Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1850 E. 2022/2025 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1850
KARAR NO : 2022/2025

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/04/2022
NUMARASI : 2021/94 Esas, 2022/525 Karar

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … [16782-87564-82673] UETS
DAVALI : … …
VEKİLİ : Av. … [16414-14074-25807] UETS
DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/12/2022

Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/04/2022 tarih, 2021/94 Esas, 2022/525 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafla yaklaşık 10 aydan bu yana zeytin alım satımı konusunda çalıştığını, davalının 06.03.2020 tarihli fatura ile 30.340 USD tutarında zeytin alım satımı konusunda fatura düzenlediğini, müvekkili tarafından satın alınan zeytinin Irak ülkesine ihraç edilmek amacıyla alındığını, faturalandırılan zeytinlerin ihracatı için yükleme yapıldığını, ancak yüklenen zeytinlerin küflü olması sebebiyle Irak Gümrüğünden geçmediğini, bu nedenle nakliye tırının Bursa iline geri döndüğünü, malın gümrükte komple boşaltıldığını, küflü ve bozuk olduğu tespit edilen yaklaşık 5.5 ton zeytin ayıklanarak geriye kalan 19.5 ton zeytin yüklenerek tekrar gönderildiğini, ayrıca 27.08.2020 tarihli proforma faturada 32.869,00 USD tutarında zeytin satışına dair fatura düzenlenmişken, 12.09.2020 tarihli faturada hizmet toplamı olarak 26.553,00 USD belirtildiğini, dolayısıyla ayıplı mal nedeniyle nakliye gidiş için 3.200 USD, gümrük sonrası Bursa ya dönüş için 3.000 USD, ayıklanma, boşaltma ve yükleme için 340 USD, bekleme süresi nakliye tırı için ilave kira olarak 700 USD, gümrüğe yapılan ödeme 700,00 USD ve eksik yüklemeden kaynaklı 420 USD olmak üzere toplam 8.360,00 USD tutarında müvekkilinin zararının olduğunu, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, malın ayıplı olmadığını, davacının muayene ve ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, eksik mal tesliminin söz konusu olmadığını, anlaşılan tutar ve birim üzerinden faturanın düzenlendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, satıma konu ve ihracattan geri dönen 511 adet 4.600 kg zeytinin yönetmeliğe göre kontrol sonuçları gıda mevzuatı açısından uygun olduğunun tespit edildiği, bunun aksinin zeytinlerin ayıplı olduğunu davacı tarafından ispat edilemediği, kaldı ki iddiaya konu konu ayıp açık ayıp niteliğinde olduğundan davacının söz konusu ayıbı teslim tarihinden itibaren 2 ve 8 günlük süreler içerisinde satıcıya bildirmekle yükümlü olduğu, ayrıca Irak Halil İbrahim Gümrük Müdürlüğü kayıtlarından iddiaya konu ayıbın muayene tarihinde çıktığı kabul edilse bile davacı tarafça çok sonra 29.09.2020 tarihinde davacının davalıya noter ihtarı tebliğ ederek ihbarda bulunduğu, bu şekilde davacının ayıp iddiasına konu muayene ve ihbar yükümlülüğünü de yerine getirmediği, ayrıca taraflar arasında 27.08.2020 tarihli proforma faturaya göre 32.869,00 USD tutarında zeytin yüklemesi kararlaştırıldıktan sonra, 12.09.2020 tarihli fatura ile sadece 26.553,00 USD tutarında zeytinin satışa konu edilmesi yeni bir icap sayılacağı ve davalının bu satış faturasına süresi içerisinde itiraz etmeyerek bunu kabul ettiği anlamına geldiğinden davacı tarafın eksik yüklemeden kaynaklı zararından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş,usulüne uygun muhtıraya rağmen istinaf harç ve giderlerini süresi içerisinde yatırmadığından ilk derece mahkemesinin 29.07.2022 tarihli ek kararıyla istinaf başvurusunun HMK m.344 gereğince yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili dosyaya sunmuş olduğu 07.09.2022 tarihli dilekçesinde, ilk derece mahkemesinin kararının yasal süresi içerisinde istinaf edildiğini, istinaf harcını tamamlanması için taraflarına muhtıra gönderilmişse de müvekkile ulaşılamadığından talep edilen harcın dosyaya yatırılamadığını, gelinen aşamada bu dilekçenin sunulması ile beraber taraflarınca istinaf harç ve avansın yatırıldığını belirterek istinaf talebi ilgili karar verilmesini istemiştir.
6100 sayılı HMK.366 madde yollaması ile aynı yasanın 344. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesi verilirken istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşırsa kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içerisinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçilmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içeresinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması halinde 346.maddenin ikinci fıkrası kıyas yoluyla uygulanır.
Yine 6100 sayılı HMK. 346/2 maddesine göre bu red kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içerisinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderlerde yatırıldığı takdirde dosya kararı veren mahkemece yetkili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilir. Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar. 6100 sayılı HMK. 352 maddesince yapılan ön inceleme sonucunda kararın süresi içerisinde yapılmadığı anlaşılırsa başvurunun reddine karar verilir.
Dosyanın incelenmesinde davacı tarafça, Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/04/2022 tarih ve 2021/94 Es.- 2022/525 K. sayılı ilamının yasal süresi içerisinde 04/06/2022 tarihli dilekçe ile istinaf edildiği, ancak yatırılması gereken istinaf peşin harcı ve istinaf başvurma harcı ile gider avansının yatırılmadığı, bu nedenle mahkemece düzenlenen 05/07/2022 tarihli istinaf-harç ve masrafların tamamlatırılması hakkındaki muhtıranın davacı vekiline 10/07/2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, mahkemece istinafa konu ek karar ile; davalılar vekili tarafından 1 haftalık kesin süre içerisinde eksik harç yatırılmadığından 6100 sayılı HMK. 344 maddesi gereğince davacının istinaf talebinden vazgeçmiş sayılması nedeniyle istinaf talebinin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince düzenlenen muhtıranın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve davacı vekili tarafından istinaf harç ve masraflarının ihtarata rağmen süresinde yatırılmadığı ihtilafsız olup, bu nedenle ilk derece mahkemesinin davacı vekilinin istinaf başvurusundan vazgeçmiş sayılması nedeni ile istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 madde uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli istinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından istinaf yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Karar tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 22/12/2022


Başkan

e-imzalı

Üye*

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı