Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/150 E. 2022/807 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/150
KARAR NO : 2022/807
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2021
NUMARASI : 2017/298 Esas
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : USU : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/298 Esas, 23/12/2021 tarihli ara kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilin ortaklıktan ayrılma koşullarının oluştuğu; davalı şirket yetkilisinin müvekkilin çıkma payını azaltmak adına kötü niyetli olarak kasten davalı şirketi zarara uğrattığı; aynı adreste yeni bir şirket kurduğu, davalı şirket adına kiralanmış olan taşınmazda, davalı şirketin iş makineleri ve stokları hatta SGK’lı çalışanlarını kullanmak suretiyle faaliyet gösterdiği, davalı şirkete ait olan tüm bu imkanları kullanılarak yeni kurulan DRN. Ltd.Şti. hesabına kazanç elde edilirken taşınmazın kira –elektrik-su vb. giderleri, vergi dairesi-SGK giderleri, maaş giderlerinin davalı şirket adına kaydedildiği ve davalı şirketin bu suretle haksız ve kötüniyetli olarak günden güne borçlandırıldığı dosyada mübrez Vergi Dairesi kayıtları, SGK kayıtları, banka kayıtları, yazı cevapları ve bilirkişi raporu ile sabit olduğunu belirterek İİK 257/2 maddesi uyarınca davalı şirkete ait taşınır ve taşınmazlara, araç, makina ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına, daha önce yatırılan 5.000-TL. teminat bedeli nazara alınarak ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, ortaklıktan çıkma ve ayrılma akçesi alacağının tahsili davalarında hüküm altına alınan alacak kararın kesinleşmesi ile muaccel olacağından davacının ayrılma akçesinin muaccel olmadığı, davalı şirkete ait mal, alacaklar ile gayrımenkul ve taşıtları üzerine 03/03/2017 tarihli tensip ara kararıyla ihtiyati tedbir konulduğundan davalının bu menkul ve gayrımenkulleri kaçırması suç oluşturduğu gerekçesiyle davacının davalı şirket taşınır, taşınmaz, araç, makina, gayrımenkuller üzerine ihtiyati haciz konulması talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; İİK.md.257/2 uyarınca ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu halde yerel mahkemenin sanki 1.fıkra kapsamında talepte bulunulmuş gibi muacceliyet şartını aramasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğu, İİK’nın 257/II hükmündeki sebeplerin varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delillerin dosyada mevcut bulunduğu, müvekkilin ortaklıktan ayrılma koşullarının oluştuğu; davalı şirket yetkilisinin, huzurdaki dava açıldıktan sonra müvekkilin çıkma payını azaltmak adına kötü niyetli olarak kasten davalı şirketi zarara uğrattığı; aynı adreste yeni bir şirket kurduğu, davalı şirket adına kiralanmış olan taşınmazda, davalı şirketin iş makineleri ve stokları hatta SGK’lı çalışanlarını kullanmak suretiyle faaliyet gösterdiği; davalı şirkete ait olan tüm bu imkanları kullanılarak yeni kurulan DRN. Ltd.Şti. hesabına kazanç elde edilirken taşınmazın kira –elektrik-su vb. giderleri, vergi dairesi-SGK giderleri, maaş giderlerinin davalı şirket adına kaydedildiği ve davalı şirketin 2017 yılından bu yana geliri olmadığı halde giderleri devam ettirilerek bu suretle haksız ve kötüniyetli olarak günden güne borçlandırıldığı, şirket varlığının azaltıldığı, dosya kapsamında en son tanzim edilen bilirkişi raporunda müvekkilin çıkma payının 453.155,50 TL olarak hesaplanmış olduğu; 19.09.2019 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda 482.619,41 TL olarak davayı ıslah ettikleri, her ne kadar yerel mahkeme tarafından davalı şirket adına kayıtlı araç ve taşınmaz olması halinde bunlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş ise de şirket adına kayıtlı taşınmaz olmadığından tedbir konulamadığı, şirket adına kayıtlı 3 araç üzerine ihtiyati tedbir koyulmuş ise de dosyada mübrez 10.10.2017 tarihli takyidat raporuna göre 16 NTN 23 ve 16 NSZ 74 plakalı araçlar üzerinde tedbirden önce rehin bulunduğu, açıklanan sebeplerle; ilk derece mahkemesi’nin yukarıda belirtmiş oldukları hususları dikkate almaksızın ve yeterli inceleme yapmaksızın vermiş olduğu “ihtiyati haciz talebinin reddine” dair kararı usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçeleri ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişikindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Limited Şti.’lerde ortaklıktan çıkma ve ayrılma akçesi alacağının tahsili davalarında; hüküm altına alınacak ayrılma akçeleri kararın kesinleşmesi ile muaccel olur. Yine somut davada, davalının mal kaçırdığı hususu bu aşamada ispat edilemediğinden, 2004 sayılı İ.İ.K. 257/1 maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesi mümkün değildir.
Bu nedenle ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ancak davalının istinaf başvurusundan sonra yargılama sırasında; davacı vekili 19/04/2022 tarihli dilekçesi ile; tarafların davacının davalı şirket ortaklığından çıkması hususunda sulh olduklarını, davalı şirketten çıkma payına ilişkin talebinden de feragat edildiğini belirterek bu doğrultuda karar verilmesini talep ettiğini bildirmiş, davalı vekili 24/02/2022 tarihli dilekçesi ve 20/04/2022 tarihli oturumdaki beyanında; tarafların 23/02/2022 tarihli protokol ile sulh olduklarını, protokol gereği karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiş, yerel mahkemece 20/04/2022 tarihli karar ile davacının , çıkma payı alacağı davasının feragat nedendiyle reddine, davacının, davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine dair karar verilmekle verilen işbu 20/04/2022 tarihli hükmün 19/05/2022 tarihinde kesinleştiği, bu sebeple davacı tarafın istinaf talebinin konusuz kalmış olduğu ve istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusu hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf başvuru ile karar harcı ve istinaf yargılama giderlerinin talep halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.08/06/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır