Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1764 E. 2022/1534 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1764
KARAR NO : 2022/1534

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 24/05/2022
NUMARASI : 2022/366 Esas (Derdest)
[16152-51662-61855] UETS
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ :16/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :16/11/2022

Davalı … vekili tarafından yukarıda belirtilen ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmış olmakla dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gereği görüşülüp düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacılar vekili, müvekkili …’ün sahibi olduğu restoranın kira borçlarına karşılık mülk sahibine verilmek üzere davalılardan Barış Günevç’e 8 adet çift imzalı boş senedi teslim ettiğini, davalı …’in senetlerden bir tanesini kanuna aykırı bir şekilde doldurarak senede 2.750.000 TL gibi afaki bir rakam yazdığını ve müvekkilleri aleyhine icra takibi başlattığını, müvekkillerinin böyle bir borcunun olmadığını, hileli bir şekilde müvekkilden alınan boş senedin doldurulmak suretiyle sahtecilik yapıldığına dair Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ve 2022/16205 sayılı dosyası ile soruşturma sürecine başlandığını ileri sürerek Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2022/1562 E. sayılı icra dosyasının yargılama süresince uygun görülmesi halinde teminatsız, aksi halde teminat karşılığında tedbiren durdurulmasına, müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2022/1562 E. sayılı takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulamayacağını ancak yüzde 15’ten aşağı olmamak üzere teminat karşılığında, icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesinin talep edilebileceğini, HMK’nın m.209 hükmümün senedin herhangi bir işleme esas alınıp alınamayacağı hususunda düzenleme öngördüğünü belirterek mahkemece verilen tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARLARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davacı tarafın talebine ilişkin 31/03/2022 tarihli ara karar ile davacının tedbir talebinin %30 teminat mukabilinde kabulü ile Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2022/1562 E. sayılı icra dosyasında takibin davacı yönünden durdurulmasına karar verilmiştir.
Davalı … vekilinin tedbir kararına itirazı üzerine duruşma yapılarak verilen 18/05/2022 tarihli ara karar ile davalı tarafın ihtiyati tedbire yapmış olduğu itirazının reddine karar verilmiştir.
Ara karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davalı … vekili, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulamayacağını, HMK’nın m.209 hükmünün senedin herhangi bir işleme esas alınıp alınamayacağı hususunda düzenleme öngördüğünü, fakat bu maddeye dayanılarak, takibin durdurulmasına yönelik bir ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit talebine ilişkindir. Davacı taraf, ihtiyati tedbir talep ederek takibin durdurulmasını talep etmiş olup mahkemece HMK’nın 209.maddesi kapsamında %30 teminat mukabilinde takibin durdurulmasına tedbiren karar verilmiş, verilen tedbir kararına davalı … vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine mahkemece itirazın reddine karar vermiş olup davalı vekili tarafından ara karara yönelik istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuştur.
Somut olayda davacı taraf, kira borçlarına karşılık mülk sahibine verilmek üzere davalılardan Barış Günevç’e 8 adet çift imzalı boş senedi teslim ettiğini, davalı …’in senetlerden bir tanesini doldurarak icra takibi başlattığını ileri sürmektedir. HMK’nın 209/1. maddesinde yer alan düzenleme “adi bir senetteki yazı veya imza inkar edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.” şeklinde olup davacı tarafın iddiası HMK’nın 209/1. maddesi kapsamında bulunmamaktadır. Davacı senette yer alan imzasını inkar etmemektedir. Açığa senet düzenlenmesinin mümkün olup davacı tarafın iddiası, senedin bedelsiz olduğu ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu yönünde olduğundan mahkemece, davacının iddiasının HMK’nın 209. maddesi kapsamında kabul edilerek tedbiren takibin durdurulmasına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2 hükmü uyarınca mahkemece verilen ara kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

I-) Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, ilk derece mahkemesinin 24/05/2022 tarihli ara kararının kararının KALDIRILMASINA, 6100 sayılı HMK m. 353/1-b-2 hükmü gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA, Buna göre;
1-)İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekilinin İTİRAZININ KABULÜNE, 31/03/2022 tarihli ihtiyati tedbir ara kararının KALDIRILMASINA,
II-) Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının istek halinde davalıya iadesine,
III-) Davalı tarafından istinaf başvuru aşamasında yapılan yargılama giderleri olan 200,70 TL istinaf başvuru harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
IV-) İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
V-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 359/4 maddesi uyarınca kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-f hükmü gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
16/11/2022


B