Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1706 E. 2023/84 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : .
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/03/2022
NUMARASI : … E. 2.. K.
DAVACI : … -…..
VEKİLİ : Av. … – …..
DAVALI : … – ……
VEKİLİ : Av. … -……
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 26/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/01/2023
Bursa … Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/03/2022 tarih,… Esas, .. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, davalı tarafından ……aleyhine icra takibi yapıldığını, müvekkiline 38.219,25 TL yönünden İİK’nın 89/1 maddesine göre haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği, akabinde ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiği, ikinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmediği iddia edilerek, 16.10.2018 tarihinde 15 gün içinde takip borcunun ödenmesi veya menfi tespit davası açıldığına dair belgenin icra dosyasına gönderilmesinin istendiğini, … ve …’a herhangi bir borçları olmadığını, aralarında ticari ilişki olmadığını ileri sürerek, takip borçlusuna borçlu olmadıklarının tespitini, kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin …ve .. aleyhine icra takibi yaptığını, davacıya İİK’nın 89/1 maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacıya 89/2 ve 89/3 maddeleri gereğince müzekkerelerin tebliğ edilmediğini, bu durumun icra dosyası incelendiğinde anlaşılacağını davacıya üçüncü haciz ihbarnamesi değil birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece verilen 30/05/2019 tarih, … esas,..sayılı dava konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar, Dairemizin … esas,… sayılı kararı ile kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı sonrası davaya bakan mahkemece davanın asliye hukuk mahkemesi görev alanı içerisinde kalması sebebiyle görev yönünden davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; her iki tarafı tacir olan ve ticari ilişkiden kaynaklı uyuşmazlıkta görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olması sebebiyle yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK 89/3. maddesine dayalı üçüncü şahıs tarafından açılan menfi tespit istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın HMK’nun 114/1-c maddesi delaleti ile 115/2. maddesi gereğince usulden (görev yönünden) reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
TTK’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir. Bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3 maddesine göre de; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Somut olayda; dava konusu edilen takip dosyasında davacı üçüncü kişi konumunda olup, eldeki dava ile İİK’nın 89/3 maddesine dayalı olarak takip borçlusuna borcunun bulunmadığının tespitini talep etmektedir. Davanın belirlenen bu niteliği itibariyle taraflar arasında bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Tarafların tacir olması veya davalı alacağının kaynağı davayı ticari kılmamaktadır. Uyuşmazlık, takip hukukundan kaynaklanmakta olup davacı takipte borçlu veya alacaklı olarak yer almamaktadır. Bu nedenle görevli mahkeme genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesidir (Emsal Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/15365 E.-2016/3253 K. 2016/3568 E. 2016/6425 K. sayılı ilamları)
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına (harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-c maddesi uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza