Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1960 E. 2022/1508 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1960
KARAR NO : 2022/1508
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/09/2022
NUMARASI : 2022/791 Esas
DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
3-… – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
İLİŞKİLİ KİŞİ : … – …
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali
KARAR TARİHİ : 14/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/11/2022
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/791 Esas, 14/09/2022 tarihli ara kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; 19/06/2022 tarihli, davalı S.S Bursa Ceyhun Yapı Kooperatifi genel kurulu toplantısı’ nda alınan kararların ifasını önlemek amacıyla tedbiren durdurulması ve genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunun tespiti ile genel kurulda alınan 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 no’lu kararların kanuna, anasözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırı olması sebebiyle iptaline karar verilmesi istemli açılan davada alınan kararların tedbiren yürürlüğünün durdurulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, kooperatiflerin üyelerden ayrı olarak gelir elde eden kuruluşlar olduğu, yönetim organlarının bulunmasının da yasal zorunluluk olduğu, genel kurulda yönetim ve denetim organı oluşturulduğu, buna yönelik alınan kararların yürütmesinin durdurulmasının kooperatifi organsız bırakacağı gibi hüküm sonucuna benzer bir tedbir kararı verilmesine neden olacağı, aynı durumun yönetim ve denetim organına verilen ücretler için de geçerli olduğu, yönetim organı ile kooperatif arasında doğal olarak vekalet ilişkisi bulunacağı, vekilin yaptığı işin karşılığı olarak ücret talep etme hakkına sahip olduğu, kooperatiflerin aidatla gelir elde eden faaliyetine devam eden kuruluşlar olduğundan aidat toplanması kararı genel kurul faaliyeti kapsamında bulunduğu, alınan kararlarla ilgili olarak tedbir kararı verilmesinin yargılama sonucunda hükümle ortaya çıkacak sonuca eşdeğer bir durum yaratacağı, genel kurul kararının yok hükmünde olmadığının yargılama sırasında araştırılarak tartışılacak ve sonucuna göre bir karar verileceği, bu haliyle tedbir kararı verilmesi uygun bulunmadığı gerekçeleriyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, 19.06.2022 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’ nın hazirun listesinden de anlaşılacağı üzere; toplantıya katılan ortaklardan pek çoğunun birden fazla vekaleten imza atmış olduğu, her ortağın tek bir oy hakkı olmasına rağmen alınacak kararlar için toplantı nisabını sağlamak amacıyla usulsüzlük yapıldığı, yine kararların 7. maddesinde 2022 yılı Temmuz ayından başlamak üzere aylık 450,00 TL aidat toplanmasına karar verildiği, ancak giderler için toplanılan aidatların hangi gider kalemi için istendiğinin belirtilmediği, yönetim kurulu üyelerinin kendi ibralarında oy kullandığı, gündem maddeleri görüşülürken söz alanların tutanağa geçirilmediği, bu nedenle alınan kararların yürütmesinin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesi talebi ile istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, kooperatif olağan genel kurul toplantısında alınan kararların iptali istemiyle açılan davada tedbiren kararların uygulanmasının durdurulması istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6100 sayılı HMK. 389/1. maddesi uyarınca mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK’nın 390/3. maddesi uyarınca tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Somut talep bakımından, dosya ve mevcut delil durumu birlikte değerlendirildiğinde yasanın aradığı yaklaşık ispat şartlarının oluşmadığı, yargılama aşamasındaki toplanan delil ve dosya kapsamına göre talebin değişen şartlara göre yeniden değerlendirilebileceği , bu aşamada ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararda usul ve yasaya aykırılık görülmemekle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacılar vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli istinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.14/11/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır