Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1646 E. 2022/1819 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1646
KARAR NO : 2022/1819

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2018/1725 Esas, 2022/509 Karar
KARAR TARİHİ : 21/04/2022

DAVACI : …-…
VEKİLİ : Av. ….
MİRASÇILARI
1-) … (…)

2-) … (…)

3-) … (…)

VASİ : … (…)

4 -) … (…)
Şenlikköy Mah. Çatal Sk. No:15/3 Bakırköy/ İSTANBUL
5-) … (…)
Cumhuriyet Mah. Çiğdem Sk. No:20/13 Küçükçekmece/ İSTANBUL
6-… (…)

VEKİLİ : Av. … [16372-73354-99816] UETS

DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satım Sözleşmesinden Kayanklanan)
KARAR TARİHİ : 07/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/12/2022

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmış olmakla dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gereği görüşülüp düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2018/11274 E. sayılı dosyası davalılar hakkında icra takibine başlatıldığını, davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiğini, müvekkili şirket ile davalı şirketin 25/08/2017 tarihinde harici olarak araç satış sözleşmesi yaptıklarını, ilgili sözleşmeye ile müvekkilinin 43 BC 454 plakalı kamyonet tipi aracı vadeli şekilde almak üzere anlaştıklarını, araç vadeli alındığından sözleşme tarihinde teslimi yapılmasına rağmen, aracın tescilinin taksitler bittiğinde yapılmak üzere anlaşıldığını, sözleşme tarihinde müvekkilinin davalı şirketin hesabına peşinat olarak 5.000 TL ücret yatırdığını, sonrasında müvekkili şirketin davalıdan 16 SLC 89 plakalı aracı yine vadeli olarak satın aldığını, bu aracın da teslimi yapılmakla birlikte tescilin taksitlerin bitimine bırakılmış olduğunu, müvekkilinin taksitleri düzenli olarak banka kanalıyla davalıya ait hesaplara yatırdığını ancak araçların davalı şirketin borcu nedeniyle yediemin deposuna kaldırıldığını, müvekkilinin davalı şirketten ödediği paraların iadesini veya araçlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasının talep edildiğini halde davalı şirketçe herhangi bir ödeme yapılmadığını, diğer davalı …’in ise kendisini şirket yetkilisi olarak tanıtarak müvekkili ile pazarlık ve anlaşma yaptığını ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasında oto alışverişi olmadığını, buna dair harici bir oto alım satım sözleşmesi yapılmadığını, dava konusu 43 BC 454 plakalı araç satış sözleşmesinin 25/08/2017 tarihli olup Yekta Özçam ile davalı şirket arasında yapıldığını, bu araç için 5.000 TL peşinat ödendiğini ve 10 adet 5.820 TL’lik senet düzenlendiğini, senet bedellerinin bazıları aracı satın alan Yekta Özçam tarafından bazıları da Yekta Özçam namına davacı şirket tarafından ödendiğini, davacı şirket ile dava dışı Yekta Özçam arasında ne tür bir hukuki ve ticari ilişki olduğundan davalıların haberi olmadığını, 43 BC 454 plakalı aracın borcu ödendikten sonra Yekta Özçam’ın yazılı muvafakati ile Cüneyt Akkoyunlu isimli kişiye resmi satışının yapıldığını, 16 SLC 89 plakalı araç için ise 08/01/2018 tarihinde dava dışı Yekta Özçam ile satış sözleşmesi yapıldığını, 12 adet 7.185 TL senet düzenlendiğini, bu senetlerden şu ana kadar 3 adetinin ödenmiş olup kalan ödemelerin yapılmadığını, davacı tarafın aktif husumet ehliyeti bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davalı şirket ile 25/08/2017 tarihinde 43 BC 454 plakalı aracın satımına, 08/01/2018 tarihinde 16 SLC 89 plakalı aracın satımına dair yazılı satış sözleşmeleri düzenlendiği, satış sözleşmeleri incelendiğinde, satıcının davalı Özyarpuz Oto Galeri Ltd. Şti. alıcının ise Yekta Özçam olduğu, davacı tarafından 43 BC 454 ve 16 SLC 89 plakalı araçların satın alınması için davalıya Ziraat Bankası ve Yapı Kredi Bankası hesabından ödemelerde bulunduğunu ancak aracın satışının yapılmadığını ileri sürerek ödenen bedellerin iadesine vaki itirazın iptalini talep ettiği, araçların satışına yönelik sözleşmenin tarafının alıcı Yekta Özçam olduğu, araç satış sözleşmeleri ve ödeme protokollerinin Yekta Özçam ile yapıldığı, davacı tarafından da bu hususun kabul edildiği, Yekta Özçam’ın davacı şirketin temsilcisi veya araç satışı için özel vekaletnamesi bulunmadığından sözleşme kapsamında ödenen bedellerin iadesi ile ilgili hak sahibi olan Yekta Özçam’ ın davalılardan talepte bulunabileceği, davacının yapmış olduğu ödemelerin Yekta Özçam lehine ve sözleşme kapsamında yapılmış olduğu, bu nedenle davacının dava açma hakkı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili, dosyada bulunan banka hesap dökümü ve dekontlardan tüm ödemelerin müvekkili şirket hesabından yapıldığı, yine dekont açıklamaları ve sözleşmelerden de ödemelerin araç alım satımına ilişkin olduğunun anlaşıldığı, Yekta Özçam’ın şirket yetkilisinin eşi olduğu ve şirketin bir kısım işlerini yapmaya yetkili olduğuna dair vekaleti olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, Yekta Özçam’a davacı şirket tarafından araç alım-satımıyla ilgili bir yetki verilmediğini, araç satım sözleşmesindeki tarafın Yekta Özçam olduğunu belirterek istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Davacı taraf, davalı şirket ile 25/08/2017 tarihinde 43 BC 454 plakalı, 08/01/2018 tarihinde 16 SLC 89 plakalı aracın satımına ilişkin araç satım sözleşmeleri akdedildiğini ve satış bedeline ilişkin senetlerin ödenmesine rağmen araçların davalı şirketin borcu nedeniyle yediemin deposuna kaldırıldığını, davalı şirketin araç satım sözleşmesine istinaden ödediği bedelleri iade etmemesi üzerine davalı şirket ve kendisini şirket yetkilisi olarak tanından diğer davalı aleyhine icra takibi başlattığını belirterek icra takibine vaki itirazın iptalini talep etmiş, davalılar ise araç satış sözleşmesinin dava dışı Yekta Özçam ile yapıldığını savunmuşlardır.
Dosya kapsamında bulunan fotokopi şeklindeki adi yazılı araç satıl sözleşmelerinin davalı şirket ile dava dışı Yekta Özçam ile akdedildiği, sözleşmelerde Yekta Özçam’ın imzasının bulunduğu, davalı şirket yetkilisinin imzası bulunmamakla birlikte, davalının kabulünde olduğu ve sözleşme fotokopilerinin davalı şirket tarafından dosyaya ibraz edildiği anlaşılmaktadır. Harici satım sözleşmelerinin Yekta Özçam tarafından yapıldığı davacı tarafın da kabulünde olmakla birlikte şirket adına hareket ettiğini ileri sürmektedir.
Davalı şirket ile yapılan harici araç satış sözleşmelerinin tarafının dava dışı Yekta Özçam olduğu, Yekta Özçam’ın davacı şirket adına söz konusu sözleşmeleri akdettiğine ilişkin sözleşmede bir ibare bulunmadığı, söz konusu sözleşmelere ait bir kısım ödemelerin davacı şirket tarafından yapılmasının davacıyı sözleşmenin tarafı haline getirmeyeceği ve davacının harici araç satım sözleşmelerine istinaden ödenen bedelleri talep hakkının bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Dairemizce yapılan değerlendirmede; ilk derece mahkemesinin kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın m. 353/1-b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmektedir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı vekilinin ilk derece mahkemesinin yukarıda anılan kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-) İstinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf incelemesi duruşma açılmadan yapıldığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 359/4 maddesi uyarınca kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın m. 362/1-a hükmü uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere, oybirliği ile karar verildi. 08/12/2022


B