuruma herhangi bir bildirim yapılmadığından şirketin sicilden … tarihinde re’sen terkin edildiğine ilişkin ilanın … tarih ve … sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin … ., … . ve … . sayfalarında yayınlandığını, ayrıca yine ilgili şirket hakkında daha önce şirketin ihyası için bir çok kez dava açıldığını ve şirketin ek tasfiyesine karar verildiğini belirterek öncelikle davacı yanın taleplerinin zamanaşımına uğraması nedeni ile davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkili … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün mevzuat hükümlerini uygulayarak üzerine düşen görevi eksiksiz ve doğru bir biçimde yerine getirdiğinden bahisle davacı yanın talebini mahkeme takdirine bırakarak davanın kabulüne karar verilmesi halinde yasal hasım konumunda olan müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti tahakkuk ettirilmemesi gerektiğini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, ihyası istenen şirketin … tarihinde re’sen terkin edildiği, davanın 5 yıllık süre içerisinde açılmaması sebebiyle TTK’nun Geçici 7/15.maddesi uyarınca davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; 6102 sayılı TTK’nın 547 maddesi gereği ihya kararı verilmesi gerekirken davanın zaman aşımı nedeniyle reddinin hukuka aykırı olduğunu, yasal hasım olan davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirinin hatalı olduğunu, terkin edilen şirket aleyhine açılan davanın görülebilmesi için eldeki davanın mecburen açıldığını, belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa karşı cevap dilekçesi ile; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olması sebebiyle başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, ticaret sicilinden resen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; davacı tarafından … . Asliye Hukuk Mahkemesinin … esası üzerinden aleyhine dava açılan şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi gereği sicilden terkin edildiğinden bahisle ihyasının talep edildiği, mahkemece TTK’nun Geçici 7/15.maddesi uyarınca davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 15. bendinin son cümlesinde “Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu bu düzenleme gereği; hukuki menfaati bulunanların haklı sebebe dayanarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içinde ihya isteyebileceği anlaşılmaktadır. Bu maddedeki süre hak düşürücü süre niteliğindedir. Hak düşürücü sürenin geçtiğini mahkeme re’sen gözetir.
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esası üzerinden … tarihinde ihyası istenen şirkete yönelik açılan rücu davası sebebiyle hukuki menfaati bulunan davacı tarafından eldeki dava … tarihinde açılmıştır. İhyası istenen şirkete ait ticaret sicil kayıtlarına göre şirketin … tarihinde sicilden resen terkin edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde, mahkemece ihya istemine yönelik davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmaması nedeniyle davanın hak düşürücü sürenin aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı nitelendirme ile zaman aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın kaldırılması gerekmiştir.
Öte yandan, HMK’nın 326.maddesi gereği davada haksız çıkan taraf yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu ve somut olayda da davanın reddine karar verildiği nazara alındığında kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın istinaf sebepleri yerinde olmamakla birlikte mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken zamanaşımından davanın reddine karar verilmesi yerinde olmadığından ve bu nedenle gerekçenin düzeltilmesi gerektiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun gerekçe yönünden kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince gerekçenin düzeltilmesi cihetine gidilerek yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜNE,
2-… Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih,… Esas, … sayılı kararının HMK’nın 355 ve 353/1-b/2 maddesi gereği KALDIRILMASINA, dava hakkında yeniden hüküm kurulmasına;
a-Davanın hak düşürücü sürenin aşımı nedeniyle REDDİNE,
b-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
c-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
d-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
e-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
f-Yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları;
a-Davacı harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına,
b-Davacı tarafından yapılan … TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Kararın 6100 sayılı HMK’nın’nın 359-(4) maddesi uyarınca temyizi kabil kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, karar tebliğinden itibaren 2 hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza